Taraflar arasındaki “alacak” davasından dolayı yapılan yargılama sonunda; Tekirdağ 2.Asliye Hukuk Mahkemesince davanın kabulüne dair verilen 07.04.2005 gün ve 81-166 sayılı kararın incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmesi üzerine, Yargıtay 15.Hukuk Dairesinin 23.11.2006 gün ve 7468-6797 sayılı ilamı ile; (...Davacılar vekili, davalı ile dava dışı arsa sahibi arasında kat karşılığı inşaat sözleşmesi yapıldığını ve davalı yüklenicinin arsa sahibi Hüseyin Kıratlı’nın adına 1278 ada 546 parsel sayılı olarak tescilli bulunan Tekirdağ-Merkez ...Mah....Mevkiinde bulunan taşınmaza inşaat yapmayı yüklendiğini ve yapımı yüklenilen bloklardan (G-Blok)’daki (9) bağımsız bölüm numaralı meskeni arsa sahibinden kayden satın aldığını, ancak yüklenici davalının G-Blokun inşaatına hiç başlamadığını ve dolayısıyla kendisine ait dairenin de yapılmadığını ileri sürerek toplam 28.819.000.000 TL. daire bedelinin davalıdan tahsilini istemiştir.
Davalı taraf, özetle arsa sahibi ile yapılan kat karşılığı inşaat sözleşmesinin 26/8/1988 tarihli olduğunu, işin teslim süresinin 6/2/1993 tarihi olarak kararlaştırıldığını; teslim tarihine göre davanın zamanaşımına uğramış bulunduğunu; taraflar arasında akdi ilişki bulunmadığını, arsa sahibi ile danışıklı olarak yapılan bedelsiz temlik sözleşmesine dayanarak talepde bulunduğunu savunarak davanın reddini istemiştir.
Mahkemece, davanın kabulüne ve 28.819.000 YTL alacağın davalıdan alınarak davacıya verilmesine, davacılar miras bırakanı İ..D...adına kayıtlı bulunan G blok 8/1308 arsa paylı (9) bağımsız bölüm numaralı taşınmazın tapu kaydının iptali ile davalı adına tesciline karar verilmiş, verilen karar davalı vekilince temyiz edilmiştir.
Davacıların miras bırakanı İ.. D.., bedeli dava konusu olana (9) bağımsız bölüm numaralı meskeni, kayden dava dışı ve arsa sahibi olduğu bildirilen H.. K..’dan satın almıştır. Davalı yüklenici kooperatif ile davacı arasında sözü edilen meskenin yapılarak davacıya teslimine yönelik bir sözleşme yapılmamıştır. Başka bir anlatımla, yanlar arasında akdi ilişki kurulmamıştır. Davacı, arsa sahibinin halefi olarak bu davayı açma hakkının bulunduğunu ileri sürerek dava açmış ve açılan dava mahkemece yazılı şekilde kabul edilmiş ise de; sözleşmeden kaynaklanan hakların satıcı arsa sahibi tarafından davacıya temlik edilmiş olduğuna ilişkin yazılı sözleşme sunulmamıştır. Oysa, Borçlar Kanununun 163.maddesi gereğince, alacağın temliki kapsamında sözleşmeden doğan şahsi hakkın temliki, yazılı biçimde yapılmış olmadıkça geçerli olmaz. O halde, aralarında akdi ilişki kurulmadığından ve kendisine kat karşılığı inşaat sözleşmesinin tarafı olduğu bildirilen arsa sahibi tarafından alacak hakkı yazılı olarak temlik edilmediğinden yüklenici tarafından yapımı yüklenilen bağımsız bölümün bedelini davacı, davalıdan isteyemez. Varılan sonuç bu olunca da, mahkemece davanın reddi yerine, yazılı şekilde kabulüne karar verilmesi doğru olmamış ve kararın bozulması gerekmiştir...) gerekçesiyle bozularak dosya yerine geri çevrilmekle, yeniden yapılan yargılama sonunda, mahkemece önceki kararda direnilmiştir.
TEMYİZ EDEN : Davalı vekili
HUKUK GENEL KURULU KARARI
Hukuk Genel Kurulunca incelenerek direnme kararının süresinde temyiz edildiği anlaşıldıktan ve dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra gereği görüşüldü:
Tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dosyadaki tutanak ve kanıtlara, bozma kararında açıklanan gerektirici nedenlere ve özellikle Yargıtay Hukuk Genel Kurulu’nun 02.02.2000 gün ve 2000/13-51 Esas, 2000/54 Karar sayılı; 22.03.2000 gün ve 2000/13-201 Esas, 2000/184 Karar sayılı; 27.09.2000 gün ve 2000/21-1158 Esas, 2000/1188 Karar sayılı ve 23.05.2007 gün 2007/15-296 Esas, 2007/289 Karar sayılı ilamlarının da bu görüşü desteklemiş bulunmasına göre, Hukuk Genel Kurulu’nca da benimsenen Özel Daire bozma kararına uyulmak gerekirken, önceki kararda direnilmesi usul ve yasaya aykırıdır. Bu nedenle direnme kararı bozulmalıdır.
S O N U Ç : Davalı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile, direnme kararının Özel Daire bozma kararında gösterilen nedenlerden dolayı H.U.M.K.nun 429.maddesi gereğince BOZULMASINA, istek halinde temyiz peşin harcının geri verilmesine, 26.03.2008 gününde, oybirliği ile karar verildi.