15. Ceza Dairesi 2018/1140 E. , 2019/2763 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi
SUÇ : Dolandırıcılık
HÜKÜM : 1-Sanık ... hakkında; TCK’nın 157/1, 62, 52, 53 ve 58. maddeleri uyarınca mahkûmiyet
2-Sanık ... hakkında; TCK’nın 157/1, 62, 52 ve 53. maddeleri uyarınca mahkûmiyet
Dolandırıcılık suçundan sanıkların mahkûmiyetlerine ilişkin hükümler, sanıklar tarafından temyiz edilmekle dosya incelenerek gereği düşünüldü.
Sanık ..."nin faaliyette olmayan ... Otomotivin yetkilisi gibi hareket ederek, katılan ..."den aldığı araç karşılığında 20.04.2004 ödeme tarihli ve 3.750,00 TL bedelli bonoyu işyerine ait kaşeyi kullanmak suretiyle imzalayarak katılana verdiği, satın alınan bu aracın satışı için sanık ..."ın da aldığı vekâletle aracı üçüncü kişiye sattığı, suça konu senetteki yazı ve imzaların sanık ..."ün eli ürünü olduğunun anlaşıldığı olayda;
1-Sanık ... hakkında dolandırıcılık suçundan kurulan hükme yönelik yapılan temyiz itirazlarının incelenmesinde;
Sanık ...’ün temyiz talebi üzerine bu sanık hakkındaki hükmün lehe bozulmasının ardından, bozma ilamımız doğrultusunda dairemizce temyiz talebi reddedilen sanık ...’nın 1412 sayılı CMUK"un 325. maddesi uyarınca lehe bozmadan yararlandırılması suretiyle kurulan 10.02.2015 tarih ve 2014/313-2015/17 sayılı mahkûmiyet hükmünün ... tarafından temyiz edildiği anlaşılmakla; Yargıtay CGK’nın 31.01.2017 tarih ve 2016/13-982-2017/29 sayılı kararında da vurgulandığı üzere, sirayet kurumu, koşulları oluştuğu takdirde, hükmü temyiz edenler lehine oluşacak durumdan, temyiz yoluna başvurmayan, süresinden sonra başvuran veya temyize başvurmakla beraber başvurusu kabul edilmeyen sanıkların da yararlanmalarının sağlanması suretiyle, bu kişilerin temyiz edenlerden daha ağır bir ceza ile cezalandırılmaları adaletsizliğini giderme amacını taşıması ve bozmanın sirayetinde, sanık ...’nın, yalnızca sanık ... hakkındaki lehe bozmanın sonucundan yararlandırılması nedeniyle, yerel mahkemece kurulan ikinci hükme yönelik yapılan temyiz inceleme başvurusunun, 5320 sayılı Kanun"un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"un 317. maddesi uyarınca REDDİNE,
2-Sanık ... hakkında dolandırıcılık suçundan kurulan hükme yönelik yapılan temyiz itirazlarının incelenmesinde;
“Uzlaştırma kapsamına giren bir suçun, bu kapsama girmeyen bir başka suç ile birlikte işlenmesi halinde uzlaşma hükümleri uygulanmaz." şeklindeki 5271 sayılı CMK"nın 253. maddesinin 3. fıkrasının son cümlesindeki düzenleme karşısında, sanığın dolandırıcılık suçu ile birlikte resmi belgede sahtecilik suçunu da işlediği anlaşıldığından, açıklanan nedenlerden dolayı temyiz incelemesi yapılan dolandırıcılık suçunun uzlaştırma kapsamında olmadığı değerlendirilerek yapılan incelemede;
Dosya kapsamından sanığın eyleminin, dolandırıcılık suçunu oluşturduğu anlaşılmakla mahkemenin kabul ve uygulamasında bir isabetsizlik görülmemiştir.
Bozmaya uyularak yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre, sanığın yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddiyle hükmün ONANMASINA, 25.03.2019 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.