Yargıtay 11. Hukuk Dairesi 2016/6702 Esas 2017/7507 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
11. Hukuk Dairesi
Esas No: 2016/6702
Karar No: 2017/7507
Karar Tarihi: 21.12.2017

Yargıtay 11. Hukuk Dairesi 2016/6702 Esas 2017/7507 Karar Sayılı İlamı

11. Hukuk Dairesi         2016/6702 E.  ,  2017/7507 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :TİCARET MAHKEMESİ

    Taraflar arasında görülen davada... 2. Asliye Ticaret Mahkemesi’nce verilen 10/02/2016 tarih ve 2014/332-2016/138 sayılı kararın duruşmalı olarak incelenmesi davacı vekili tarafından istenmiş olup, duruşma için belirlenen 19/12/2017 günü başkaca gelen olmadığı yoklama ile anlaşılıp hazır bulunan davacı vekili Av. ..., davalılardan ... Holding. A.Ş. ile ... İnş. Yarım ve San. İşlt. Tic. A.Ş. vekili Av. ... dinlenildikten sonra duruşmalı işlerin yoğunluğu ve süre darlığından ötürü işin incelenerek karara bağlanması ileriye bırakıldı. Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlenildikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
    Davacı vekili, davalı şirket temsilcilerinin yüksek faiz verileceği ve parasını istediği zaman geri alabileceği taahhüdünde bulunmaları üzerine müvekkilinin belge karşılığında davalılara 50.800,00 DM verdiğini, kısa bir süre sonra müvekkilinin parasını istediğini, ancak bu güne kadar kendisine ödeme yapılmadığını, hisse senetlerinin izinsiz olarak halka arz edildiğini, ... Grubu tarafından yapılan usulsüzlüklerin SPK ve diğer resmi kurum raporlarında açıklandığını, davalılar hakkında çeşitli suçlardan suç duyurusu yapıldığını, müvekkilinin şirket ortağı yapılmasının hukuken mümkün olmadığını, kanuna uygun bir ortaklık ilişkisinin kurulmadığını, yönetim kurulu üyesi olan diğer davalıların zarardan sorumlu olduklarını ileri sürerek, 50.800,00 DM karşılığı olan 25.968,00 EURO"nun da karşılığı olan 64.270,00 TL"nin davalıdan tahsilini talep etmiştir.
    Davalılar vekili, zamanaşımı defi ile birlikte davacının davalı şirketin ortağı olduğunu, ortağın sermaye olarak koyduğu parayı istemesinin mümkün bulunmadığını savunarak, davanın reddini istemiştir.
    Mahkemece, davacının davalılara para verdiğine ilişkin herhangi bir yazılı ve kesin delili olmadığı ve kesin süreler içerisinde yukarıda belirtilen keşif ve bilirkişi incelemesi ile ilgili ara kararlarını belirlenen kesin süreler içerisinde yerine getirmediği ve kesin sürelerdeki açıklık gereğince keşfe, bilirkişi incelemesine ve kayıt ve belgeler ile SPK listeleri ve CD "lerine delil olarak dayanmaktan vazgeçmiş sayıldığı ve yemin deliline de dayanmadığı gerekçesi ile davacının hiçbir yönden ispatlanamayan davasının tüm davalılar yönünden reddine karar verilmiştir.
    Kararı, davacı vekili temyiz etmiştir.
    Dava dosyası içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre, davacı vekilinin tüm temyiz itirazları yerinde değildir.
    SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerden dolayı, davacı vekilinin bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, takdir olunan 1.480,00 TL duruşma vekalet ücretinin davacıdan alınıp davalılara verilmesine, istek halinde aşağıda yazılı 1.066,60 TL harcın temyiz eden davacıya iadesine, 21/12/2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.










    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.