21. Hukuk Dairesi 2014/22747 E. , 2015/7119 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İş Mahkemesi
Davacı, iş kazası sonucu maluliyetinden doğan maddi ve manevi tazminatın ödetilmesine karar verilmesini istemiştir.
Mahkeme ilamında belirtildiği şekilde, isteğin kısmen kabulüne karar vermiştir.
Hükmün taraf vekillerince temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tesbit edildi.
K A R A R
1-Dosyadaki yazılara, toplanan delillere, hükmün dayandığı gerektirici nedenlere göre; davacının tüm, davalının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddine,
2-Dava, iş kazası sonucu oluşan sürekli iş göremezlik nedeniyle davacının maddi ve manevi tazminat istemine ilişkindir.
Mahkemece, 22.930,00 TL maddi, 12.000,00 TL manevi tazminatın 25/12/2003 tarihinden işleyecek yasal faiziyle davalıdan alınıp davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine karar verilmiştir.
Dosya kapsamından davacının iş kazası sonucu %7,30 oranında sürekli iş göremezliğinin bulunduğu ve davacı sigortalının %50, davalının %50 oranında kusurlu oldukları, davacının kaza geçirdiği tarihin 25/12/2003 tarihi olduğu, buna ilişkin olarak 15/12/2005 tarihinde incelemeye konu maddi ve manevi tazminat davasını açtığı, yine hesap raporu doğrultusunda davacı tarafın maddi tazminat istemlerini 25/07/2014 tarihinde ıslah ettiği, bu ıslah dilekçesinin davalı vekiline 21/08/2014 tarihinde tebliğ edildiği, davalı vekilinin ise 28/08/2014 tarihinde ıslaha karşı zamanaşımı defi ileri sürdüğü anlaşılmaktadır.
Dava konusunun iş kazasından kaynaklanan zararların tazminine ilişkin olduğunun kabulü sonrasında işbu davada uyuşmazlık konusu olan öncelikli husus, ıslah istemine ilişkin olarak gerek 818 sayılı B.K.’nun 125. maddesinde, gerekse 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu"nun 146. maddesinde belirtilen 10 yıllık zaman aşımı süresinin dolup dolmadığı noktasında toplanmaktadır.
Somut olayda, davacının 25/07/2014 tarihli ıslah istemine karşı, davalı tarafça ileri sürülen zamanaşımı defi konusunda mahkemesince bir değerlendirme yapılmamış olması usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.
O Halde davalının bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.
SONUÇ:Hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, aşağıda yazılı temyiz harcının temyiz eden taraflardan davacıya yükletilmesine, temyiz harcının istek halinde davalıya iadesine, 02/04/2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.