Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki alacaklı vekili tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olmakla okundu ve gereği görüşülüp düşünüldü :
İİK’nun 82/12.maddesi uyarınca borçlunun haline münasip evi haczedilemez. Mesken üzerindeki haczin kaldırılmasına yönelik istek, şikayet niteliğinde olup, aynı yasanın 16/1 maddesi gereğince bu işlemin öğrenildiği tarihten itibaren 7 gün içerisinde icra mahkemesine başvurulması gerekir.
Somut olayda, şikayete konu taşınmaza ilişkin kıymet takdir raporu borçluya 25.02.2010 tarihinde usulüne uygun olarak tebliğ edilmiş olup, usulsüz tebligat şikayeti de bulunmadığından istemin süreden reddi gerekirken, esasının incelenerek haczin kaldırılmasına karar verilmesi isabetsizdir.
Ayrıca kabul şekli itibariyle de; şikayete konu taşınmaz üzerine banka lehine ipotek konulduğu anlaşılmış olup, borçlunun daha önce ipotek ettiği taşınmazı hakkında sonradan haczedilmezlik şikayetinde bulunabilmesi için ipoteğin mesken kredisi, esnaf kredisi, zirai kredi gibi zorunlu olarak kurulmuş ipoteklerden olması gerektiği, aksi takdirde meskeniyet şikayetinden vazgeçilmiş sayılacağı hususları da dikkate alınarak, mahkemece anılan ipoteğin zorunlu ipotek olup olmadığı araştırılmadan istemin kabulüne karar verilmesi de doğru görülmemiştir.
SONUÇ  : Alacaklı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İ.İ.K. 366 ve H.U.M.K.’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), 15.03.2011 gününde oybirliğiyle karar verildi.