Abaküs Yazılım
20. Hukuk Dairesi
Esas No: 2017/7160
Karar No: 2017/9135
Karar Tarihi: 09.11.2017

Yargıtay 20. Hukuk Dairesi 2017/7160 Esas 2017/9135 Karar Sayılı İlamı

20. Hukuk Dairesi         2017/7160 E.  ,  2017/9135 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi

    Davacı ... ile davalı arasındaki davada... 1. Sulh Hukuk Mahkemesince verilen ve Yargıtayca incelenmeksizin kesinleşmiş bulunan 22.03.2016 gün 2015/632-2016/231 E.K. sayılı kararın yürürlükteki hukuka aykırı olduğu savıyla Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının 29.03.2017 gün ve 2017/11979 sayılı yazısıyla kanun yararına temyiz edilerek bozulması istenilmiş olmakla, dosyadaki tüm kağıtlar okunup gereği düşünüldü:

    K A R A R


    Davacı ... 28.09.2015 tarihli dilekçe ile; ... ili,... ilçesi,... mahallesi 3274 ada 34 parselde bulunan F blok 13 numaralı bağımsız bölümün ½ payının maliki olan davalının siteye ait Nisan, Mayıs, Haziran, Temmuz, Ağustos ve Eylül aylarına ait toplam 440.-TL aidat alacağını ödemediğini, hakkında 440.-TL miktarlı icra takibi başlatıldığını, davalının haksız itirazı üzerine takibin durduğunu belirterek itirazın iptali, takibin devamı, takip tarihinden itibaren aylık %5 gecikme faizi ve %20 icra inkar tazminatı istemleriyle dava açmıştır.
    Mahkemece; F blok 13 nolu bağımsız bölümün ... ile davalı adına ½ ‘şer paylarla kayıtlı olduğu, anılan daireye ait aidat borçlarının tamamının davalıdan talep edildiği, KMK’nın 20. maddesi uyarınca davalının ortak giderlere hissesi oranında katılacağı, aidat borcunun yarısından sorumlu olduğu gerekçesiyle Nisan, Mayıs, Haziran aidat bedelinin dava tarihinden önce 10.09.2015 tarihinde yatırıldığından davalının bu dönemlere ilişkin sorumlu olduğu 105.-TL yönünden açılan davanın reddine, Temmuz, Ağustos ve Eylül dönemlerine ilişkin davalının sorumlu olduğu 115TL.-nin dava tarihinden sonra 30.09.2015 tarihli makbuzla ödendiğinden anılan miktara ilişkin davanın konusu kalmadığından karar verilmesine yer olmadığına, dava sırasında talep edilen icra yargılama giderleri, icra vekalet ücreti yönünden icra müdürlüğünce karar verileceği gerekçesiyle fazlaya ilişkin isteğin reddine, 29,20.-TL ret harcının peşin alınan harçtan mahsup edilerek kalan 1,50.-TL harcın davacıdan alınarak Hazineye gelir yazılmasına, konusuz kalmasına karar verilen 115.-TL üzerinden alınması gereken 1,13.-TL karar ve ilam harcının davalıdan alınarak Hazineye gelir yazılmasına, davacı yararına 115.-TL, davalı yararına 325.-TL vekalet ücreti takdirine miktar yönünden kesin olarak karar verilmiştir.
    Dosya içeriği ve toplanan delillerden; ... ili,... ilçesi,... mahallesi 3274 ada 34 parselde bulunan kat mülkiyeti kurulu C blok 3 ve F blok 13 nolu 1+1 mesken cinsli bağımsız bölümlerin ½ payının davalı, ½ payının ise davalının annesi olan dava dışı ... adlarına paylı mülkiyet üzere kayıtlı olduğu, 19.08.2013 tarihli kat malikleri kurulu toplantısında 1+1 dairelerin aylık aidat miktarının 70.-TL olduğu, aidatların 3 aylık peşin olarak ilgili dönemin 1. ayının 15’ine kadar ödenmesi, gecikme halinde ise aylık %5 oranında gecikme zammı uygulanması yönünde karar alındığı, anılan toplantıya davalı ve annesinin katılmadığı,
    yine 24.08.2015 tarihli kat malikleri kurulu toplantısında 1+1 dairelerinin aylık aidat miktarının 90.-TL olduğu ve ödemelerin 01.09.2015 tarihinde yapılması yönünde kararlar alındığı, bu toplantıya da tapu maliklerinin katılmadığı, 2015 yılı Nisan, Mayıs ve Haziran aidat alacağı toplamı olan 210.-TL‘nin tapu maliklerince 15.04.2015 tarihine kadar ödenmediği, yine Temmuz, Ağustos ve Eylül aidat alacağı toplamı olan 210.-TL‘nin 15.07.2015 tarihine kadar ödenmediği, Eylül ayına ait bakiye 20TL’nin ise icra takip tarihine kadar ödenmediği, davacı ... yönetimininde 08.09.2015 tarihinde davalı hakkında... 1. İcra müdürlüğünde 2015/5005 takip numarasıyla F blokta bulunan bağımsız bölüm yönünden davalı hakkında 440.-TL aidat alacağının takip tarihinden itibaren aylık %5 gecikme faiziyle birlikte tahsili yönünde icra takibi başlatıldığı,ödeme emrinin davalıya 10.09.2015 tarihinde F bloktaki adresinde tebliğ edildiği, davalının 10.09.2015 tarihinde borcunun bulunmadığı, muaccel olmayan aidat yönünde icra takibi yapıldığını belirterek itiraz ettiği, takibin durduğu, davalının internet bankacılığı yoluyla 10.09.2015 tarihinde davacı sitenin hesabına 420.-TL ödeme yaptığı, makbuza... C3 ve F13 nolu daireler yönünden Nisan, Mayıs ve Haziran 2015 yılı aidat ödemesi açıklamasının yazıldığı, yine aynı şekilde davalının internet bankacılığı yoluyla 30.09.2015 tarihinde davacı sitenin hesabına F13 ve C3 için ayrı ayrı 230TL ödeme yaptığı, makbuzlara “... – F13 Temmuz, Ağustos ve Eylül aidat ” “Ferah Şen C3 Temmuz, Ağustos, Eylül aidat” açıklamalarının yazıldığı, davacı ... yönetiminin 28.09.2015 tarihinde eldeki davayı açtığı, davacı ... yönetiminin davalı ile annesine ait C bloktaki bağımsız bölümün aidat borçlarından kaynaklı... hakkında da dava açtığı, anılan davanın ... 2. Sulh Hukuk Mahkemesinin 2015/609 Esasında görüldüğü anlaşılmaktadır.
    Kat Mülkiyeti Kanununun 20/1 fıkrasında "Kat maliklerinden her biri aralarında başka türlü anlaşma olmadıkça: a) Kapıcı, kaloriferci, bahçıvan ve bekçi giderlerine ve bunlar için toplanacak avansa eşit olarak; b) Anagayrimenkulün sigorta primlerine ve bütün ortak yerlerin bakım, koruma, güçlendirme ve onarım giderleri ile yönetici aylığı gibi diğer giderlere ve ortak tesislerin işletme giderlerine ve giderler için toplanacak avansa kendi arsa payı oranında katılmakla yükümlüdür”
    Aynı Kanunun 22. maddesinde ise "Kat malikinin, 20. madde uyarınca payına düşecek gider ve avans borcundan ve gecikme tazminatından, bağımsız bölümlerin birinde kira akdine, oturma (sükna) hakkına veya başka bir sebebe dayanarak devamlı bir şekilde faydalananlar da müştereken ve müteselsilen sorumludur.”
    Türk Borçlar Kanunun 100/1 maddesinde ise “ Borçlu, faiz veya giderleri ödemede gecikmemiş ise, kısmen yaptığı ödemeyi ana borçtan düşme hakkına sahiptir. Aksine anlaşma yapılamaz.” hükümlerine yer verilmiştir.
    Paylı mülkiyette, paydaşlar bağımsız bölüme ait ortak gider borcundan payları oranında sorumlu ise de aidatı ödenmeyen bağımsız bölümü davalının kullandığının diğer paydaşın faydalanmadığının belirlenmesi halinde KMK’nın 22. maddesi uyarınca aidat borcunun tamamından davalı sorumlu olacaktır. Mahkemece bu yönde araştırma inceleme yapılmamıştır.
    Diğer taraftan icra aşamasında yapılan kısmi ödemeler TBK’nın 100. maddesi uyarınca öncelikle varsa işlemiş faiz, masraf ve ferilerine mahsup edilecektir.
    Mahkemece, yukarıdaki açıklamalar gözetilerek davaya konu aidat borcu ödenmeyen F bloktaki bağımsız bölümden salt davalının faydalanıp faydalanmadığının araştırılıp, site yönetiminde bulunan aidat alacağına ilişkin karar ve işletme defterleri, fatura ve makbuzlar ile diğer tüm kayıt ve belgeler getirtilip tüm hesapların uzman hesap bilirkişisine incelettirilip icra takibindeki vekalet ücreti, icra takip masrafları, faiz, davalı tarafından site hesabına yapılan ödemeler, ödemelerin tarihleri de dikkate alınarak davalının borcunun bulunup bulunmadığının tespit ettirilmesi, sonucuna göre hüküm kurulması gerekirken dosya kapsamına uygun düşmeyen gerekçe ile KMK’nın 20 ve 22. maddeleri ile TBK’nın 100/1 maddesi gözetilmeksizin icra takip talebindeki asıl alacak miktarı ve site hesabına yapılan ödemelere göre davalının tapu kaydındaki ½ payı itibariyle hüküm kurulması doğru değildir.
    Diğer taraftan davacı dava dilekçesinde icra inkar tazminatı, davalıda cevap dilekçesinde kötü niyet tazminatı isteminde bulundukları halde 6100 sayılı HMK’nın 297.maddesine aykırılık oluşturacak şekilde anılan istekler hakkında olumlu veya olumsuz bir karar verilmemesi de isabetsizdir.
    Bunlardan ayrı konusu para ile değerlendirilen alacak davalarında davanın kısmen kabulüne karar verilmesi halinde kabul edilen miktar üzerinden karar ve ilam harcı alınması gerekirken yerel mahkemece kabul edilen ve reddedilen miktarlar yönünden ayrı ayrı karar ve ilam harcına hükmedilmesi de usul ve yasalara aykırıdır.
    SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının temyiz itirazlarının kabulü ile usul ve yasaya aykırı olan hükmün HUMK"nın 427. maddesi gereğince sonuca etkili olmamak kaydıyla kanun yararına BOZULMASINA ve gereği yapılmak üzere kararın bir örneği ile dosyanın YARGITAY CUMHURİYET BAŞSAVCILIĞINA GÖNDERİLMESİNE 09/11/2017 gününde oy birliği ile karar verildi.






    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için destek@ictihatlar.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi