11. Hukuk Dairesi 2016/5254 E. , 2017/7479 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
Taraflar arasında görülen davada ...1. Asliye Hukuk Mahkemesi’nce bozmaya uyularak verilen 12/02/2016 tarih ve 2014/105-2016/114 sayılı kararın Yargıtayca incelenmesi taraf vekilleri tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
Davacı vekili, "..." markasının 2003/29065 sayı ile davacı adına tescilli olduğunu, davalının da müvekkili ile aynı işi yaptığını, davalı tarafa ihtarname keşide edilmek suretiyle kendisinden "Gönen ..." ismini taşıyan tabela ve ürünleri kaldırmasının istendiğini, davalının göstermelik olarak "Gönen" ismini kaldırdığını, ancak bu sefer de "İbrahim ..." ismi ile reklâmlarına devam ettiğini, her ne kadar davalının soyadı "..." ise de, müvekkilinin markasından yararlandığını, müşterilerinin davalının işletmesini müvekkilinin bayisi sandıklarını, davalı tarafın müvekkilinin markasını kullanmakla haksız kazanç elde ettiğini ileri sürerek davalının kullanmakla olduğu “...” ibaresinin kaldırılmasını, işyerinde bulunan “...” ibareli her türlü tabela, afiş, etiket, poşet, kartvizit vs. reklâm araçlarının silinmesini, toplatılmasını, 1.000,00 TL maddi ve 20.000,00 TL manevi tazminatın davalıdan tahsilini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, davacının tüzel kişi ... Et ve Et Ürünleri Gıda Taahhüt Sanayi ve Tic. Ltd. Şti., marka sahibinin ise gerçek kişi Mehmet Emin ... olduğunu, dolayısıyla davacının taraf ehliyetinin bulunmadığını, diğer yandan vekil edeninin kardeşi olan dava dışı gerçek kişi İbrahim ...’ın "İbrahim ..." adını ve daha sonra "İbrahim ... – ... Et" ibareli ticari unvanını marka tescilinden çok önce Ticaret Sicil Memurluğuna tescil ettirdiğini, 02.06.2011 tarihinde de İbrahim ... Et ve Et Ürünleri Hayvancılık Gıda San. ve Tic. Ltd. Şti.’nin kurulduğunu, "..." unvanının vekil edeni tarafından hiçbir zaman şahsi olarak kullanılmadığını, tecavüzden sorumlu tutulamayacağını, vekil edenine husumet yöneltilemeyeceğini savunarak davanın reddini istemiştir.
Mahkemece bozma ilamına uyularak yapılan yargılama sonunda; davalı tarafın ""İbrahim ..."" ismiyle faaliyet gösterdiği 02/06/ 2011 tarihinden sonra ise İbrahim ... Et ve Et Ürünleri Hayvancılık Gıda San. ve Tic. Ltd. olarak devam ettiği, marka olarak bir kullanımın söz konusu olmadığı, davalı tarafın kullanımının ticaret unvanına dayalı olduğu, tescilli markanın başkası tarafından ticaret unvanı olarak kullanılmasının mümkün olacağı somut olayda da soyadını içerdiği, ticaret unvanının işletmenin görünen bir yerine yazılmasının yasal bir zorunluluk olduğu, ortada marka hakkına tecavüz eder bir durumun bulunmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
Kararı taraf vekilleri temyiz etmiştir.
1- Dosyadaki yazılara, mahkemece uyulan bozma kararı gereğince hüküm verilmiş olmasına ve delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davacı vekilinin bütün, davalı vekilinin aşağıdaki bent dışındaki sair temyiz itirazlarının reddi gerekmiştir.
2- Ancak, tecavüzün önlenmesine ilişkin talebin reddi nedeniyle takdir edilecek maktu vekalet ücretinin karar tarihindeki AAÜT‘nin İkinci Kısım İkinci Bölüm 10.maddesinde belirlenen 2.600 TL olması gerekirken 2.200 TL olarak takdiri doğru olmadığı gibi, reddedilen 1.000 TL maddi tazminat bakımından da AAÜT’nin 13.maddesi gereğince de 1.000 TL vekalet ücreti takdir edilmemesi doğru görülmediğinden hükmün bozulması gerekir ise de bu yanlışlığın giderilmesi yeniden yargılamayı gerektirmediğinden, HUMK 438/7. maddesi uyarınca, davalı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün vekalet ücretine ilişkin bu bölümünün düzeltilerek onanmasına karar vermek gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda (1) nolu bentte açıklanan nedenlerle davacı vekilinin tüm, davalı vekilinin sair temyiz itirazlarının reddine, (2) nolu bentte açıklanan nedenle davalı vekilinin temyiz itirazının kabulü ile hüküm fıkrasının 5. paragrafında yer alan “9. maddesine göre belirlenen 2.200 TL” ibaresinin hükümden çıkartılarak yerine “10. maddesine göre belirlenen 2.600 TL” ibaresinin eklenmesine ve “AAÜT”nin 13. maddesi gereğince maddi tazminat talebi yönünden 1.000 TL vekalet ücretinin davacıdan tahsili ile davalıya verilmesine” dair hüküm fıkrası eklenmesi suretiyle kararın düzeltilerek ONANMASINA, aşağıda yazılı bakiye 2,20 TL temyiz ilam harcının temyiz eden davacıdan alınmasına, ödediği peşin temyiz harcının isteği halinde temyiz eden davalıya iadesine, 20/12/2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.