Yargıtay 12. Hukuk Dairesi 2010/22525 Esas 2011/3158 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
12. Hukuk Dairesi
Esas No: 2010/22525
Karar No: 2011/3158

Yargıtay 12. Hukuk Dairesi 2010/22525 Esas 2011/3158 Karar Sayılı İlamı

12. Hukuk Dairesi         2010/22525 E.  ,  2011/3158 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ : Ankara 9. İcra Hukuk Mahkemesi
    TARİHİ : 27/05/2010
    NUMARASI : 2010/260-2010/552

    Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki borçlu vekili tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olmakla okundu ve gereği görüşülüp düşünüldü :
    Borçlu vekilinin, dayanak ilamın on yıllık zaman aşımına uğradığı ve alacağın ödendiğinden bahisle icra mahkemesine başvurduğu, mahkemece, istemin reddine karar verildiği anlaşılmaktadır.
    2577 Sayılı Kanunun 28/2. maddesinde, tam yargı hakkındaki kararlardan belli bir miktarı içerenlerin genel hükümler dairesinde infaz ve icra olunacağı yazılıdır. Bu durumda idari yargının edayı içeren ilamları icra dairesinde ilamlı takibe konu edilebilir.
    Hukuk Genel Kurulunun 08/10/1997 tarih ve 1997/12-517 E. – 1997/776 K. sayılı kararında da vurgulandığı üzere "ilamların infaz edilecek kısmı hüküm bölümüdür. Diğer bir anlatımla, hükmün içeriğinin aynen infazı zorunludur. O nedenle sınırlı yetkili icra mahkemesince ilamın infaz edilecek kısmı yorum yoluyla belirlenemez."
    Somut olayda, icra takibinin dayanağı olan Ankara 6.İdare Mahkemesinin 13/10/2000 tarih ve 2000/489 E.-911 K. sayılı ilamının, Keçiören Belediye Başkanlığının, tasarruf teşvik kesintilerinin faizi ile birlikte ödenmesi isteminin reddine ilişkin işleminin iptaline yönelik iptal davası olduğu ve hüküm fıkrasının, alacaklı lehine, belli bir miktarın tahsiline dair eda hükmünü içermediği görülmektedir.
    O halde, mahkemece, dayanak ilamın, yukarıda belirtildiği üzere belli bir miktarı içermediğinden ilamlı takip konusu yapılamayacağı dikkate alınarak takibin iptaline karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsizdir.
    SONUÇ  : Borçlu vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK 366 ve HUMK’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA),  10.03.2011 gününde oybirliğiyle karar verildi.


     

    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.