Abaküs Yazılım
11. Ceza Dairesi
Esas No: 2017/4910
Karar No: 2017/6527
Karar Tarihi: 11.10.2017

Resmi belgede sahtecilik - Yargıtay 11. Ceza Dairesi 2017/4910 Esas 2017/6527 Karar Sayılı İlamı

Özet:


Burada, müşteki ve katılanların tapularını sanığa satmış olmaları sonucu sahtecilik suçu işlenmiştir. Sanık, tapuları almak için dava açmış ve dava sırasında davalıların adres bilgileri yanlış yazılarak sahte tebligatlar gönderilmiş ve sonuçta mahkeme kararı sanık lehine verilmiştir. Ancak, sanıkların savunmaları ve yapılan incelemeler sonucunda mahkeme kararı sahte tebligatlarla alındığı için hukuka aykırıdır. Karar sonucunda, sahtecilik suçunun işlenmiş olduğu kabul edilerek, sanıkların hukuki durumunun eksik araştırma ve inceleme sonucu belirlenmediğinden, mahkemenin kararı bozulmuştur.
Kanun maddeleri:
-TCK'nın 204/3. maddesi: Sahteliği sabit olan belgelerden aldıkları kararların geçerli olmaması ve cezanın artırılması
-TCK'nın 211. maddesi: Bir hukuki ilişkiye dayanan alacağın ispatı veya gerçek bir durumun belgelenmesi amacıyla resmi belgede sahtecilik suçu
-TCK'nın 53. maddesinin 3. fıkrası: Hak yoksunluğunun alt soyu üzerindeki yetkileri bakımından uygulanamayacağı ve hapis cezasının infazının tamamlanıncaya kadar uygulanması gerektiği.
11. Ceza Dairesi         2017/4910 E.  ,  2017/6527 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
    SUÇ : Resmi belgede sahtecilik
    HÜKÜM : Mahkumiyet

    Müşteki ve katılanların ...........ada, 10 parselde kayıtlı 8 nolu bağımsız bölümün tapusunu muvazaalı bir şekilde, akrabaları olan sanık ..."ya ..... Noterliğininin 24.05.2000 tarih ve.... yevmiye nolu gayrimenkul satış vaadi sözleşmesi ile devretmeyi taahhüt ettikleri, sanık ..."nin bu sözleşmeye dayanarak davalılar ..., ... ve ..."a karşı 09/11/2001 tarihli dava dilekçesiyle Ankara 18. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2001/872 Esas sayılı dosyasında ferağa icbar davası açtığı,bu davada davalıların adreslerini aslında kendisinin de ortağı olduğu pastanenin adresini yazmak suretiyle dava dilekçesi, bilirkişi raporu ve gerekçeli kararın davalıların ikamet adresleri yerine sanık ..."in de çalıştığı ..... sokak No: ......adresine tebliğe çıkarılmasını sağladığı ve böylece davalıların davadan bilgisi olmaksızın davanın kabulüne ilişkin kararın kesinleştiği, sanık ..."ın sanık ..."nin eylemine iştirak ederek aynı kasıtla davayı müşteki ve katılanlardan gizlemek amacıyla tebligatları alarak muhataplarına ulaştırmadığı, sanıkların tebligatların usulsüz yapılmasını sağlayarak ilamın kesinleşmesini sağlamak suretiyle üzerlerine atılı resmi belgede sahtecilik suçunu işlediklerinin iddia ve kabul edildiği kamu davasında;
    Sanık ..."nın savunmalarında söz konusu satış vaadinin muvazaalı olmadığını, burayı ..."dan aldığını, bu şahsın daha önceleri tebligat adresi olarak ortak muristen kalan işyeri adresini verdiğini bildiğinden bu adresi yazdığını, diğer davalılar yönünden ise gerçek ikamet adreslerinin yazıldığını savunması, diğer sanık ..."ın savunmalarında ..... sokakta ailelerinden bir çok ferdin oturduğunu, bu durumu çevredeki herkesin bildiğini, postacılarında akrabalarına gelen tebligatları pastaneye bıraktığını, kendisinin tebliğ aldığı belgeleri ilgililerine verdiğini beyan etmesi, sanıklar tarafından dosyaya müşteki ..."ın borçlu olarak göründüğü ve borçlu adresi olarak pastanenin bulunduğu ..... sokak .... adresinin yazılı olduğu senet fotokopisi sunulmuş olması, Ankara 18. Asliye hukuk mahkemesinin 2001/872 E. 2002/505 K. sayılı dosyasında yapılan incelemede, dava dilekçesinde tüm davalıların adresinin noterde düzenlenen ve davalıların imzasını taşıyan gayrimenkul satış vaadi sözeleşmesindeki adresleri olduğu, buraya çıkarılan dava dilekçesine havi tebligatlardan ..... ve......"ya ait olanların davalı .....nin imzasız beyanı ile adresten ayrıldıkları şerhi ile bila tebliğ iade edildiği katılan ... adına çıkarılan dava dilekçesi,tanık listesi, bilirkişi raporu ve gerekçeli kararın noterde düzenlenen sözleşmede ikamet adresi olarak gösterilen .....sokak no:..... adresine çıkarıldığı ve hatta tanık listesinin bizzat tebliğ edildiği,ayrıca aynı dosyada niza konusu taşınmaza ilişkin keşif yapıldığının tüm dosya kapsamından anlaşılması karşısında gerçeğin kuşkuya yer vermeyecek şekilde belirlenmesi bakımından ..... sokak no:.....adresinin tebligat tarihlerinde davalı ..."ın ikamet adresi olup olmadığının araştırılması, keşif yapıldığı tarihte davalıların bu evde oturup oturmadığı araştırılıp, oturmuyorlarsa davalıların haberi olmadan bu keşfin nasıl yapıldığı tespit edilerek, tanık listesine ilişkin olan ve bizzat ..."a tebliğ edilmiş görünen 08.02.2002 tarihli davetiyedeki imzanın katılana ait olup olmadığına dair bilirkişi raporu alınıp, ..."a çıkarılan ve tebligat kanunun 21/1 maddesi uyarınca mahalle muhtarına tebliğ edilen tebligatlarla ilgili olarak ..... mahalle muhtarı ..... ile 08.05.2006 tarihli tebligatta ismi bulunan ....."in tanık olarak beyanlarına başvurulduktan sonra sanıkların hukuki durumlarının takdir ve tayini yerine eksik araştırma ve inceleme ile yazılı şekilde karar verilmesi,
    Kabule göre de;
    a) Sahte tebligatlarla taraf teşkili sağlanmış gibi gösterilerek alınan mahkeme ilamının kanun hükmü gereği sahteliği sabit oluncaya kadar geçerli belgelerden olduğu ve verilen cezanın TCK"nın 204/3. maddesi uyarınca artırılması gerektiği gözetilmeden yazılı şekilde uygulama yapılarak eksik ceza tayini,
    b)Sanığın .... Noterliğininin 24.05.2000 tarih ve 10108 yevmiye nolu gayrimenkul satış vaadi sözleşmesi gereğince tapusunu almak için dava açtığını savunması karşısında, eylemin 5237 sayılı TCK"nın 211. maddesindeki "bir hukuki ilişkiye dayanan alacağın ispatı veya gerçek bir durumun belgelenmesi amacıyla resmi belgede sahtecilik" suçunu oluşturup oluşturmayacağı tartışılmasından sonra hukuki durumunun değerlendirilmesi gerektiğinin gözetilmemesi,
    c)Uzun süreli hapis cezası ertelenen sanık hakkında, 5237 sayılı TCK"nın 53. maddesinin 3. fıkrası uyarınca, aynı maddenin 1. fıkrasının c bendinde yer alan hak yoksunluğunun kendi alt soyu üzerindeki yetkileri bakımından hiçbir şekilde uygulanamayacağının, diğer kişiler yönünden ise hapis cezasının infazı tamamlanıncaya kadar uygulanması gerektiğinin gözetilmemesinin Anayasa Mahkemesinin 08.10.2015 gün 2014/140 Esas, 2015/85 sayılı iptal kararı ile birlikte yeniden değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması,
    Bozmayı gerektirmiş, sanık ... müdafii ve sanık ..."ın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebepten dolayı 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi uyarınca uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 11.10.2017 tarihinde oybirliği ile karar verildi.




    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi