16. Ceza Dairesi Esas No: 2019/4954 Karar No: 2019/7970 Karar Tarihi: 17.12.2019
Silahlı terör örgütüne üye olmak - Yargıtay 16. Ceza Dairesi 2019/4954 Esas 2019/7970 Karar Sayılı İlamı
Özet:
İzmir 14. Ağır Ceza Mahkemesi'nin 01.10.2018 tarihli kararı sonucunda sanık, silahlı terör örgütüne üye olmak suçundan TCK'nın 314/2, 3713 sayılı Kanunun 3 ve 5/1, TCK'nın 53/1-2-3, 58/6-9, 63. maddeleri gereğince mahkum edilmiştir. Ancak, Bölge Adliye Mahkemesi kararının temyiz edilmesi üzerine, mahkemenin verdiği kararda TCK'nın 58/6 maddesi yerine yanlışlıkla 58/9 maddesine atıfta bulunulmuştur. Bu nedenle, karar bozulmuş ve TCK'nın 58/6 maddesine atıf yapılarak sanık hakkında mükerrirlere özgü infaz rejimine göre tekerrür uygulanması kararlaştırılmıştır. Kararda ayrıca, sanık müdafiinin duruşmalı inceleme talebi CMK'nın 299. maddesi uyarınca reddedilmiştir.
16. Ceza Dairesi 2019/4954 E. , 2019/7970 K.
"İçtihat Metni"
Mahkemesi :Ceza Dairesi İlk Derece Mahkemesi : İzmir 14. Ağır Ceza Mahkemesinin 01.10.2018 tarih ve 2017/527-2018/419 sayılı kararı Suç : Silahlı terör örgütüne üye olmak Hüküm : TCK’nın 314/2, 3713 sayılı Kanunun 3 ve 5/1,TCK’nın 53/1-2-3, 58/6-9, 63. maddeleri gereğince mahkumiyete dair istinaf başvurusunun esastan reddi
Bölge Adliye Mahkemesince verilen hüküm temyiz edilmekle; Temyiz edenin sıfatı, başvurunun süresi, kararın niteliği ve temyiz sebebine göre dosya incelendi, gereği düşünüldü; Ceza süresi yönünden yasal şartları oluşmadığından; sanık müdafiinin duruşmalı inceleme isteminin CMK"nın 299. maddesi uyarınca REDDİNE, Temyiz talebinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi; Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede; Yargılama sürecindeki usuli işlemlerin kanuna uygun olarak yapıldığı, hükme esas alınan tüm delillerin hukuka uygun olarak elde edildiğinin belirlendiği, aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların temyiz denetimini sağlayacak biçimde eksiksiz olarak sergilendiği, özleri değiştirmeksizin tartışıldığı, vicdani kanının kesin, tutarlı ve çelişmeyen verilere dayandırıldığı, eylemlerin doğru olarak nitelendirildiği ve kanunda öngörülen suç tipine uyduğu, yaptırımların kanuni bağlamda şahsileştirilmek suretiyle uygulandığı anlaşılmakla; sanık ve müdafiinin temyiz dilekçelerinde ileri sürdükleri nedenler yerinde görülmediğinden CMK’nın 302/1. maddesi gereğince temyiz davasının esastan reddine, ancak; Örgüt mensubu olduğu kabul edilen sanık hakkında verilen cezanın, mükerrirlere özgü infaz rejimine göre çektirilmesine karar verilirken uygulama maddesi olarak karar yerinde sadece TCK’nın 58/9 maddesinin gösterilmesi gerekirken, anılan maddenin atıf maddesi olarak kabulü ile uygulama yeri bulunmayan TCK’nın 58/6 maddesi gereğince tekerrür uygulanmasına karar verilmesi, Bozmayı gerektirmiş, sanık ve müdafiinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu nedenlerle BOZULMASINA, ancak bu husus yeniden yargılamayı gerektirmediğinden CMK"nın 303/1 maddesi uyarınca düzeltilmesi mümkün bulunduğundan, hükmün 1. fıkrasının G bendindeki "maddesi delaletiyle TCK 58/6." ibarelerinin çıkarılması suretiyle sair yönleri usul ve kanuna uygun bulunan hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 28.02.2019 tarihinde yürürlüğe giren 20.02.2019 tarih ve 7165 sayılı Kanunun 8. maddesiyle değişik 5271 sayılı Kanunun 304. maddesi uyarınca dosyanın İzmir 14. Ağır Ceza Mahkemesine, kararın bir örneğinin bilgi için İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 18. Ceza Dairesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE, 17.12.2019 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.