11. Hukuk Dairesi 2016/13112 E. , 2017/7425 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :TİCARET MAHKEMESİ
Taraflar arasında görülen davada ... Asliye Ticaret Mahkemesi’nce verilen 20/10/2015 tarih ve 2014/1512-2015/769 sayılı kararın Yargıtayca incelenmesi taraf vekilleri tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
Davacı vekili; müvekkili şirketin, dava dışı ... ... Ltd. Şti tarafından davalı şirkete satımı yapılan mermer ürünlerini taşıdığını ve davalı şirketin gönderilen malzemeyi kabul ve teslim aldığını, davalı şirketin taşınan malı teslim almakla TTK"nın 871. maddesi gereğince taşıma ücretinden sorumlu olduğunu, davalı şirket aleyhine başlatılan icra takibine itiraz edildiğini ileri sürerek itirazın iptali ile inkar tazminatına hükmedilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı taraf süresinden sonra cevap dilekçesi vermiş ise de, 19/06/2015 tarihli ıslah dilekçesi ile yetki itirazını ve zamanaşımı defini yinelemiş, davacıyla arasında ticari ilişki olmadığını savunmuştur.
Mahkemece iddia, savunma ve tüm dosya kapsamına göre; davacının TTK 871. madddesine dayanarak taşıma ücretinin tahsili amacıyla davalı aleyhine takip başlattığı, taraflar arasında herhangi bir akdi ilişki bulunmadığı, alacağın sözleşmeye dayalı olmadığı, hal böyle olunca İİK 50. maddesi ve HMK"nun 6. maddesi uyarınca, icra takibinde yetkili icra dairesinin davalı-borçlunun takip tarihi itibarıyla ikamet adresinin bulunduğu ... İcra Dairelerinin yetkili olduğu, bu hususta davalı-borçlu tarafından açıkça ve süresinde takibe itirazda bulunulduğu gerekçesiyle icra takibi yetkili icra dairesinde yapılmadığından davanın reddine karar verilmiştir.
Kararı, taraf vekilleri temyiz etmiştir.
1- Dava, taşıma ücretinin tahsili amacıyla başlatılan icra takibine itirazın iptali istemine ilişkindir. Davacı/alacaklı, icra takibini kendi ikametgahı olan ve taşımaya konu malı teslim aldığı yer ...’de başlatmış, davalı/borçlu ise icra dairesinin ve mahkemenin yetkisine itiraz etmiştir. Mahkemece, taşıma ilişkisinde gönderilen konumunda bulunan davalı ile davacı taşıyıcı arasında sözleşme ilişkisi bulunmadığından İİK 50. maddesi ile HMK’nın 6. maddesi uyarınca davalı/borçlunun ikamet adresinin yetkili olduğu gerekçesiyle davanın
reddine karar verilmiştir. Ancak, davaya konu uyuşmazlık taşıma ilişkisinden kaynaklanmakta olup davalıya TTK"nın 871. maddesi çerçevesinde husumet yönelitldiği ve davalının malın alıcısı (gönderilen) olduğu uyuşmazlık konusu bulunmadığına göre, 6102 sayılı TTK’nın 890. maddesine göre, malın teslim alındığı veya teslim için öngörülen yer mahkemesi de yetkilidir. Söz konusu düzenleme seçimlik yetki kuralı içermekte olup, taşınacak malın davacı taşıyıcı tarafından ...’de teslim alınmış olduğu ve taşımanın ...- ... arasında gerçekleştiğinin uyuşmazlık harici olduğu, davacının da seçimlik hakkını kullanarak ...’de takip başlattığı gözetilerek davalının yetki itirazının reddi ile işin esasına girilmesi gerekirken yazılı gerekçelerle davanın reddine karar verilmesi doğru olmamış, bozmayı gerektirmiştir.
2- Bozma sebep ve şekline göre, davalı vekilinin vekalet ücretine ilişkin temyiz itirazlarının bu aşamada incelenmesine gerek görülmemiştir.
SONUÇ: Yukarıda (1) nolu bentte açıklanan nedenlerle davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün davacı yararına BOZULMASINA; (2) nolu bentte açıklanan nedenlerle davalı vekilinin temyiz itirazının şimdilik incelenmesine yer olmadığına, ödedikleri peşin temyiz harcının istekleri halinde temyiz edenlere iadesine, 20/12/2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.