Esas No: 2021/5210
Karar No: 2022/709
Karar Tarihi: 25.01.2022
Yargıtay 6. Ceza Dairesi 2021/5210 Esas 2022/709 Karar Sayılı İlamı
6. Ceza Dairesi 2021/5210 E. , 2022/709 K."İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇLAR : Mala zarar verme, konut dokunulmazlığının ihlali
HÜKÜMLER : Kamu davalarının düşürülmesi
Mahalli mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle dosya incelenerek, gereği düşünüldü:
1-Sanığa yüklenen mala zarar verme ve konut dokunulmazlığını ihlal etme eylemlerinin takibinin şikayete tabi olduğu, şikayetin 5237 sayılı Türk Ceza Kanununun 73/1-2. maddesinde yer alan "(1) Soruşturulması ve kovuşturulması şikayete bağlı olan suç hakkında yetkili kimse altı ay içinde şikayette bulunmadığı takdirde soruşturma ve kovuşturma yapılamaz. (2) Zamanaşımı süresini geçmemek koşuluyla bu süre şikayet hakkı olan kişinin fiili ve failin kim olduğunu bildiği veya öğrendiği günden başlar." şeklindeki düzenleme dikkate alındığında, mala zarar verme ve konut dokunulmazlığını ihlal etme suçu için şikayet tarihinin müştekinin fiil ve faili öğrendiği tarihten itibaren başlatılması gerektiği, söz konusu suçun zamanaşımı süresi dolmadığı sürece fiili ve faili öğrenme tarihinden itibaren 6 ay içinde şikayet edilebileceği, müştekinin 03.11.2015 tarihli kolluk beyanında, “sanık tarafından evinin kendi kullanımındaki bölümüne girilerek su borusunun kırılması suretiyle konut dokunulmazlığını ihlal ve mala zarar verme suçunu işlediğini geçen hafta salı günü öğrendiğini yönünde” beyanda bulunduğu, yargılama aşamasında 20.01.2016 tarihli oturumda, “Sanık ..., benim rızamı almadan yaklaşık bir yıl önce bana ait olan odunluk kısmındaki su borusunu keserek su borusuna zarar vermiştir.” şeklinde beyanda bulunduğu ancak fiil ve faili ne zaman öğrendiğine ilişkin bir beyanda bulunmadığının anlaşılması karşısında, öncelikle müştekinin fiili ve faili öğrendiği tarih kesin olarak belirlenmeden yazılı şekilde şikayetin süresinde yapılmadığı gerekçesi ile düşme kararı verilmesi,
2-Şikayetin süresinde olduğunun tespiti halinde ise, mahalinde keşif yapılarak suça konu yerin kime ait olduğu belirlenip sonucuna göre mala zarar verme ve konut dokunulmazlığının ihlali suçunun unsurlarının oluşup oluşmadığı tartışılarak karar verilmesi gerekirken eksik araştırma ve inceleme sonucunda yazılı şekilde karar verilmesi,
3-Hükümden sonra 02/12/2016 tarihinde 29906 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren 6763 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanunun 34. maddesi ile değişik 5271 sayılı CMK'nın 253. maddesinin 3. fıkrasında yer alan ''etkin pişmanlık hükümlerine yer verilen suçlar ile'' ibaresinin madde metninden çıkarıldığı, 5237 sayılı TCK'nın 7/2. maddesi uyarınca; ''Suçun işlendiği zaman yürürlükte bulunan kanun ile sonradan yürürlüğe giren kanunların hükümleri farklı ise, failin lehine olan kanun uygulanır ve infaz olunur.'' hükmü de gözetilerek sanığın eylemine uyan 5237 sayılı TCK'nın 151. maddesinde tanımı yapılan mala zarar verme suçunun uzlaşma kapsamına alındığı; konut dokunulmazlığını bozma suçu yönünden ise uzlaşma önerisinin yapıldığı tarihte 5271 sayılı CMK'nın 253/3. maddesinde engel bulunduğu gözetilerek yeni düzenleme karşısında bu suç yönünden de uzlaşma önerisinde bulunulması gerektiği anlaşılmış olmakla; TCK'nın 2. ve 7. maddeleri de gözetilerek, atılı suçlar yönünden 6763 sayılı Kanunun 35. maddesi ile değişik CMK'nın 254. maddesi uyarınca aynı kanunun 253. maddesinde belirtilen esas ve usûle göre uzlaştırma işlemleri yerine getirildikten sonra sonucuna göre sanığın hukuki durumunun yeniden değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması,
Bozmayı gerektirmiş, o yer Cumhuriyet Savcısının temyiz itirazları bu bakımdan yerinde görülmüş olduğundan, hükmün açıklanan nedenlerle tebliğnameye uygun olarak BOZULMASINA, 25.01.2022 gününde oy birliğiyle karar verildi.