4. Hukuk Dairesi 2015/676 E. , 2015/15039 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : Keşan 1. Asliye Hukuk Mahkemesi
TARİHİ : 30/01/2013
NUMARASI : 2009/480-2013/36
Davacılar Z.. K.. ve diğeri vekili Avukat V.. E.. tarafından, davalılar M.. E.. ve diğerleri aleyhine 01/12/2009 gününde verilen dilekçe ile adli yardım talepli olarak maddi ve manevi tazminat istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonunda; adli yardım isteminin kabulü ile davanın reddine dair verilen 30/01/2013 günlü kararın Yargıtay’ca incelenmesi davacılar vekili tarafından süresi içinde istenilmekle temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü.
1- Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı kanıtlarla yasaya uygun gerektirici nedenlere, özellikle delillerin değerlendirilmesinde bir isabetsizlik görülmemesine göre davacı Z.. K.."ın tüm, davacı E.. E.."nun aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları reddedilmelidir.
2- Davacı E.. E.."nun diğer temyiz itirazlarına gelince;
Dava, haksız eylem nedeni ile maddi ve manevi tazminat istemine ilişkindir. Mahkemece istemin reddine karar verilmiş; karar, davacılar vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Davacılar vekili, miras bırakan S.. E.. ile müvekkili Z.. birlikte yaşadıklarını, bu beraberlikten bir çocukları olduğunu, 26/09/2009 tarihinde S.. kalp krizi geçirmesi sonucunda vefat ettiği gün davalıların müvekkilinin evine gelerek, müvekkilinin rızasının aksine eve zorla girerek müvekiline ait değerli eşyalar ile miras bırakana ait arabanın anahtarını aldıklarını, müvekkilini murisi öldürmekle suçladıklarını, davalıların konut dokunulmazlığını ihlal ve evden zorla eşya götürme eylemleri nedeni ile davacı Z.. K.."ın maddi ve manevi olarak zarara uğradığını, davalıların miras bırakana ait aracı götürdükleri için yasal mirasçısı olan küçük kızı davacı E.. arabayı bir daha kullanamadığını, bu aracı kullanamamaktan veya kiralamamaktan doğan zararlarının yasal miras hakkı oranında davalılardan alınarak müvekkiline ödenmesini talep ettiklerini, aynı zamanda davalıların murise ait birahaneyi boşalttıklarını, buradaki eşyalarda küçük E.. da hakkı olduğunu belirterek maddi ve manevi tazminat isteminde bulunmuştur.
Davalılar vekili; iddiaların hayal ürünü olduğunu, müvekkillerden yalnızca K.. K.. ölen babası ile beraber yaşadığı için evdeki özel eşyaları almak için gittiğini, bunun dışında miras bırakanın evine gitmediğini, K.. da babasından kalan hiçbir şeyi istemediğini beyanla davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece, davacıların davasının ispat edemediği gerekçesi ile davanın reddine karar verilmiştir.
Dava konusu olayda davacı Z.. K.. yönünden dava konusu edilen evdeki eşyaların davalılar tarafından zorla alındığının ve davalılar tarafından hakaret edildiğinin kanıtlanamadığı, davacı E.. G.. yönünden miras bırakana ait olduğu belirtilen aracın plakası, modeli, rengi vs. gibi hiçbir özelliğinin bildirilmediği, murise ait bir araç olduğuna dair belge sunulmadığına göre bu yönlere ilişkin istemlerin reddine karar verilmesi isabetli olmuştur. Ancak birahanede bulunan eşyaların davalılar tarafından alınıp götürüldüğü tanık Y.. B.."ın yeminli beyanı ile sabittir. Mahkemenin miras bırakan S.. işçisi tanık Y.. B.."ın beyanlarının samimi bulunmadığı ve bu nedenle de itibar edilmediği zira davalıların kendilerinin de zaten hak sahibi olduğu ve yasal olarak elde edebileceği terekeye dâhil mallar üzerinde, bu şekilde bir tasarrufta bulunduklarının kabulü yaşamın olağan akışına aykırı olduğu şeklindeki gerekçesi yerinde değildir. Mahkemeninde kabulünde olduğu gibi aksine ciddi ve inandırıcı kanıt ve olaylar bulunmadıkça asıl olan tanıkların gerçeği söylemiş olmalarıdır . Bu bakımdan akrabalık veya diğer bir yakınlık başlı başına tanık beyanını değerden düşürücü bir neden sayılamaz (HGK. 20.11.1996, E. 1996/2-684, K. 1996/814). Mahkemece tanık anlatımları arasındaki çelişki nedeniyle taraflarla herhangi bir akrabalık bağı, istihdam veya menfaat ilişkisi olmayan tanık A.. K.. beyanları ciddi ve inandırıcı bulunduğu ve hükme esas alındığı belirtilmiş ise de A.. K.. birahanedeki eşyalara yönelik bir anlatımı yoktur, bu nedenle tanık Y.. B..la ifadeleri arasında bir çelişki de bulunmamaktadır. Bu kapsamda birahanede bulunan eşyaların davalılar tarafından götürüldüğü tanık ifadesiyle sabit olduğuna göre, bu eşyaların bedeli ve davacı E.. G.. miras hissesine düşen miktar belirlenerek hüküm altına alınması gerekirken bu kısım istem yönünden de davanın reddine karar verilmiş olması usul ve yasaya uygun düşmediğinden kararın bozulması gerekmiştir.
SONUÇ: Temyiz olunan kararın yukarıda (2) sayılı bentte gösterilen nedenlerle davacı E.. E.. yararına BOZULMASINA, davacı Z.. K.."ın tüm, davacı E.. E.."nun diğer temyiz itirazlarının (1) sayılı bentte gösterilen nedenlerle reddine 22/12/2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.