Yargıtay 3. Ceza Dairesi 2016/10316 Esas 2017/3934 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
3. Ceza Dairesi
Esas No: 2016/10316
Karar No: 2017/3934
Karar Tarihi: 04.04.2017

Yargıtay 3. Ceza Dairesi 2016/10316 Esas 2017/3934 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Sanığın mahkumiyetlerine dair bir Asliye Ceza Mahkemesi kararı temyiz edilmiştir. Ancak Yargıtay, hükümlerin açık bir şekilde gerekçelendirilmediğini ve Anayasa'nın ve CMK'nin ilgili maddelerine uyulmadığını belirterek kararı bozmuştur. Ayrıca, kazanılmış haklarının korunması gerektiği ve infaz yetkisini kısıtlamak için verilen adli para cezasının hapse çevrilmesi durumunda, kanunlara aykırı olduğunu da belirtmiştir. Bu nedenle karar, 6723 sayılı kanunun 33. maddesiyle değiştirilen 5320 sayılı kanunun 8/1. maddesi ve 1412 sayılı CMUK'un 321. maddesi uyarınca bozulmuştur.
Kanun maddeleri:
- Anayasanın 141. maddesi
- CMK'nin 34., 230, ve 289/g. maddeleri
- 6545 sayılı kanunun 81. maddesi
- 5275 sayılı kanunun 106/3. maddesi
- 1412 sayılı CMUK'un 321. maddesi
3. Ceza Dairesi         2016/10316 E.  ,  2017/3934 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
    HÜKÜM : Sanığın mahkumiyetlerine dair

    Mahalli mahkemece bozma üzerine verilen hükümler temyiz edilmekle evrak okunarak;
    Gereği görüşülüp düşünüldü;
    Anayasanın 141, 5271 sayılı CMK"nin 34, 230 ve 289/g maddeleri uyarınca mahkeme kararlarının sanıkları, katılanı, Cumhuriyet savcısını ve herkesi tatmin edecek, Yargıtay denetimine olanak verecek biçimde olması, Yargıtay’ın gerekçelerde tutarlılık denetimi yapması ve bu açılardan mantıksal ve hukuksal bütünlüğün sağlanması için kararın dayandığı tüm verilerin, bu veriler konusunda mahkemenin ulaştığı sonuçların, iddia, savunma ve sanık anlatımlarına ilişkin değerlendirmelerin açık olarak gerekçeye yansıtılması ilkelerine uyulmadan, gerekçeden yoksun hükümler kurulması,
    Kabule göre de;
    1) İlk hükmün yalnızca sanık tarafından temyiz edilmiş olması, aleyhe temyiz bulunmaması nedeniyle sanık hakkında katılan ..."u yaralama suçu nedeniyle tekerrür hükmünün uygulanamayacağı ve ceza miktarı bakımından kazanılmış hakkın korunması suretiyle sonuç cezanın 800 TL adli para cezası olarak belirlenmesi gerektiğinin gözetilmemesi,
    2) 28/06/2014 tarihinde Resmi Gazete"de yayınlanarak yürürlüğe giren 6545 sayılı Kanun’un 81. maddesi ile 5275 sayılı Kanun’un 106/3. maddesinde; “Hükümlü, tebliğ olunan ödeme emri üzerine belli süre içinde adli para cezasını ödemezse, Cumhuriyet savcısının kararı ile ödenmeyen kısma karşılık gelen gün miktarı hapis cezasına çevrilerek, hükümlünün iki saat çalışması karşılığı bir gün olmak üzere kamuya yararlı bir işte çalıştırılmasına karar verilir. Günlük çalışma süresi, en az iki saat ve en fazla sekiz saat olacak şekilde denetimli serbestlik müdürlüğünce belirlenir. Hükümlünün hakkında hazırlanan programa ve denetimli serbestlik görevlilerinin bu kapsamdaki uyarı ve önerilerine uymaması hâlinde, çalıştığı günler hapis cezasından mahsup edilerek kalan kısmın tamamı açık ceza infaz kurumunda yerine getirilir.” şeklindeki düzenlemeye aykırı olarak, hükümde infaz yetkisini kısıtlayacak şekilde verilen adli para cezasının ödenmemesi durumunda hapse çevrileceğine karar verilmesi,
    Bozmayı gerektirmiş, sanığın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükümlerin bu sebeplerden dolayı 6723 sayılı Kanunun 33. maddesiyle değişik 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi ile yürürlükte bulunan 1412 sayılı CMUK’un 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 04.04.2017 gününde oybirliğiyle karar verildi.





























    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.