5607 Sayılı Kanuna Aykırılık - Yargıtay 19. Ceza Dairesi 2019/19235 Esas 2020/18610 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
19. Ceza Dairesi
Esas No: 2019/19235
Karar No: 2020/18610
Karar Tarihi: 09.12.2020

5607 Sayılı Kanuna Aykırılık - Yargıtay 19. Ceza Dairesi 2019/19235 Esas 2020/18610 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Asliye Ceza Mahkemesi tarafından 5607 Sayılı Kanuna aykırılıktan mahkumiyet hükmü verildiği görülmektedir. Sanık lehine olan düzenlemelerin yapıldığı 7242 Sayılı Kanun ve 5607 Sayılı Kanun'un ilgili maddeleri gözetilerek, yerel mahkemenin uygulama yapma görevinin bulunduğu belirtilmektedir. Bu nedenle, temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçilerek yapılan inceleme sonucunda, hükümden sonra çıkan yeni kanun maddeleri dikkate alınarak hüküm bozulmuştur. Daha detaylı açıklama için, 5237 sayılı TCK'nin 7. maddesi, 7242 Sayılı Kanun'un 63. maddesi ve 5607 Sayılı Kanun'a eklenen geçici 12. maddenin 2. fıkrası belirtilmiştir.
19. Ceza Dairesi         2019/19235 E.  ,  2020/18610 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
    SUÇ : 5607 Sayılı Kanuna Aykırılık
    HÜKÜM : Mahkumiyet

    Yerel Mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle; başvurunun süresi, kararın niteliği ve suç tarihine göre dosya incelendi, gereği görüşülüp düşünüldü:
    Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi.
    Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede;
    Hükümden sonra 15.04.2020 tarihli Resmi Gazete"de yayımlanarak yürürlüğe giren 7242 sayılı Kanunun 61. maddesi ile 5607 sayılı Kanun"nun 3/22. maddesine eklenen "Eşyanın değerinin hafif olması halinde verilecek cezalar yarısına kadar, pek hafif olması halinde ise üçte birine kadar indirilir." şeklindeki düzenlemenin sanık lehine hükümler içermesi, yine 7242 sayılı Kanun’nun 62. maddesi ile değiştirilen 5607 sayılı Kanun"nun 5/2. maddesine eklenen fıkra uyarınca kovuşturma aşamasında etkin pişmanlık uygulamasının olanaklı hale geldiği anlaşılmakla, 5237 sayılı TCK"nin 7. maddesi ve 7242 sayılı Kanun"un 63. maddesi ile 5607 sayılı Kanun"a eklenen geçici 12. maddenin 2. fıkrası gözetilerek sonucuna göre uygulama yapma görevinin de yerel mahkemeye ait bulunması,
    Bozmayı gerektirmiş ve sanık müdafiinin temyiz nedenleri bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, sair yönleri incelenmeyen HÜKMÜN, 5320 sayılı Kanun"un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nin 321. Maddesi uyarınca, tebliğnameye aykırı olarak BOZULMASINA, yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın mahkemesine gönderilmesine, 09/12/2020 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.








    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.