17. Hukuk Dairesi 2015/12096 E. , 2018/3933 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki tasarrufun iptali davasının yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerle dava konusuz kaldığından esası hakkında karar verilmesine yer olmadığına dair verilen hükmün süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği düşünüldü:
-K A R A R-
Davacı vekili, İngiliz vatandaşı olan davacının eski iş ortağı tarafından 2004 yılının Aralık ayında davalı ... ile tanıştırıldığını, ..."nın birlikte gayrimenkul yatırımına girmeyi teklif etmesi üzerine tarafların Urla"daki bir taşınmazı birlikte almayı kararlaştırdıklarını, davacının taşınmaz bedelinin %50"si olan 285.000,00 İngiliz sterlinini ..."nın avukatına transfer ettiğini, ..."nın davacıdan aldığı meblağları kullanarak davacı ile yaptıkları anlaşmanın aksine ..."de başka taşınmazları kendi adına ve hesabına iktisap ettiğini, ..."nın aralarındaki anlaşmanın hilafına gerçekleştirdiği tasarrufların davacı tarafından tespit edilmesi üzerine, ..."nın o tarihe kadar olan borçlarına istinaden 555.000,00, 7.500,00 ve 10.000,00 ingiliz sterlini tutarında 3 ayrı senet keşide ederek davacıya verdiğini, ..."nın Çeşme ilçesi, Dalyan Mh.... mevkii, 7 pafta, 419 parsel sayılı taşınmazını 10/05/2005 tarihinde davacıdan mal kaçırmak amacı ile şoförü davalı ..."a, ..."ın da 09.06.2006 tarihinde Nejat ..."nin o tarihte kız arkadaşı olan davalı ..."e muvazaalı olarak devrettiğini, ..."nın belirtilen senetleri ödemediğini müvekkil tarafından ... 17. ... Müdürlüğünün 2009/13579 sayılı dosyası ile ... takibi başlatıldığını, dava konusu taşınmazın devir işleminin tarafların gerçek iradelerini yansıtmadığını, özünde satış işlemi olmadığını,
muvazaalı olduğunu belirterek ... İli, ... İlçesi, Dalyan Mh.... mevkii, 7 pafta, ... parsel sayılı taşınmaz üzerinde taraflarına haciz ve satış yetkisi verilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı ... vekili, davanın 5 yıllık hak düşürücü süreden sonra açıldığını, taraflar arasındaki satışın gerçek olduğunu belirterek davanın reddini savunmuştur.
Davalı ... vekili, hak düşürücü sürenin geçtiğini ve taraflar arasındaki satışın gerçek olduğunu, İİK. 283. maddesinin uygulama yeri olmadığını, davalı borçlu Nejat ile aralarında hizmet ilişkisi bulunduğunu belirterek, davanın reddini savunmuştur.
Davalı ..., davalı borçlu ... ile uzun yıllar birlikte çalıştığını, taşınmazı o dönem yanında çalıştığı ..."ın isteği üzerine bedel ödemeden devraldığını, daha sonrada ..."ın, taşınmazı, o tarihte kız arkadaşı olan ..."ya devretmesini istemesi üzerine, hiçbir bedel almadan ..."ya devrettiğini, davalı ..."dan aldığı talimatlar sebebiyle ve işini kaybetmemek için bu işlemleri yaptığını belirterek, davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece, dosya kapsamına göre; dava konusuz kaldığından esası hakkında karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiş; hüküm, davacı vekili tarafından süresi içerisinde temyiz edilmiştir.
Dava BK 18. maddesine dayalı muvazaa nedeniyle satış işleminin iptali istemine ilişkindir. Davacının bu davayı açmaktaki amacı alacağının tahsilini sağlamaktır.
Mahkemece, yargılama aşamasında davanın dayanağı olan ... 17.... Müdürlüğü"nün 2009/13579 sayılı ... dosyasında; “haricen tahsil nedeniyle dosyanın işlemden kaldırıldığının” bildirilmesi üzerine dava konusuz kaldığından esas hakkında karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiştir.
Yargılama aşamasında 10.03.2015 tarihli celsede, davalı vekili tarafından; “... dava konusu ... dosyasının haricen tahsil nedeniyle işlemden kaldırıldığı, buna ilişkin harç makbuzunun dosyaya sunulduğu ve konusuz kalan davanın reddine karar verilmesinin...” talep edildiği, aynı celsede davacı vekilince; “yapılan ödemeden an itibariyle haberlerinin olduğu, ... dosyasında vekil olmadıkları, müvekkili ile irtibata geçerek beyanda bulunacakları” bildirilmiş,
18.03.2015 tarihli celseye katılan davacı asil ...; “...eski avukatı ..."nun 6 milyon lira alarak ... dosyasını kapattığını vekili avukat ... ile yaptığı telefon görüşmesi sonucu öğrendiğini, derhal Türkiye"ye geldiğini, eski avukatından hiçbir şekilde para almadığını, kendisi ile 2010 yılından bu yana bağlantısı bulunmadığını, bu davada avukat ..."in kendisini temsil etmediğini, eski avukatının suç işlediğini, avukat ... ve davalı ..."ın aralarında bir bağ olduğu yönünde ciddi şüpheleri bulunduğunu, bu durumun bu kişilerin birlikte organize ettikleri bir dolandırıcılık planı olduğunu, bu olaylar nedeniyle suç duyurusunda bulunduğunu, davalı ..."ın dolandırıcı olduğunun ..."da sonuçlanan davada da anlaşıldığını, yapılacak olan ceza soruşturması tamamlanmadan eldeki davanın sonuçlandırılmamasını talep ettiği...”, davalı vekilinin bu beyana karşı; “... ... dosyasındaki tahsilatın 09.03.2015 tarihinde yapıldığını, davacının, avukat ..."nu 16.03.2015 tarihinde azlettiğini, tahsilat işlemi esnasında adı geçen avukatın davacının vekili olduğunu ve yapılan işlemlerde usulsüzlük bulunmadığını, davanın konusuz kaldığını ..” beyan ettiği, mahkemece ceza soruşturmasının eldeki dava için bekletici mesele yapılması yönündeki talebin yasal koşullar oluşmadığından reddine ve aynı celsede dava konusuz kaldığından esas hakkında karar verilmesine yer olmadığına karar verildiği anlaşılmaktadır.
Davacı tarafından, davalılar ile davacının eski vekili ... hakkında az yukarıda yazılı hususlar doğrultusunda suç duyurusunda bulunulduğu, ... Cumhuriyet Başsavcılığı Avukat Suçları Bürosunun 2015/234 Sor.No ve ... Cumhuriyet Başsavcılığı 2015/42300 Sor.No ile soruşturma açıldığı ve davalı ..."ın ... 11. Ağır Ceza M. 2016/153 E sayılı dosyasında “kamu kurum ve kuruluşları vb. tüzelkişiliklerin araç olarak kullanılması suretiyle dolandırıcılık” suçundan yargılandığı, mahkemece bu hususların araştırılmadığı anlaşılmaktadır. Davacı tarafından davalılar ve eski avukatı tarafından dolandırıldığının beyan edildiği, bu konuda davalı ... hakkında Ağır Ceza Mahkemesinde dava açıldığı anlaşılmakla, konu ile ilgili soruşturma dosyaları, tüm belgeler ve ceza dosyası getirtilerek, açılan ceza davasının sonucunun beklenmesi ve sonucuna göre karar verilmesi gerekirken, eksik inceleme ve araştırmaya dayalı olarak yazılı şekilde karar verilmesi usul ve yasaya aykırıdır.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davacıya geri verilmesine 09.04.2017 gününde oybirliği ile karar verildi.