4. Hukuk Dairesi Esas No: 2015/11685 Karar No: 2015/14997 Karar Tarihi: 21.12.2015
Yargıtay 4. Hukuk Dairesi 2015/11685 Esas 2015/14997 Karar Sayılı İlamı
4. Hukuk Dairesi 2015/11685 E. , 2015/14997 K. "İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : Ankara 15. Asliye Hukuk Mahkemesi TARİHİ : 21/04/2015 NUMARASI : 2013/242-2015/177
Davacı-karşı davalı N.. E.. vekili Avukat F..Y..tarafından, davalı-karşı davacı E.. D.. aleyhine 15/05/2013 gününde, davalı-karşı davacı E.. D.. vekili Avukat A.. Ö..tarafından, davacı-karşı davalı N.. E.. aleyhine 09/07/2013 gününde verilen dilekçeler ile manevi tazminat istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonunda; asıl davanın kısmen kabulüne, karşı davanın reddine dair verilen 21/04/2015 günlü kararın Yargıtay’ca incelenmesi davacı-karşı davalı vekili ve davalı-karşı davacı vekili tarafından süresi içinde istenilmekle temyiz dilekçelerinin kabulüne karar verildikten sonra tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü. Asıl dava, mobing uygulanması sonucu iş akdinin feshedilmesi ile uğranan manevi zararın istemi; karşı dava ise, kişilik haklarının ihlali nedenine dayalı manevi tazminat istemine ilişkindir. Mahkemece davanın kısmen kabulüne, karşı davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacı-karşı davalı ve davalı-karşı davacı tarafından temyiz edilmiştir. Davacı-karşı davalı, 12/11/2007 tarihinden iş akdinin feshedildiği 15/02/2013 tarihine kadar R.. Ş.. adlı şirketin A.. ofisinde genel müdür olarak çalıştığını, 2012 yılı N..ayında davalı-karşı davacının şirketin ülke genel müdürü olmasından sonra psikolojik tacizleri ile kendisini istifaya zorladığını, davalı-karşı davacının bu davranışları neticesinde haksız olarak iş akdi feshedilmesi neticesi uğradığı manevi zararının ödetilmesini istemiştir. Davalı-karşı davacı, davanın reddine karar verilmesi gerektiğini, kendisi tarafından davacı-karşı davalıya mobing uygulandığına ilişkin haksız itham nedeniyle kişilik haklarının ihlal edildiğini belirterek uğradığı manevi zararın tazminini istemiştir. Mahkemece; asıl davanın kısmen kabulüne, karşı davanın ise reddine karar verilmiştir. 4857 sayılı İş Kanunu"nun 2. maddesinin 4. ve 5. fıkralarında “İşveren adına hareket eden ve işin, işyerinin ve işletmenin yönetiminde görev alan kimselere işveren vekili denir. İşveren vekilinin bu sıfatla işçilere karşı işlem ve yükümlülüklerinden doğrudan işveren sorumludur. Bu Kanunda işveren için öngörülen her çeşit sorumluluk ve zorunluluklar işveren vekilleri hakkında da uygulanır. İşveren vekilliği sıfatı, işçilere tanınan hak ve yükümlülükleri ortadan kaldırmaz.” hükmü yer almaktadır. 5521 sayılı İ.. Y.. 1. maddesinde, işçiyle, işveren veya işveren vekili arasında iş sözleşmesinden veya İ..K.. dayanan her türlü hak iddialarından doğan hukuk uyuşmazlıklarının iş mahkemelerinde çözümleneceği hükmü öngörülmüştür.
Dosya kapsamından, davacı-karşı davalının R... Ş.. adlı şirketin A.. ofisinde genel müdür, davalı-karşı davacının ise şirketin ülke genel müdürü-işveren vekili olarak görev yaptığı anlaşılmaktadır. Görev kamu düzenine ilişkin olup re"sen araştırılması gereken bir husustur. Şu durumda, davanın iş mahkemesi tarafından görülmesi gerekir. Mahkemece, görevsizlik nedeniyle dava dilekçesinin reddi yerine işin esasının çözümlenmesi doğru görülmemiş ve kararın bu nedenle bozulması gerekmiştir. SONUÇ: Temyiz edilen kararın yukarıda gösterilen nedenle BOZULMASINA, bozma nedenine göre tarafların diğer temyiz itirazlarının incelenmesine yer olmadığına ve taraflardan peşin alınan harçların istekleri halinde geri verilmesine 21/12/2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.