MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Resmi belgede sahtecilik
HÜKÜM : Mahkumiyet

1-Belgelerde sahtecilik suçlarında aldatma yeteneğinin bulunup bulunmadığının takdiri mahkemeye ait olduğu cihetle, suça konu belgenin getirtilip incelenerek, özelliklerinin duruşma tutanağına yazılması ve aldatıcı nitelikte olup olmadığının kararda tartışılıp denetime imkan verecek şekilde dosya içerisinde bulundurulması gerektiğinin gözetilmemesi,
2-Hakkında hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararı verilen sanık.... tarafından kullanılan ....plakalı aracın muayenesinin, sanık ... tarafından sahte olarak yapıldığının iddia olunması, sanığın aşamalarda sahte araç muayenesi yapmadığını söyleyerek suçlamayı kabul etmemesi karşısında, gerçeğin kuşkuya yer bırakmayacak biçimde belirlenebilmesi bakımından, trafik tescil belgesi üzerindeki 30.04.2009 tarihli aracın muayenesi bölümünde yer alan rakamlar ve imzanın sanığa ait olup olmadığı hususunda bilirkişi incelemesi yaptırılıp elde edilen tüm deliller birlikte değerlendirilerek sanığın hukuki durumunun takdir ve tayini gerekirken eksik araştırma sonucu yazılı şekilde hüküm kurulması,
3-Kabule göre de; 5237 sayılı TCK’nın 53. maddesine ilişkin uygulamanın Anayasa Mahkemesinin 08.10.2015 tarih ve 2014/140 Esas, 2015/85 Karar sayılı iptal kararı ile birlikte yeniden değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması,
Bozmayı gerektirmiş, sanığın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükmün bu sebeplerden dolayı 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 09.10.2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.