14. Hukuk Dairesi Esas No: 2014/15449 Karar No: 2016/133 Karar Tarihi: 12.01.2016
Yargıtay 14. Hukuk Dairesi 2014/15449 Esas 2016/133 Karar Sayılı İlamı
14. Hukuk Dairesi 2014/15449 E. , 2016/133 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi
Davacı vekili tarafından, davalılar aleyhine 11.07.2012 gününde verilen dilekçe ile taşınmazlardaki ortaklığın giderilmesi istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın reddine dair verilen 11.10.2013 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: _ K A R A R _ Davacı, davalılar ile elbirliği halinde malik oldukları 21, 46 ve 47 parsel sayılı taşınmazların paylaşımı konusunda anlaşamadıklarını ileri sürerek ortaklığın satış yoluyla giderilmesini istemiştir. Davalılar, süresi içinde davaya cevap vermemişlerdir. Mahkemece, kesin süre içerisinde taşınmaz maliklerinin mirasçılık belgeleri sunulmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir. Hükmü, davacı vekili temyiz etmiştir. Dava, taşınmazlardaki ortaklığın giderilmesi istemine ilişkindir. Paydaşlığın (ortaklığın) giderilmesi davaları, paylı mülkiyet veya elbirliği mülkiyetine konu taşınır veya taşınmaz mallarda paydaşlar (ortaklar) arasında mevcut birlikte mülkiyet ilişkisini sona erdirip ferdi mülkiyete geçmeyi sağlayan, iki taraflı, tarafları için benzer sonuçlar doğuran davalardır. Yargılama sırasında bir işlemin belirli bir sürede yerine getirilmesi kanunun amir hükmü olabileceği gibi yasada belirlenen sürelere aykırı olmamak koşuluyla mahkemece de tarafların yerine getirmesi gereken işlemler süre ile sınırlandırabilir. Kesin süre içerisinde öngörülen işlem yerine getirilmez ise HMK"nın 94. maddesi gereğince işlemi süresinde yapmayan tarafın o işlemi yapma hakkı ortadan kalkar. Ancak anılan bu madde hükmünün uygulanabilmesi için tarafın davayı sürüncemede bırakacak davranışta bulunması gerekir. Somut uyuşmazlıkta, dava konusu 46 ve 47 parseller ... ..., ..., ... .....; 21 sayılı parsel de ... ..., .. ...., ..... ... adlarına kayıtlıdır. Tapu kayıt malikleri .... ve ......"ın mirasçılık belgesinin sunulması için davacı vekiline 13.09.2013 günlü duruşmada HMK"nın 90. maddesine dayanılarak iki haftalık kesin süre verilmiş, kesin sürenin sonuçları da hatırlatılmıştır. Davacı vekili Kınık Sulh Hukuk Mahkemesinin 07.10.2013 günlü ve 2013/302-312 sayılı ... ile ...."ın mirasçılarını gösterir mirasçılık belgesini 07.10.2013 günü mahkemeye sunmuştur. HMK"nın 90 ve 94. maddelerine dayanarak hakim tarafından verilecek kesin sürenin işlemin yapılabilmesi için yeterli ve makul bir zamanı kapsaması gerekir. Bunun yanında, kesin süre nedeniyle yapılacak işlem sonrasında takip eden duruşma gününe kadar başka bir işleme gerek yok ise bu sürenin takip eden duruşma gününe kadar verilmesi hakkaniyete uygundur. Somut olayda, iki haftalık kesin süre takip eden duruşma gününden önce sona ermektedir. Davacı kesin süreyi takip eden duruşma gününden önce edimini yerine getirmiştir. Bunun yanında, davacının iki hafta içinde mirasçılık belgesini sunmasından sonra takip eden 11.10.2013 günlü duruşmaya kadar da yapılacak başka bir işlem bulunmamaktadır. Bu nedenle, davacıya verilen kesin süre ile elde edilecek sonuç sağlanmıştır. Ayrıca, davacının davayı sürüncemede bırakacak davranışta bulunmadığı da anlaşılmaktadır. Mahkemece, yukarıda yapılan saptamalar uyarınca işin esası hakkında bir karar verilmesi gerekirken, dava şartı yokluğu gerekçesiyle davanın reddine karar verilmesi doğru görülmemiş, hükmün bu nedenle bozulması gerekmiştir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin yatırılan harcın istek halinde yatırana iadesine 12.01.2016 tarihinde oybirliği ile karar verildi.