11. Hukuk Dairesi 2016/3299 E. , 2017/7390 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :TİCARET MAHKEMESİ
Taraflar arasında görülen davada ... ... 2. Asliye Ticaret Mahkemesi’nce verilen 09/12/2015 tarih ve 2014/1089-2015/1022 sayılı kararın Yargıtayca incelenmesi davalı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
Davacılar vekili, davalı şirketin 31/01/2014 tarihinde yapılan genel kurul toplantısında alınan kararların batıl olduğunun tespiti ile iptalini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, dava konusu genel kurul kararlarının iptali şartlarının oluşmadığını savunarak, davanın reddini istemiştir.
Mahkemece iddia, savunma, toplanılan deliller, bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamına göre, ana sözleşmenin 7. maddesinin değişikliğine dair gündemin 4. m. uyarınca alınan genel kurul kararının, TTK’nın 445 vd. hükümlerince iptali gerektiği gerekçesiyle, davanın kısmen kabulü ile, davalı şirketin 31/01/2014 tarihinde gerçekleştirilen olağan genel kurul toplantısında ana sözleşmenin değişikliğine dair 3 nolu kararın iptaline karar verilmiştir.
Kararı, davalı vekili temyiz etmiştir.
Davacı tarafça, davalı şirketin 31/01/2014 tarihli genel kurul toplantısında alınan kararların batıl olduğunun tespiti, aksi halde iptali istemi ile açılan davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Ancak, benimsenen bilirkişi görüşü doğrultusunda dava konusu genel kurul toplantısının 3 nolu, ana sözleşmenin “payların devri” başlıklı 7. maddesinin değiştirilmesine dair kararın, TTK 445. maddesi uyarınca kanuna aykırı olduğu gerekçesiyle iptaline karar verilmiş ise de, TTK 453. maddesine göre ""Genel kurul, esas sözleşmenin değiştirilmesi için toplantıya çağrıldığı takdirde; 333"üncü madde uyarınca Gümrük ve Ticaret Bakanlığı"nın izninin alınmasının gerekli olduğu şirketlerde izni alınmış, diğer şirketlerde, yönetim kurulunca karara bağlanmış bulunan değişiklik taslağının, değiştirilecek mevcut hükümlerle birlikte 414 üncü maddenin birinci fıkrasının birinci cümlesinde belirtildiği şekilde ilanı gerekir. Genel kurulun kararına 421 inci maddede öngörülen nisaplar uygulanır."", TTK. 414/1 maddesinde ""Genel kurul toplantıya, esas sözleşmede gösterilen şekilde, şirketin internet sitesinde ve Türkiye Ticaret Sicili Gazetesi"nde yayımlanan ilanla çağrılır. Bu çağrı, ilan ve toplantı günleri hariç olmak üzere, toplantı tarihinden en az iki hafta önce yapılır. Pay defterinde yazılı pay sahipleriyle önceden şirkete pay senedi veya pay sahipliğini ispatlayıcı belge vererek adreslerini bildiren pay sahiplerine, toplantı günü ile gündem ve ilanın çıktığı veya çıkacağı gazeteler, iadeli taahhütlü mektupla bildirilir.""
Yine, 6102 sayılı TTK ""İptal sebepleri"" başlıklı 445. maddesine göre de, ""446 ncı maddede belirtilen kişiler, kanun veya esas sözleşme hükümlerine ve özellikle dürüstlük kuralına aykırı olan genel kurul kararları aleyhine, karar tarihinden itibaren üç ay içinde, şirket merkezinin bulunduğu yerdeki asliye ticaret mahkemesinde iptal davası açabilirler."", ""İptal davası açabilecek kişiler"" başlıklı 446/1-b maddesinde ""Toplantıda hazır bulunsun veya bulunmasın, olumsuz oy kullanmış olsun ya da olmasın; çağrının usulüne göre yapılmadığını, gündemin gereği gibi ilan edilmediğini, genel kurula katılma yetkisi bulunmayan kişilerin veya temsilcilerinin toplantıya katılıp oy kullandıklarını, genel kurula katılmasına ve oy kullanmasına haksız olarak izin verilmediğini ve yukarıda sayılan aykırılıkların genel kurul kararının alınmasında etkili olduğunu ileri süren pay sahipleri..."" hükmü mevcuttur.
Bu açıklamalardan sonra somut olaya gelindiğinde TTK 453. maddesinde ana sözleşme değişikliğinin eski ve yeni metinlerinin Ticaret Sicil Gazetesi’nde ilan edilmemesi ve davacıya iadeli taahhütlü mektupla bildirilmemesi çağrıya ilişkin bir eksiklik olup, tek başına alınan kararın iptali sonucunu doğurmaz. Davacıya iptal davası açma hakkı verir. Bu itibarla, TTK 446/1-b ve 445. madde koşullarının gerçekleşip gerçekleşmediği irdelenerek ve anılan kararın müktesep bir hakkı ihlal edici mahiyette olup olmadığı da değerlendirilerek hasıl olacak sonuca göre bir karar vermek gerekirken yanılgılı değerlendirmeye dayalı, yazılı şekilde hüküm tesisi doğru olmamış, bozmayı gerektirmiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, davalı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile kararın davalı yararına BOZULMASINA, ödediği peşin temyiz harcının isteği halinde temyiz edene iadesine, 19/12/2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.