17. Hukuk Dairesi 2015/13273 E. , 2018/3914 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
BİRLEŞEN DAVA
MAHKEMESİ : Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki rücuen tazminat davasının yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerle asıl davanın kısmen kabulüne, birleşen davanın kabulüne dair verilen hükmün, süresi içinde taraf vekillerince duruşmalı temyiz edilmiş ise de, duruşma masrafı yatırılmadığından duruşma istemi reddedilerek dosya incelendi, gereği düşünüldü:
-K A R A R-
Davacı vekili, asıl davada, 26.06.2010 tarihinde, davalının maliki olup, müvekkili şirkete trafik (...) sigortalı aracın alkollü ve sürücü belgesiz dava dışı sürücü idaresinde iken sebebiyet verilen tek taraflı yaralanmalı trafik kazasında, davacı tarafından araçta yolcu olarak bulunan dava dışı 3. kişi için tedavi masrafı ödendiğini ve davalıya rücu hakkı doğduğunu ileri sürerek, 17.090,59 TL"nin 12.590,59 TL"si için ödeme tarihi olan 25.10.2010 tarihinden, 4.500,00 TL"si için 21.12.2010 tarihinden itibaren ticari faizi ile davalıdan tahsilini istemiş, birleşen davada ise, araçta yolcu konumundaki dava dışı 3. kişi için 159.185,11 TL maddi tazminat ödendiğini ileri sürerek, ödenen miktarın ödeme tarihinden itibaren avans faizi ile davalıdan tahsilini talep etmiştir.
Davalı vekili, davanın Köy Otomotiv İth.İhr.Ltd.Şti."ne ihbar edilmesini ve sürücünün davaya dahil edilmesi gerektiğini belirterek, davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece, asıl davanın kısmen kabulü ile, 15.747,49 TL"nin 12.590,59 TL"sine 25.10.2010, 3.035,55 TL"sine 21.12.2010, 121.85,00 TL"sine 09.02.2011 tarihinden itibaren işleyecek ticari avans faizi ile birlikte davalıdan tahsili ile davacıya ödenmesine, fazlaya dair istemin reddine, birleşen davanın kabulü ile, 159.185,11 TL"nin 15.08.2011 tarihinden itibaren işleyecek ticari avans faizi ile birlikte davalıdan tahsili ile davacıya ödenmesine karar verilmiş, hüküm taraf vekillerince temyiz edilmiştir.
1-6100 sayılı HMK"nın geçici 3/2. maddesi delaletiyle 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanununun 427. maddesinde öngörülen kesinlik sınırı 2015 yılı için 2.080,00 TL"dir. Davacı vekili tarafından asıl davada temyize konu edilen 1.464,45 TL. tazminat miktarı anılan yasanın yürürlüğünden sonra verildiğinden kesin niteliktedir. Kesin olan kararların temyiz istemleri hakkında mahkemece bir karar verilebileceği gibi, 1.6.1990 gün 3/4 sayılı İçtihadı Birleştirme Kararı uyarınca Yargıtay’ca da temyiz isteminin reddine karar verilebileceğinden davacı ... şirketi vekilinin temyiz dilekçesinin reddine karar vermek gerekmiştir.
2-Dosya içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp değerlendirilmesinde bir usulsüzlük bulunmamasına, özellikle davalının sigorta poliçesinin akidi bulunmasına ve davanın sigorta sözleşmesine dayanılarak açılmasına göre, davalı ... vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan ve yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir.
3-Davacı vekili tarafından dava dilekçesinde temerrüt faizi olarak avans faizi istenilmiş ve mahkemece avans faizine hükmedilmiştir. Oysa, dava dışı sürücünün sevk ve idaresindeki araç hususi araç olup temerrüt faizi olarak yasal faize hükmedilmesi gerekirken avans faizine hükmedilmesi doğru değil bozma nedeni ise de; bu yanılgının giderilmesi yargılamanın tekrarını gerektirir nitelikte görülmediğinden 6100 sayılı HMK"nun geçici 3/2. maddesi delaletiyle 1086 sayılı HUMK"nun 438/7. maddesi uyarınca hükmün düzeltilerek onanmasına karar vermek gerekmiştir.
SONUÇ:Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davacı ... şirketi vekilinin temyiz dilekçesinin REDDİNE, (2) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davalı ... vekilinin yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddine (3) numaralı bentte açıklanan nedenlerle, asıl ve birleşen davada davalı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü
ile, hüküm fıkrasının asıl dava ve birleşen dava başlıklı kısımlarının 1. bentlerindeki “ticari avans” ibaresinin hükümden çıkarılmasına, yerine “yasal” ibaresinin yazılmasına ve hükmün bu şekli ile DÜZELTİLEREK ONANMASINA, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden asıl davada davacı ile asıl ve birleşen davada davalıya geri verilmesine 09/04/2018 gününde oybirliğiyle karar verildi.