Çocuğun basit cinsel istismarı - tehdit - kişiyi hürriyetinden yoksun kılma - Yargıtay 14. Ceza Dairesi 2016/10369 Esas 2016/7966 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
14. Ceza Dairesi
Esas No: 2016/10369
Karar No: 2016/7966
Karar Tarihi: 22.11.2016

Çocuğun basit cinsel istismarı - tehdit - kişiyi hürriyetinden yoksun kılma - Yargıtay 14. Ceza Dairesi 2016/10369 Esas 2016/7966 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Sanığın market servisi şoförü olarak görev yaptığı bir olayda, müşteri olarak servise binen mağdureye karşı çocuğun basit cinsel istismarı, tehdit ve kişiyi hürriyetinden yoksun kılma suçlarından mahkûmiyetine karar verilmiştir. Dosyadaki delillerle iddia ve savunma dikkate alınarak yapılan tahlil ve takdir sonucunda, suçun unsurlarına uygun şekilde tavsif edilerek hüküm verilmiş, sanık ve müdafiinin temyiz itirazları yerinde bulunmamıştır. Bu nedenle, mahkeme kararı oybirliğiyle onanmıştır.
Kanun Maddeleri:
- 6284 sayılı Ailenin Korunması ve Kadına Karşı Şiddetin Önlenmesine Dair Kanunun 20/2. maddesi: Aile, Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı'nın her aşamada kamu davalarına katılma hakkına sahip olduğunu belirtir.
- 5271 sayılı CMK'nın 237/2. maddesi: Bakanlık vekilinin davaya katılmasına karar verilebileceği hükümleri yer alır.
14. Ceza Dairesi         2016/10369 E.  ,  2016/7966 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi
    SUÇ : Çocuğun basit cinsel istismarı, tehdit, kişiyi hürriyetinden yoksun kılma
    HÜKÜM : Mahkûmiyet

    İlk derece mahkemesince verilen hükümler temyiz edilmekle dosya incelendi.
    6284 sayılı Ailenin Korunması ve Kadına Karşı Şiddetin Önlenmesine Dair Kanunun 20/2. maddesine göre... Bakanlığının her aşamada kamu davalarına katılma hakkının bulunduğu ve bakanlık vekilinin de mahkemece verilen hükmü temyiz ederek açıkça katılma iradesini ortaya koyduğu anlaşılmakla, anılan madde ile 5271 sayılı CMK"nın 237/2. maddesi uyarınca...Bakanlığının davaya katılmasına, bakanlık vekilinin de katılan vekili olarak kabul edilmesine karar verildikten sonra gereği düşünüldü:
    Market servisinin şoförü olan sanığın, müşteri olarak servise binen mağdure üzerinde koruma ve gözetim yükümlülüğü bulunmadığından tebliğnamedeki bozma isteyen düşünceye iştirak edilmemiştir.
    Delillerle iddia ve savunma; duruşma göz önünde tutularak tahlil ve takdir edilmiş, sübutu kabul olunan fiillerin unsurlarına uygun şekilde tavsif ve tatbikatları yapılmış bulunduğundan, sanık ve müdafii ile katılan bakanlık vekilinin yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddiyle hükümlerin ONANMASINA, 22.11.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.


    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.