7. Ceza Dairesi 2017/7408 E. , 2018/989 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : 5607 sayılı Kanuna muhalefet
HÜKÜM : Hükümlülük, müsadere
Yerel mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle; başvurunun nitelik, ceza türü, süresi ve suç tarihine göre dosya okunduktan sonra Türk Milleti adına gereği görüşülüp düşünüldü;
I- Sanık ..."in temyizi üzerine yapılan incelemede;
Suç tarihinde sanıkta kaçak ve bondrolsüz toplam 180 karton sigara ele geçirildiği olayda, 5607 sayılı Yasanın 28/06/2014 tarihli Resmi Gazete"de yayımlanarak yürürlüğe giren ve suç tarihinde yürürlükte bulunan 6545 sayılı Yasa ile değişik 3/5. ve 3/10. maddelerindeki düzenlemeler dikkate alınıp temel cezaların buna göre belirlenmesi gerekirken uygulama yeri bulunmayan 5607 sayılı Yasanın 3/18. maddesine göre hüküm kurulması,
Uygulamaya göre;
1- Sanık hakkında takdiri indirim uygulama maddesinin 5237 sayılı TCK.nun 62/1. maddesi yerine TCK.nun 62. maddesinin yazılması suretiyle CMK.nun 232/6. maddesine aykırı davranılması,
2- Anayasa Mahkemesi"nin, TCK.nun 53. maddesindeki hak yoksunluklarına ilişkin 24.11.2015 günlü Resmi Gazete"de yayımlanan 08.10.2015 tarihli ve 2014/140 esas, 2015/85 karar sayılı iptal kararı gözönünde bulundurularak hüküm oluşturulmasının gerekmesi,
3- Dava konusu kaçak eşyanın TCK.nun 54/4. maddesi uyarınca müsaderesine karar verilmesi gerekirken TCK.nun 54/1-4. maddesi gereğince, nakil aracı için TCK.nun 54/1. maddesi gereğince müsaderesine karar verilmesi gerekirken TCK.nun 54. maddesi gereğince müsaderesine karar verilmesi,
II- Sanık ...’ın temyizi üzerine yapılan incelemede ise;
Dairemizce de kabul gören Yargıtay Ceza Genel Kurulu"nun 08.04.2014 tarih ve 2013/7-591 Esas, 2014/171 Karar sayılı kararında ayrıntıları belirtildiği gibi; suçun işleniş biçimi, suçun işlenmesindeki özellikler, fiillerin işleniş yer ve zamanı, fiiller arasında geçen süre, korunan değer ve yarar, hareketin yöneldiği maddi konunun niteliği, olayların oluş ve gelişimi ile dış dünyaya yansıyan diğer tüm özellikler birlikte değerlendirilip, sanığın eylemlerini bir suç işleme kararının icrası kapsamında gerçekleştirip gerçekleştirmediği ve hakkında TCK.nun 43. maddesinin uygulanıp uygulanmayacağı hususlarının tartışılarak belirlenmesi bakımından;
İncelemeye konu bu dosyaya ilişkin suç tarihinin 29.07.2014, iddianame düzenleme tarihinin ise 12.11.2014 olduğu,
Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı"nın 2016/163801 Esas numarasında kayıtlı Horasan Asliye Ceza Mahkemesi"nin 2015/224 Esas, 2016/57 Karar sayılı dosyasına ilişkin suç tarihinin 14.06.2014, iddianame düzenleme tarihinin ise 08.09.2015 olduğu,
Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı"nın 2015/353237 Esas numarasında kayıtlı Aşkale Asliye Ceza Mahkemesi"nin 2014/171 Esas, 2015/37 Karar sayılı dosyasına ilişkin suç tarihinin 11.08.2014, iddianame düzenleme tarihinin ise 16.09.2014 olduğu,
Erzurum 1. Asliye Ceza Mahkemesi"nde aynı tür suçtan açılan ve halen derdest olan mahkemenin 2015/264 esas sayılı dosyasında da, suç tarihlerinin 05.08.2014-20.08.2014, iddianame tarihinin 01.04.2015 olduğu gözetilerek;
Anılan dosyada sanığın eylemlerinin benzer mahiyette olduğu dikkate alınarak, dosyaların incelenip, gerektiğinde birleştirilerek sanığın bu eylemi bir suç işleme kararı icrası kapsamında işleyip işlemediği ve haklarında TCK.nun 43. maddesi uyarınca zincirleme suç hükümlerinin uygulanıp uygulanamayacağı hususu tartışıldıktan sonra bir karar verilmesi gerektiğinin düşünülmemesi,
Yasaya aykırı olup, sanıkların temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi gereğince yürürlükte bulunan 1412 sayılı CMUK.nun 321.maddesi uyarınca hükmün sanık ... yönünden sair yönleri incelenmeksizin BOZULMASINA, 07.02.2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.