3. Ceza Dairesi Esas No: 2017/2129 Karar No: 2017/3850 Karar Tarihi: 03.04.2017
Yargıtay 3. Ceza Dairesi 2017/2129 Esas 2017/3850 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Mahkeme, suça sürüklenen bir çocuk hakkında verilen kararın temyizine bakmaktadır. Mahkeme, mağdur tarafından verilen rapor ve beyanlar doğrultusunda, mağdurun burnundaki kırığın yüzde sabit izler bırakabileceği sonucuna vararak, mağdurun tedavi belgeleri ve raporlarının Adli Tıp Kurumu'na gönderilerek kesin rapor alınması gerektiğini belirtir. Ayrıca, mahkeme haksız hareketin kimden kaynaklandığının tespit edilememesi durumunda, sanık lehine haksız tahrik hükümlerinin uygulanması gerektiğini ifade eder. Son olarak, kemik kırığına neden olan eylemlerde cezanın kırığın derecesine göre artırılması gerektiğini vurgular. Bu amaca uygun olarak, mahkemenin kararı bozulur ve kanun maddeleri olan TCK 86/1, TCK 87/3, TCK 29 ve 1412 Sayılı CMUK'un 326. ve 321. maddeleri detaylı bir şekilde açıklanır.
3. Ceza Dairesi 2017/2129 E. , 2017/3850 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Çocuk Mahkemesi HÜKÜM : Mahkumiyet
Mahalli mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle evrak okunarak; Gereği görüşülüp düşünüldü; 1) Mağdur hakkında alınan rapor ve mağdur beyanı doğrultusunda, mağdurun burnundaki kırığın deviasyona ve bu suretle yüzde sabit ize neden olabileceğinin anlaşılması karşısında, mağdura ait tüm tedavi belgeleri ve raporların Adli Tıp Kurumuna gönderilerek, mağdurun yaralanmasının basit bir tıbbi müdahale ile giderilebilecek nitelikte olup olmadığı ve olaya ilişkin yaralanması nedeniyle yüzünde sabit eser oluşup oluşmadığına dair duraksamaya yer vermeyecek şekilde kesin rapor alındıktan sonra suça sürüklenen çocuğun hukuki durumunun değerlendirilmesi gerektiği gözetilmeden, yazılı şekilde eksik inceleme ile karar verilmesi, 2) Suça sürüklenen çocuğun savunması ve dosya kapsamına göre mağdurun parkta köpek dolaştırması nedeniyle çıkan tartışmada ilk haksız hareketin hangi taraftan geldiği hususunda taraflar arasında farklı beyanlar bulunduğu gözetilerek, mahkemece ilk haksız hareketin kimden kaynaklandığı şüpheye yer bırakmayacak şekilde belirlenmeye çalışılması, bu hususun tespit edilememesi halinde şüpheli kalan bu halin sanık lehine 5237 sayılı TCK"nin 29. maddesinde düzenlenen haksız tahrik hükümlerinin uygulanması gerektiği halde bu hususun karar yerinde tartışılmaması, 3) Kemik kırığına neden olan yaralanma eylemlerinde; TCK"nin 86/1.maddesine göre belirlenen temel cezanın, TCK"nin 87/3.maddesine göre kemik kırığının hayati fonksiyonlara etkisi nazara alınarak temel cezanın 1/12 sinden 1/2 sine kadar artırılabileceğine dair düzenleme karşısında, katılanda meydana gelen kırığın hayat fonksiyonlarına etkisinin hafif ( 1. derece) olmasına rağmen temel ceza üzerinden TCK"nin 87/3.maddesine göre TCK"nin 3. maddesinde belirtilen orantılılık ilkesi gereği kırığın derecesine göre artırım yapılması gerektiği halde (1/3) oranında artırım yapılarak sanığa fazla ceza tayini, Bozmayı gerektirmiş, suça sürüklenen çocuk müdafiinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükmün bu sebeplerden dolayı, 1412 sayılı CMUK"un 326/son maddesi gereğince kazanılmış hakları saklı kalmak kaydı ile 6723 sayılı Kanunun 33. maddesiyle değişik 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi ile yürürlükte bulunan 1412 sayılı CMUK’un 321. maddesi uyarınca isteme uygun olarak BOZULMASINA, 03/04/2017 gününde oybirliğiyle karar verildi.