23. Hukuk Dairesi 2015/5737 E. , 2015/8546 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : .... Asliye Hukuk Mahkemesi (Ticaret Mahkemesi Sıfatıyla)
Taraflar arasındaki kooperatif yönetim kurulu kararının iptali ile kooperatif üyeliğinin tespiti davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
- K A R A R -
Davacı vekili, müvekkilinin ....Kooperatifi"nin kurucu üyelerinden olduğunu, kooperatif bünyesinde bir süre çalıştıktan sonra aracını sattığını, ancak üyelikten ayrılmadığını, müvekkilinin yeni bir araç alarak yeniden kooperatif bünyesinde çalışma isteğini ... Noterliği"nin 30.04.2013 tarihli ve 02251 sayılı ihtarnamesi ile davalıya bildirdiğini, davalı kooperatifin ihtarnameye verdiği cevap ile, müvekkilinin 17.08.2003 tarihli ve 20 sayılı yönetim kurulu kararı ile üyelikten çıkarıldığını bildirdiğini, kooperatif anasözleşmesinin 14. maddesinde ortaklıktan çıkarma koşullarının ve usulünün düzenlendiğini, ortaklıktan çıkarma işleminin anasözleşmenin 14. maddesinde belirtilen usule göre yapılmadığını, üyelikten çıkarma kararının noter kanalı ile müvekkiline tebliğ edilmediğini, müvekkilinin ortaklıktan çıkarıldığını ihtarnameye verilen cevap ile öğrendiğini, ihraç kararının hükümsüz olduğunu ve noter kanalı ile tebliğ edilmediğinden kesinleşmediğini, bu sebeple müvekkilinin ortaklık hak ve yükümlülüklerinin devam ettiğini, davalı kooperatifin aracını satan üyeye öncelikle yeni bir araç alması hususunda ihtarda bulunması gerektiğini, davalı kooperatifin böyle bir ihtarda bulunmadan müvekkilinin ihracına karar verdiğini, tüm bu sebeplerle kooperatif yönetim kurulunca verilen kararın yasaya, anasözleşmeye ve hakkaniyete aykırı olduğunu ileri sürerek, müvekkilinin davalı kooperatifin üyesi olduğunun tespiti ile davalı kooperatifin yönetim kurulunun 17.08.2003 tarihli ve 20 sayılı kararının iptalini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, davanın, 1163 sayılı Kooperatifler Kanunu"nun 17. maddesi uyarınca zamanaşımına uğradığını, yine aynı Kanun"un 16. maddesi uyarınca üyelikten ihraç kararının iptali için öngörülen üç aylık dava açma süresinin de geçtiğini, davacının zorla kooperatif üyeliğinden çıkarılmadığını, davacının üye olabilmek için öncelikle üyeliğe elverişli bir aracının olması gerektiğini, aracını sattığı için davacının motorlu aracın bulunması şartını kaybettiğini, devir işlemleri sırasında aracın yanı sıra hattın da satıldığını, davacının taşıyıcılık için gerekli olan belgesini de iptal ettirdiğini, bu durumun açıkça davacının kendi istek ve iradesiyle kooperatiften ayrıldığını gösterdiğini, bu ayrılma isteğinin de genel kurulca kabul edilerek karara bağlandığını, davacının 2003 yılından itibaren hiçbir şekilde kooperatif hak ve sorumlulukları ile ilgilenmediğini, kooperatif ile ilgisinin kalmadığını, başka işler ile uğraştığını, davacının kötüniyetle hareket ettiğini, on yıl sonra kooperatif ile hiçbir bağı kalmamışken usuli bir eksiklikten yararlanmaya çalışmasının davacının
kötüniyetini gösterdiğini, davacının kooperatife üye olarak kabul edilmesi için ihtarname göndermesinin ve on yıl boyunca kooperatif ile hiçbir ilgisinin olmamasının üyelikten çıkarıldığı anlamına geldiğini, davacının bilmediğini iddia etmesinin hayatın olağan akışına aykırı olduğunu savunarak, davanın reddini istemiştir.
Mahkemece, iddia, savunma ve tüm dosya kapsamına göre; davalı kooperatifin ihraç kararının, gerekçeli olmaması, davalı kooperatifin davacıya ihraçtan önce yeni bir araç alması gerektiği, aksi takdirde ihraç kararı verileceği hususunda ihtarda bulunmaması, davacıya bu hususta makul bir süre vermemesi ve ihraç kararının onaylı örneğinin davacıya noter kanalı ile tebliğ edilmemesi nedeniyle yasaya ve anasözleşmeye aykırı olduğu, ancak, davalı kooperatifin üyelerinden aidat toplamayıp aidat yerine geçmek üzere komisyon aldığı, 17.08.2003 tarihli ihraç kararından sonra davacı tarafından kooperatife komisyon ödendiğine dair bir belgenin bulunmadığı, ihraç kararından sonra davacının hiçbir genel kurula katılmadığı, hazirun cetvellerinde isminin bulunmadığı; ..... Vergi Dairesi Müdürlüğü kayıtlarına göre, davacının şehirlerarası tarifeli karayolu yolcu taşımacılığı faaliyetine 22.05.2000 tarihinde başlayıp 16.04.2003 tarihinde son verdiği, buna göre davacının vergi mükellefi olmadığı, davacının ....Şoförler ve Otomobilciler Esnaf Odası"na kaydının da 15.08.2005 tarihinde silindiği, bu sebeplerle davacının kooperatif üyeliğinden 17.08.2003 tarihinde çıkarıldığı, davacının, üyelikten çıkarıldığını, kendisine tebligat yapılmaması nedeniyle bilmediği ve davalı kooperatifin.... Noterliği vasıtası ile kendisine tebliğ edilen 07.05.2013 tarihli cevabi ihtarnamesi ile öğrendiğine yönelik iddiasının hayatın olağan akışına aykırı olduğu, davacının ödeme yükümlülüklerini yerine getirmediği, kooperatif ile yaklaşık 10 yıl boyunca bir irtibatı olmadığı halde ihraç kararından haberdar olmadığını ileri sürmesinin hakkın kötüye kullanılması mahiyetinde olduğu, ayrıca, davacı tarafın yeni bir araç alarak yeniden kooperatif bünyesinde çalışma isteğini .... Noterliği"nin 30.04.2013 tarihli ve 02251 sayılı ihtarnamesi ile davalı kooperatife bildirmesinin de davacının kooperatif bünyesinde çalışma hakkını kaybettiğini bildiği anlamına geldiği, bu nedenlerle davacının, davalı kooperatif yönetim kurulunun 17.08.2003 tarihli ihraç kararına karşı 24.05.2013 tarihinde iptal davası açmasının 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu"nun 2. maddesine aykırı olduğu gerekçesiyle, davanın reddine karar verilmiştir.
Kararı, davacı vekili temyiz etmiştir.
Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davacı vekilinin temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, davacı vekilinin tüm temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edenden alınmasına, kararın tebliğinden itibaren 15 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 28.12.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.