11. Ceza Dairesi Esas No: 2015/4358 Karar No: 2017/6400 Karar Tarihi: 05.10.2017
Resmi belgede sahtecilik - Yargıtay 11. Ceza Dairesi 2015/4358 Esas 2017/6400 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Asliye Ceza Mahkemesi tarafından açılan kamu davasında, sanığın resmi belgede sahtecilik suçlamasıyla yargılanması sonucunda beraat kararı verilmiştir. Ancak, sanık suçu kabul etmemiş ve suça konu çekin kendisi tarafından ciro edilmediğini ve çekin sahte olduğunu iddia etmiştir. Olayla ilgili olarak, çekenlerin ve tanıkların ifadeleri alınarak bilirkişi incelemesi yapılmadan hüküm kurulduğu için verilen karar bozulmuştur. 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu'nun 53. maddesi uygulanırken, Anayasa Mahkemesinin 08.10.2015 gün 2014/140 Esas, 2015/85 sayılı iptal kararı da göz önünde bulundurulmalıdır. Kararın bozulmasına karar verilmiştir. Verilen kararda, 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK'un 321. maddesi yer almaktadır.
11. Ceza Dairesi 2015/4358 E. , 2017/6400 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi SUÇ : Resmi belgede sahtecilik HÜKÜM : Mahkumiyet
1-Sanık ..."ın sahte çek kullandığı iddiasıyla açılan kamu davasının yargılaması sonucunda, mahkemece sanığın beraatine karar verilmiş ise de, sanık ..."ın suçlamayı kabul etmeyerek suça konu çeki kendisinin ciro etmediğini, yaptığı araştırmalara göre çekin hakkındaki evrak tefrik edilen ...... ile onun arkadaşı olan ... tarafından düzenlendiğini, kendisinin yerine imza attıklarını ifade etmesi, hakkında tefrik kararı verilen sanık ... ..."in ise, 16.07.2013 tarihli celsede, dava konusu çekin arka yüzündeki 1. ciranta yazılarının kendisine ait olduğunu, ancak 1. ciranta imzasının kendisinin eli mahsulü olmadığını, keşideci imzasının ise ..."ın eli mahsulü olduğunu, bu çeki kendisine ..."nın getirdiğini, şirketteki uygulamaya göre muhasebeden çıkışı yapıldığını, bu işlemleri de ..."un yaptığını, hazırlanmış çeki alışveriş için kendisine verdiklerini, olay tarihinde suça konu çekin hazırlanmış vaziyette ... tarafından verildiğini, kendisinin de alışveriş nedeni ile ..."a verdiğini, ..."ın sanık ..."ın çok yakın arkadaşı olduğunu, sürekli şirkete gelip gittiğini ve bu tür suçlardan sabıkasının olduğunu, keşideci imzasının ... tarafından atıldığının kuvvetle muhtemel olduğunu beyan etmesi karşısında, gerçeğin kuşkuya yer vermeyecek şekilde belirlenmesi bakımından, öncelikle sanık ... ... hakkında açılan kamu davasının iş bu dosya ile birleştirilmek suretiyle, sanıkların savunmalarında adı geçen ... ve ... isimli kişilerin tanık olarak ifadelerine başvurularak mukayeseye esas imza ve yazı örnekleri alınıp çek üzerinde bilirkişi incelemesi yaptırılmasından sonra toplanan deliller bir bütün halinde değerlendirilip sanığın hukuki durumunun belirlenmesi gerekirken eksik araştırma sonucu yazılı şekilde hüküm kurulması, 2-Kabule göre de; 5237 sayılı TCK’nun 53. maddesinin uygulanmasında, Anayasa Mahkemesinin 08.10.2015 gün 2014/140 Esas, 2015/85 sayılı iptal kararı ile birlikte değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması, Bozmayı gerektirmiş, sanığın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükmün bu sebepten dolayı 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nun 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 05.10.2017 tarihinde oybirliği ile karar verildi.