Abaküs Yazılım
1. Hukuk Dairesi
Esas No: 2020/4000
Karar No: 2021/2144
Karar Tarihi: 08.04.2021

Yargıtay 1. Hukuk Dairesi 2020/4000 Esas 2021/2144 Karar Sayılı İlamı

1. Hukuk Dairesi         2020/4000 E.  ,  2021/2144 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
    DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ VE TESCİL

    Taraflar arasında görülen tapu iptali ve tescil davası sonunda, yerel mahkemece davanın reddine ilişkin olarak verilen karar davacı vekilince yasal süre içerisinde temyiz edilmiş olmakla dosya incelendi, Tetkik Hakimi ..."nun raporu okundu, açıklamaları dinlendi, gereği görüşülüp düşünüldü;

    -KARAR-

    Dava, yolsuz tescil hukuksal nedenine dayalı tapu iptali ve tescil, olmadığı takdirde bedel istemine ilişkindir.
    Davacı, Çorum 1. İcra Müdürlüğü"nün 1999/377 sayılı dosyası ile satışa çıkarılan 1610 ada 21 ve 22 parselleri ihale sonucu satın aldığını, ihale edilen taşınmazların tescili için Tapu Müdürlüğüne müracaat edildiğini ancak önceki malik ..."in borcundan dolayı dava konusu taşınmazlar üzerinde haciz işlemleri tesis edilmesi sebebiyle tescil işlemi yapılamadığını ileri sürerek dava konusu taşınmazların adına tescil edilmesini, mümkün olmazsa taşınmazların bedeline hükmedilmesini istemiştir.
    Davalı idare, zamanaşımı süresinin geçtiğini, her iki taşınmazın tapu kaydında cebri satışa dair şerh bulunmadığını, bu nedenle haciz şerhlerinin cebri satış kararının infazı talebinden önce tesis edilip edilmediğinin anlaşılamadığını, İcra Müdürlüğü"nün cebri satışlarda satışı ve tescili tapu müdürlüğüne bildirme yükümlülüğü olmadığını; davalı ... Dikbilen, taşınmazın ihale yolu ile satıldığından haberdar olmadığını; davalı ..., açılan davayı kabul etmediğini belirterek davanın reddini savunmuştur.
    Mahkemece, "davalı ... yönünden kayıtların yolsuz tescil niteliğinde olduğu ve taşınmazları devralan davalı ...’nin ilk el konumunda olduğundan TMK’nın 1023.maddesinin koruyuculuğundan yararlanamayacağı gerekçesi ile davanın davalı ... yönünden kabulüne, diğer davalılar yönünden reddine’ dair karar, Dairece; “Çorum 1. İcra Müdürlüğünün 1999/377 sayılı dosyasında yapılan ihale sonucu dava konusu taşınmazların davacıya 16.06.2000 tarihinde ihale edildiği ancak ihale sonucunun tapu müdürlüğüne İİK’nın 134 ve devam maddeleri uyarınca bildirilmediği ve taşınmazların ihale alıcısı olan davacıya devredilmediği, bu işlemlerin dışında bulunan davalı ...’nin İİK’nın 150/c maddesine göre koyulan şerh ile ihale tarihinden sonra koyulan tüm hacizler tapu kayıtlarından terkin edildikten sonra taşınmazları devraldığı sabit olup bu durumda usulsüzlüğü iddia edilen işlemlere davalı ...’nin katkısının bulunması halinde oluşan sicilin yolsuzluğundan söz edilebileceği muhakkaktır. Bu hal sicilin illiliği prensibinin bir sonucudur. Hal böyle olunca; yukarıda açıklanan ilkeler doğrultusunda, mahkemece gerekli araştırmanın yapılması, davalı ...’nin iyiniyetli olup olmadığı, bir başka ifadeyle Türk Medeni Kanununun 1023. maddesinin koruyuculuğundan yararlanıp yararlanamayacağının duraksamaya yer bırakmayacak şekilde açıklığa kavuşturulması ve sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken noksan soruşturma ile yetinilerek yazılı olduğu üzere hüküm kurulmuş olması da isabetsizdir.” gerekçeleri ile bozulmuş, Mahkemece, bozma ilamına uyularak yapılan yargılama sonucunda; ‘Çorum Nüfus Müdürlüğüne ve Emniyet Müdürlüğüne yazılan müzekkerelere davalı ... ile davalı ... arasında akrabalık bağının bulunmadığı, 2011 yılında yapılan arsa alışverişi nedeniyle birbirlerini tanıdıkları, bunun haricinde aralarında bir akrabalık, arkadaşlık veya komşuluk ilişkisinin bulunmadığına dair cevap verildiği, dosyada, davalı ..."nin usulsüz olduğu iddia edilen işlemlere katkısının olduğuna dair herhangi bir delilin bulunmadığı, taraflara verilen sürede de buna yönelik herhangi bir delilin sunulmadığı, icrada yapılan satışın tapu kayıtlarına işlenmemesi nedeniyle bu satıştan haberdar olmayan davalı ..."nin iyi niyetli olmasının asıl olduğu ve Türk Medeni Kanununun 1023. Maddesinin koruyuculuğundan faydalanacağı’ gerekçelerine dayanılarak davanın reddine karar verilmiştir.
    Hükmüne uyulan bozma ilamı gereğince araştırma ve inceleme yapılarak davalı ..."nin ediniminde kötü niyetli olduğu iddialarının ispatlanamadığı gerekçesiyle iptal ve tescil isteğinin reddine karar verilmiş olmasında isabetsizlik yoktur. Davacının bu yöne değinen temyiz itirazlarının reddine.
    Davacının diğer temyiz itirazlarına gelince;
    Bilindiği üzere, 6100 sayılı HMK’nin 297/2. maddesinde “Hükmün sonuç kısmında, gerekçeye ait herhangi bir söz tekrar edilmeksizin, taleplerden her biri hakkında verilen hükümle, taraflara yüklenen borç ve tanınan hakların, sıra numarası altında; açık, şüphe ve tereddüt uyandırmayacak şekilde gösterilmesi gereklidir” düzenlemesine yer verilmiştir. Buna göre mahkemenin tüm taleplerle ilgili bir karar verme yükümlülüğü olduğu gibi; HMK 26/1. maddesine göre; hâkim, tarafların talep sonuçlarıyla bağlıdır; ondan fazlasına veya başka bir şeye karar veremez, duruma göre, talep sonucundan daha azına karar verebilir.
    Somut olayda davacı tapu iptal ve tescil, olmadığı taktirde önceki malik ..."den tazminat istemiyle terditli dava açmış, ne var ki mahkemece kayıt maliki davalı ... yönünden iptal tescil isteği reddedilmesine rağmen, tazminat istemi ile ilgili olumlu-olumsuz bir karar verilmemiş olması yukarıda belirtilen kanun hükümlerine aykırılık oluşturmuştur.
    Hâl böyle olunca, taşınmazı temlik eden önceki malik davalı ... hakkındaki davada hesaplanacak tazminata hükmedilmesi gerekirken yazılı şekilde karar verilmesi isabetsizdir.
    Davacının açıklanan yönlerden yerinde bulunan temyiz itirazlarının kabulü ile, hükmün 6100 sayılı Yasanın geçici 3.maddesi yollaması ile 1086 sayılı HUMK"un 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, alınan peşin harcın temyiz edene geri verilmesine, 08/04/2021 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.






    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi