19. Ceza Dairesi Esas No: 2019/19209 Karar No: 2020/18550 Karar Tarihi: 09.12.2020
5607 Sayılı Kanuna Aykırılık - Yargıtay 19. Ceza Dairesi 2019/19209 Esas 2020/18550 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Sanık, uygulamada durdurulan bir otobüste sigara bulundurduğu gerekçesiyle Asliye Ceza Mahkemesi tarafından mahkum edilmiştir. Ancak, temyiz mahkemesi kararı incelerken, sanığın ticari maksatla sigara bulundurduğuna dair kesin ve inandırıcı delilin olmadığı ve ele geçen sigaraların kişisel kullanım kapsamında kaldığına dair belirtiler olduğu ortaya çıkmıştır. Bu sebeple, mahkumiyet kararının bozulması gerektiği kararlaştırılmıştır. Ayrıca kararda, sanığı ilgilendiren kanun maddeleri de belirtilmiştir: 5607 Sayılı Kanun'un 3/22. maddesi ve 5237 Sayılı TCK'nin 7. maddesi. Ayrıca, kararda bahsedilen ceza indirimi ve etkin pişmanlık uygulamaları da 7242 sayılı Kanun'un 61. ve 62. maddeleri ile 5607 Sayılı Kanun'a eklenen geçici 12. maddesi ve 5/2. maddesinde belirtilmektedir.
19. Ceza Dairesi 2019/19209 E. , 2020/18550 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi SUÇ : 5607 Sayılı Kanuna Aykırılık HÜKÜM : Mahkumiyet
Yerel Mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle; başvurunun süresi, kararın niteliği ve suç tarihine göre dosya incelendi, gereği görüşülüp düşünüldü: Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi. Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede; Olay tutanağı ve dosya kapsamına göre, uygulamada durdurulan yolcu otobüsünde sanığa ait poşetlerde dava konusu sigaranın ele geçmesi, sanığın savunmasında suça konu sigaraların bir kısmını içmek ve bir kısmını da İzmir"den gelen kardeşlerine ve eşlerine vermek için aldığını beyan etmesi ve ele geçen sigaranın miktar itibariyle kişisel kullanım kapsamında kalması karşısında, sanığın suça konu sigaraları ticari maksatla bulundurduğuna ilişkin mahkumiyetine yeter, her türlü şüpheden uzak, kesin ve inandırıcı delil elde edilemediği gözetilerek beraat yerine yazılı şekilde mahkumiyet kararı verilmesi, Kabule göre; 1) Hükümden sonra 15.04.2020 tarihli Resmi Gazete"de yayımlanarak yürürlüğe giren 7242 sayılı Kanunun 61. maddesi ile 5607 sayılı Kanun"nun 3/22. maddesine eklenen "Eşyanın değerinin hafif olması halinde verilecek cezalar yarısına kadar, pek hafif olması halinde ise üçte birine kadar indirilir." şeklindeki düzenlemenin sanık lehine hükümler içermesi, yine 7242 sayılı Kanun’nun 62. maddesi ile değiştirilen 5607 sayılı Kanun"nun 5/2. maddesine eklenen fıkra uyarınca kovuşturma aşamasında etkin pişmanlık uygulamasının olanaklı hale geldiği anlaşılmakla, 5237 sayılı TCK"nin 7. maddesi ve 7242 sayılı Kanun"un 63. maddesi ile 5607 sayılı Kanun"a eklenen geçici 12. maddenin 2. fıkrası gözetilerek sonucuna göre uygulama yapma görevinin de yerel mahkemeye ait bulunması, 2) Sanık hakkında takdiri indirim uygulama maddesinin 5237 sayılı TCK’nun 62/1. maddesi yerine TCK"nun 62. maddesinin; gün adli para cezasının uygulama maddesinin 5237 sayılı TCK’nun 52/2. maddesi yerine TCK’nun 52. maddesinin yazılması suretiyle CMK’nun 232/6. maddesine aykırı davranılması, 3) Kasıtlı suçtan hapis cezasına mahkumiyetin kanuni sonucu olarak sanık hakkında 5237 sayılı TCK"nin 53. maddesi uyarınca hak yoksunluklarına hükmedilmiş ise de, 24/11/2015 tarihli ve 29542 sayılı Resmi Gazete"de yayımlanan Anayasa Mahkemesinin 08/10/2015 tarihli ve 2014/140 E., 2015/85 K. sayılı kararı ile anılan maddenin bazı hükümlerinin iptal edilmiş olması nedeniyle yeniden değerlendirme yapılması zorunluluğu, 4) TCK"nın 53. maddesinin 3. fıkrası uyarınca 53/1-c bendindeki “velayet hakkından; vesayet ve kayyımlığa ait bir hizmette bulunmaktan yoksunluğun" sanığın kendi altsoyu haricindekiler yönünden hapis cezasının infazı tamamlanıncaya kadar uygulanması gerektiğinin gözetilmemesi,
5) Suça konu sigaraların numune alınmak suretiyle imha edildiğinin anlaşılması karşısında sadece numune alınan sigaraların müsaderesine karar verilmesi gerektiğinin gözetilmemesi, ayrıca sigaraların 5607 sayılı Yasanın 13/1. maddesi yollamasıyla 5237 sayılı TCK"nun 54/4. maddesi uyarınca müsaderesine karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde hüküm tesisi, Bozmayı gerektirmiş ve sanığın temyiz nedenleri bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, HÜKMÜN, 5320 sayılı Kanun"un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nin 321. Maddesi uyarınca, tebliğnameye uygun olarak BOZULMASINA, yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın mahkemesine gönderilmesine, 09/12/2020 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.