14. Hukuk Dairesi Esas No: 2017/2132 Karar No: 2017/9706 Karar Tarihi: 26.12.2017
Yargıtay 14. Hukuk Dairesi 2017/2132 Esas 2017/9706 Karar Sayılı İlamı
14. Hukuk Dairesi 2017/2132 E. , 2017/9706 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi
Davacı vekili tarafından, davalılar aleyhine 22.09.2010 gününde verilen dilekçe ile ipoteğin kaldırılması talebi üzerine bozma ilamına uyularak yapılan duruşma sonunda; davanın kabulüne dair verilen 26.01.2017 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi bir kısım davalılar vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Davacı vekili, davacının 43664 ada 3 parsel sayılı taşınmazın maliki olduğunu, sözkonusu taşınmazın Belediye Başkanlığınca ıslah imar planı uygulamasına tabi tutularak davalı lehine 25.02.1987 tarih, 821 yevmiye no ile 3.750,00 TL bedelle kanuni ipotek tesis edildiğini, davacının ipotek bedelini ödemeye hazır olduğunu belirterek, tapu kaydında yer alan ipoteğin kaldırılmasına talep etmiştir. Davalılar vekili davanın reddini savunmuştur. Mahkemece ipotek bedelinin 23,04 TL olarak güncelleştirilmesi suretiyle bu bedel depo ettirilerek ipoteğin terkinine ilişkin verilen 04.04.2012 tarihli hüküm Dairemizce 19.12.2012 tarih, 2012/13454 - 14535 esas ve karar sayılı karar ile "dava konusu yerin miktarı ve dava tarihindeki değeri belirlenerek davacı adına depo ettirilmelidir" gerekçesiyle bozulmuştur. Bozmaya uyularak yapılan yargılama sonucunda 5770,95 TL bedel karşılığında ipoteğin kaldırılmasına karar verilmiştir. Hüküm bir kısım davalılar vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava, ıslah imar planı uygulaması nedeniyle taşınmaz kaydına konulan kanuni ipoteğin kaldırılması istemine ilişkindir. Davanın açıklanan bu niteliği itibariyle ipotek şerhi ancak bedel ödendiği takdirde kalkacağından, HMK"nın 312/2. maddesi uyarınca davalı tarafın yargılama giderleri ile sorumlu tutulması doğru görülmemiş ise de, bu hususu kararın bozulmasına ve yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden hüküm sonucunun aşağıdaki şekilde düzeltilerek onanmasına karar vermek gerekmiştir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, bir kısım davalılar vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hüküm fıkrasının üçüncü bendinin ikinci satırında yer alan "davalılardan" kelimesinin hükümden çıkartılarak yerine "davacı" kelimesinin yazılmasına; hüküm fıkrasının dördüncü ve beşinci bendinin hüküm fıkrasından tümden çıkartılarak beşinci bent yerine "davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına" yazılmasına, hükmün düzeltilmiş ve değiştirilmiş bu şekli ile ONANMASINA, peşin yatırılan harcın istek halinde yatırana iadesine, kararın tebliğinden itibaren 15 gün çerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere 26.12.2017 tarihinde oybirilği ile karar verildi.