Abaküs Yazılım
11. Hukuk Dairesi
Esas No: 2016/15065
Karar No: 2017/7332
Karar Tarihi: 18.12.2017

Yargıtay 11. Hukuk Dairesi 2016/15065 Esas 2017/7332 Karar Sayılı İlamı

11. Hukuk Dairesi         2016/15065 E.  ,  2017/7332 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ

    Taraflar arasında görülen davada ... 2. Asliye Hukuk Mahkemesi’nce verilen 04/02/2016 tarih ve 2015/66-2016/160 sayılı kararın Yargıtayca incelenmesi davalı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
    Davacı vekili, müvekkilinin fındık bahçelerinden dört adetini 17/02/2014 tarihinde ... Ziraat Bankası Acenteliği aracılığı ile Tarım Sigortaları Havuz İşletmesi A.Ş"ye sigortalanmış olduğunu, yine müvekkilin dava konusu olan 220 ada 5 parseldeki fındık bahçesini 8044,55 TL sigorta bedeli olarak...poliçe numarası ile 180 ada 23 parseldeki fındık bahçesini 7905,00 TL sigorta bedelli ... numaralı poliçe numarası ile 24/02/2014 tarihinde ... Ziraat Bankası Acenteliği aracılığı ile Tarım Sigortaları Havuz İşletmesi A.Ş. ile sigortalandığını, 2014 yılı Mart ayının 29-30-31 tarihinde ..."nun yüksek kesimlerinde görüldüğü gibi müvekkilinin bahçelerinin bulunduğu bölgede de don olayı görüldüğünü ve fındık ağaçlarının %100 hasar görmesine neden olduğunu, hasar ihbarının Ziraat Bankasına yapıldığını, yetkililerce dava konusu olmayan dört parselde hasar tespiti yapılarak %63 miktarındaki tazminatın müvekkiline ödendiğini, hasar ödemesi yapılan parseldeki taşınmazların müvekkile ait hasar bedeli ödenmeyen taşınmazlarla bitişik olduğunu, bu taşınmazlarla ilgili hasar tespiti yapılmadığı gibi her hangi bir ödeme yapılmadığını, hasar ödemesi yapılmayan poliçelerle ilgili herhangi bir kusuru bulunmadığını iddia ederek ödenmeyen 3602769, ... numaralı poliçelerle ilgili %63 hasar ödemesi olan 10.048,00 TL"nin hasar ödeme tarihinden itibaren davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
    Davalı vekili, dain-i mürtehin muvafakati alınmadığından davacının aktif husumet ehliyetinin bulunmadığını, davalının sigortalının 29-30-31 Mart 2014 tarihinde don hadisesi nedeni ile süresi içerisinde hasar ihbarı yapılmadığını, hasarın oluştuğuna dair tespit yapılmadığını savunarak davanın reddini istemiştir.
    Mahkemece iddia, savunma, bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamına göre; davacının davaya konu ... ve ... poliçe numaralı 2 adet taşınmazı ve ödemesi yapılan 4 adet taşınmazı için poliçe düzenlediği, acenteye hasar ihbarını yaptığı, hasar ihbarının Tarım Sigortaları poliçelere ait ihbarın Merkezine aktarılması işlemi sırasında davaya konu...ve ... numaralı aktarılmamasında davacının kusuru bulunmadığı, don hasarının belirli bir bölgede lokal olarak meydana gelmeyeceği, şirket eksperleri tarafından % 100 oranında hasar meydana geldiği tespit edilen ve ödemesi yapılan 180 ada 22 numaralı parsele sınır olan davaya konu 180 ada 23 ile 220 ada 5 numaralı parsellerde de aynı oranda don hasarı meydana geldiğinin kabul edileceği, poliçede belirtilen sigortalı üründe % 100 oranında bir don hasarının meydana gelmesi halinde don teminatı için yazılı olan sigorta bedelinin % 63 olacağı gerekçesiyle hesaplanan 10.048,00 TL tazminat bedelinin diğer ödemelerin yapıldığı tarih olan 17/09/2014 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar verilmiştir.
    Kararı davalı vekili temyiz etmiştir.
    1-Dava, Bitkisel Ürün Sigortası poliçesinden kaynaklanan hasar tazminatı istemine ilişkin olup, mahkemece yazılı şekilde davanın kabulüne karar verilmiştir. Davanın dayanağını oluşturan sigorta poliçesinde, T.C. Ziraat Bankası A.Ş./... yararına “Dain-i Mürtehin” kaydı bulunmaktadır. Bu durumda anılan banka şubesinin sigortalı emtia üzerinde rehin hakkı bulunduğundan, sigortadan tazminat talep etme hakkı da öncelikle ona ait olup, sigortalı ancak lehine rehin verilen alacaklının açık muvafakatini almak şartıyla ve kendi menfaati de zedelendiği takdirde tazminat isteme hakkına sahiptir. Buna göre mahkemece, dava ve talep hakkına sahip dava dışı bankanın anılan şubesinden alınmış, açılan davaya muvafakat veya icazetleri olduğuna dair gerekli belgeyi sunması için davacı tarafa süre verilmesi ve bu usulü eksiklik tamamlandığı takdirde işin esasına girilmesi gerekirken, davacının aktif taraf sıfatının (husumet) varlığına ilişkin olan ve mahkemece re’sen göz önünde bulundurulması gereken bu yön üzerinde durulmadan yazılı şekilde uyuşmazlığın esasına girilerek anılan poliçeye dayalı olarak karar verilmesi doğru görülmemiş, kararın bu nedenle davalı yararına bozulması gerekmiştir.
    2-Bozma neden ve şekline göre davalı vekilinin uyuşmazlığın esasına yönelik diğer temyiz itirazlarının bu aşamada incelenmesine gerek görülmemiştir.
    SONUÇ: Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davalı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile kararın davalı yararına BOZULMASINA, (2) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davalı vekilinin diğer temyiz itirazlarının bu aşamada incelenmesine gerek olmadığına, ödediği peşin temyiz harcının isteği halinde temyiz edene iadesine, 18/12/2017 tarihinde oyçokluğuyla karar verildi.

    KARŞI OY

    Taraflar arasında düzenlenen 24.02.2014 – 29.08.2014 başlangıç – bitiş tarihli, ... ve...nolu Devlet Destekli Bitkisel Ürün Sigortası Poliçesi, Ziraat Sigorta A.Ş"nin acentesi olan Ziraat Bankası ... Şubesi tarafından düzenlenmiş, poliçeyi tanzim eden acente, poliçede dain mürtehin olarak gösterilmiştir.
    Dava tarihinde yürürlükte bulunan Türk Medeni Kanunu 879/1. ve 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu 1456. maddesi gereğince, rehin hakkı sahibinin kayıtsız ve şartsız davaya muvafakatı halinde sigorta tazminatının sigortalıya ödeneceği hususunda bir kuşku bulunmamaktadır.
    Uyuşmazlık, rehin hakkı sahibinin davaya muvafakat etmemesi durumunda nasıl bir yol takip edileceğine ilişkindir.
    Sayın çoğunluk, bu halde davacının aktif dava ehliyetinin bulunmadığı görüşünde ise de, çoğunluk görüşünü destekleyen hiçbir yasal düzenleme mevcut değildir.
    TMK 879 ve TTK 1456 maddesi, sınırlı ayni hak sahibinin muvafakatının bulunmamasını, sigorta tazminatının sigortalıya sadece ödenmesine engel görmüştür ki bu durumda mahkemece yine sigorta tazminatının sigortalıya ödenmesine karar verilmeli, hüküm fıkrasında ayrıca ödeme esnasında sınırlı ayni hak sahibinin muvafakatının sağlanması hüküm altına alınmalıdır.
    Mahkemece davanın kabulüne karar verilmekle birlikte TMK 879 ve TTK 1456 maddesi hükümleri gözardı edildiğinden hüküm fıkrasına "ödeme esnasında sınırlı ayni hak sahibinin muvafakatının sağlanması" ibaresinin eklenmek suretiyle hükmün düzeltilerek onanmasına karar vermek gerekirken yazılı gerekçe ile yerel mahkeme kararının bozulmasına ilişkin sayın çoğunluk görüşüne karşıyım.




    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi