3. Hukuk Dairesi 2014/2702 E. , 2014/4902 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ : KIZILTEPE 1. ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
TARİHİ : 05/05/2010
NUMARASI : 2010/41-2010/370
Taraflar arasında görülen itirazın iptali davasının yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Y A R G I T A Y K A R A R I
Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü:
Davacı vekili, davalının müvekkili şirketin tarımsal sulama abonesi olduğunu, elektrik faturalarının ödenmemesi sonucu davalı aleyhine icra takibine başlandığını, davalı borçlunun icra takibine haksız olarak itiraz ettiğini öne sürerek, itirazın iptaline karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı vekili, davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
Mahkemece, benimsenen bilirkişi raporuna göre, davanın kısmen kabulü ile takibin 28.531,34 TL üzerinden devamına, icra inkar tazminatı talebinin reddine karar verilmiştir.
Kararı, davacı vekili temyiz etmiştir.
İcra İflas Kanununun 67.maddesine göre, itirazın iptaline karar verilmesi halinde alacaklı yararına icra inkar tazminatına hükmedilebilmesi için alacaklının haklılığının tespit edilmiş olması, alacağın da likit ve muayyen, bir başka deyişle taraflarca önceden belirlenmiş veya basit bir işlemle hesaplanabilecek nitelikte olması zorunludur.
Somut olaya gelince; 2006/03, 2003/12, 2005/12, 2008/7, 2008/12 dönem elektrik bedeli toplamı 35.157,97 TL alacağın tahsili amacıyla davacı kurum tarafından davalı aleyhine takip başlatılmıştır. Mahkemece bilgisine başvurulan bilirkişi tarafından düzenlenen raporda, takibe ve davaya konusu dönem hesaplamaları yapılırken; 2005/12. dönem için davalının tahakkukunun 4.870,86 TL olduğu değerlendirilerek hesaplama yapılması gerekirken, sehven davalının tahakkukunun 487,86 TL olduğu belirtilerek hesaplama yapılmış; mahkemece bu rapor benimsenerek karar verilmiştir. Ayrıca, taraflar arasında abonelik sözleşmesi bulunduğu gözetildiğinde, alacağın likit ve muayyen, bir başka deyişle taraflarca önceden belirlenmiş veya basit bir işlemle hesaplanabilecek nitelikte olduğu kuşkusuzdur.
Hal böyle olunca, mahkemece öncelikle dosyanın önceki bilirkişiye verilmesi, davaya konusu 2005/12.dönem için davalının tahakkukunun 4.870,86 TL olduğu değerlendirilerek hesaplama yapılması amacıyla ek rapor alınması, davacının tahsilini istemekte haklı olduğu alacak miktarının bu şekilde belirlenmesi, alacağın likit olduğu gözetilerek icra inkar tazminatına hükmedilmesi gerekirken, yetersiz bilirkişi raporu benimsenerek karar verilmesi yasaya aykırı olup bozmayı gerektirmiştir.
Bu itibarla yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA ve peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 27.03.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.