16. Hukuk Dairesi 2015/8542 E. , 2017/3630 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :KADASTRO MAHKEMESİ
Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay"ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ:
Yerel Mahkemece çekişmeli 200 ada 1 parsel sayılı taşınmaza ilişkin verilen önceki tarihli hüküm, Dairemizin 22.02.2012 tarih ve 2011/6218 Esas, 2012/1847 Karar sayılı kararıyla özetle “çekişmeli taşınmaza ilişkin davacı tarafın tutunduğu tapu kaydının tüm tesis ve tedavülleri ile varsa haritası getirildikten sonra mahallinde yöntemince uygulanarak kapsamının belirlenmesi ve sonucuna göre bir karar verilmesi” gereğine değinilerek bozulmuştur. Çekişmeli 196 ada 4 parsel sayılı taşınmaza ilişkin olarak ise bozma öncesi hükümde olumlu ya da olumsuz herhangi bir karar verilmemiştir. Asli müdahil ..., bozma sonrasında tapu kaydına ve miras yoluyla gelen hakka dayanarak davaya katılmıştır. Mahkemece bozmaya uyularak yapılan yargılama sonucunda davanın reddine, çekişmeli 196 ada 4 parsel ve 200 ada 1 parsel sayılı taşınmazların tespit gibi davalılar adına tapuya tesciline karar verilmiş; hüküm, davacı ve asli müdahil tarafından birlikte temyiz edilmiştir.
1- Dosya içeriğine, mahkemece hükmüne uyulan bozma kararında açıklandığı gibi işlem yapılıp sonucuna göre hüküm verilmiş olmasına, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davacı ve asli müdahilin çekişmeli 200 ada 1 parsel sayılı taşınmaza yönelik yerinde bulunmayan temyiz itirazlarının reddi ile usul ve yasaya uygun olan hükmün ONANMASINA,
2- 196 ada 4 parsel sayılı taşınmaza yönelik temyiz itirazlarının incelenmesine gelince; davacı ..., çekişmeli taşınmazın Temmuz 1975 tarih ve 98-99 sayılı tapu kayıtlarının kapsamında kaldığını ve taşınmazın miras yoluyla kendilerine intikal ettiğini ileri sürerek tapu iptali ve tescil istemiyle dava açmış, asli müdahil ... da aynı gerekçelere dayanarak davaya katılmıştır. Söz konusu taşınmazla ilgili olarak bozma öncesi hükümde olumlu ya da olumsuz herhangi bir karar verilmemiştir. Yerel Mahkemece, bozma sonrası yapılan yargılama sonucunda, davacı ve asli müdahil tarafın dayandığı tapu kayıtlarının çekişmeli 196 ada 4 parsel sayılı taşınmazı kapsamadığı ve çekişmeli taşınmazın davalı tarafın 20 yılı aşkın süredir devam eden nizasız, fasılasız ve malik sıfatıyla zilyetliği altında bulunduğu kabul edilmek suretiyle hüküm kurulmuş ise de, Mahkemece yapılan inceleme, araştırma ve uygulama hüküm vermeye elverişli ve yeterli bulunmamaktadır. Dosyada mevcut keşif tutanağı ve teknik bilirkişi raporlarının
incelenmesinden, mahkemece, çekişmeli 196 ada 4 parsel sayılı taşınmazla ilgili yöntemine uygun herhangi bir inceleme ve araştırma yapılmadığı, keşifte dinlenen yerel bilirkişi ve tanıklardan bu taşınmazla ilgili herhangi bir bilgi alınmadığı, anılan taşınmaz bakımından tapu ve komşu parsel uygulaması yapılmadığı, teknik bilirkişilerden çekişmeli taşınmazın durumunu gösteren herhangi bir rapor aldırılmadığı ve esasen keşif dahi yapılmadan dosyada mevcut deliller üzerinden davanın reddine karar verildiği anlaşılmaktadır. Bu şekilde eksik araştırma ve incelemeye dayalı olarak hüküm kurulamaz. Hal böyle olunca, sağlıklı bir sonuca varılabilmesi için, öncelikle mahallinde yaşlı, tarafsız, yöreyi iyi bilen, davada yararı bulunmayan şahıslar arasından seçilecek üç kişilik yerel bilirkişi ve aynı yöntemle belirlenecek taraf tanıkları ile uzman fen ya da harita mühendisi bilirkişi huzuruyla keşif yapılmalıdır. Taşınmazın başında icra edilecek keşif sırasında, davacı ve asli müdahilin dayandığı tapu kayıtları ihdasından itibaren tüm tedavülleriyle birlikte okunup hudutlar yerel bilirkişilere zeminde tek tek göstertilmeli, bilirkişilerin gösteremediği hudutların tespiti için taraflara tanık dinletme imkanı sağlanmalı, yerel bilirkişi ve tanıklarca gösterilen hudutlar fen bilirkişisine harita üzerinde işaretlettirilmeli, yerel bilirkişi ve tanık sözleri komşu parsel tutanakları ve dayanakları ile denetlenmeli, toplanan delillerin tespite aykırı düşmesi halinde tespit bilirkişileri tanık sıfatıyla dinlenilip aykırılığın giderilmesine çalışılmalı, fen bilirkişisinden uygulanan tapu kayıtlarının ve varsa haritalarının kapsadığı alanı gösterir ve keşfi takibe imkan verir ayrıntılı kroki düzenlettirilmeli, kaydın kapsamı belirlenirken sınırların niteliğine göre gayrisabit sınırlı olup olmadığı üzerinde durulmalı, bundan sonra toplanmış ve toplanacak tüm deliller birlikte değerlendirilerek sonucuna göre bir karar verilmelidir. Mahkemece bu hususlar göz ardı edilerek yazılı şekilde karar verilmesi isabetsiz olup, davacı ile asli müdahilin bu taşınmaza yönelik temyiz itirazları açıklanan nedenlerle yerinde bulunduğundan kabulü ile hükmün BOZULMASINA, 25.05.2017 gününde oybirliğiyle karar verildi.