14. Ceza Dairesi 2016/5756 E. , 2016/7874 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi
SUÇ : Çocuğun nitelikli cinsel istismarı (sanık ile suça sürüklenen çocuklar), özel hayatın gizliliğini ihlal (suça sürüklenen çocuk ... için iki kez)
HÜKÜM : Mahkûmiyet
İlk derece mahkemesince verilen hükümlerin sanık ile suça sürüklenen çocuklar müdafileri tarafından temyiz edilmesi ve sanık ile suça sürüklenen çocuk ... müdafilerince incelemenin duruşmalı yapılmasının talep edilmesi üzerine, dosya Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığından tebliğname ile Daireye gönderilmekle, 02.11.2016 Çarşamba saat 09.30’a duruşma günü tayin olunarak sanık ve suça sürüklenen çocuk ... müdafilerine çağrı kağıdı gönderilmişti.
Belli günde Hakimler Kurulu duruşma salonunda toplanarak Yargıtay Cumhuriyet Savcılarından ... hazır olduğu halde oturum açıldı.
Yapılan tebligat üzerine dosyadaki vekaletnameye dayanarak sanık ... adına gelen Av. ... ve sanık ... adına ibraz ettiği vekaletnameye dayanarak gelen Av. ... huzura alınarak duruşmaya başlandı.
Duruşma isteğinin süresinde ve yerinde olduğu anlaşıldıktan sonra uygun görülen talep ve mütalaa dairesinde sanıklar ... ve ... haklarında DURUŞMALI inceleme yapılmasına oybirliğiyle karar verilerek tefhim olunduktan sonra işin açıklanmasına dair raportör üye tarafından düzenlenen rapor okundu.
Raportör üye rapora ilave edecek bir cihet bulunmadığını bildirdi.
Sanıklar müdafileri temyiz layihalarını açıklayarak savunmalarında bulunup müvekkilleri haklarındaki hükmün BOZULMASINI istediler.
Yargıtay Cumhuriyet Savcısı tebliğname içeriğini tekrar etti.
Son sözü sorulan sanıklar müdafileri savunmalarına ilave edecek bir cihet bulunmadığını bildirmekle dosya incelenerek karar verilip tefhim olunmak üzere duruşmanın 23.11.2016 Çarşamba günü saat 09:30"a bırakılmasına oybirliğiyle karar verildi.
Belli günde oturum açıldı. Dava evrakı incelenerek gereği görüşülmüş olduğundan aşağıda yazılı karar ittihaz olundu.
Suça sürüklenen çocuk ... hakkında çocuğun nitelikli cinsel istismarı suçundan kurulan hükmün incelenmesinde;
Delillerle iddia ve savunma; yapılan duruşma göz önünde tutularak tahlil ve takdir edilmiş, sübutu kabul olunan fiilin unsurlarına uygun şekilde tavsif ve tatbikatı yapılmış bulunduğundan, O Yer Cumhuriyet Savcısı ve suça sürüklenen çocuk ... müdafiin yerinde görülmeyen temyiz itirazları ile ... müdafiin duruşmalı inceleme sırasındaki sözlü savunmasının reddiyle hükmün ONANMASINA,
Suça sürüklenen çocuk ... hakkında özel hayatın gizliliğini ihlal (iki kez) ve suça sürüklenen çocuk ... ile sanık haklarında çocuğun nitelikli cinsel istismarı suçlarından kurulan hükümlerin temyiz incelemesine gelince;
Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin soruşturma ve kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya içeriğine göre yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddine,
Ancak;
Suça sürüklenen çocuk ..."ın, onaltı yaşı içerisinde bulunan mağdurenin cinsel ilişki görüntülerini ve çıplak resimlerini kaydetme ve bu görüntüleri arkadaşlarının kullanımına sunma şeklindeki eylemlerinin TCK"nın 226/3. maddesinde düzenlenen müstehcenlik ve 134. maddesinde düzenlenen özel hayatın gizliliğini ihlal suçlarını oluşturduğu; tek eylemle birden fazla suçun oluşması nedeniyle sanık hakkında aynı Kanunun 44. maddesi uyarınca fikri içtima kuralına göre bu suçlara ilişkin en ağır cezayı öngören TCK"nın 226/3-1. cümlesinin uygulanması ve sanığın eylemini aynı mağdureye karşı birden fazla gerçekleştirdiğinin anlaşılması karşısında cezasında TCK"nın 43/1. maddesi gereğince arttırım yapılması gerekirken, suç vasfının tayininde yanılgıya düşülerek suça sürüklenen çocuk hakkında özel hayatın gizliliğini ihlal suçundan (iki kez) mahkûmiyet hükümleri kurulması,
Mağdurenin aşamalardaki beyanları, savunma, adli raporlar ve tüm dosya kapsamından, suça sürüklenen çocuk ... ile sanığın hareketlerini sonuna kadar götürebilmeleri imkân dâhilinde bulunduğu halde bundan vazgeçerek icra hareketlerine kendiliklerinden son verdiklerinin anlaşılması karşısında, haklarında 5237 sayılı TCK"nın 36. maddesinde düzenlenen gönüllü vazgeçme hükümleri uygulanmak suretiyle mevcut haliyle eylemlerinin çocuğun basit cinsel istismarı olarak kabul edilmesi gerekirken, suç vasfının tayininde yanılgıya düşülerek yazılı şekilde hükümler kurulması,
Kanuna aykırı, katılan mağdure vekili, sanık müdafii ile suça sürüklenen çocuklar ... ve...müdafilerinin temyiz itirazları ile duruşmalı inceleme sırasındaki sözlü savunmaları bu itibarla yerinde görüldüğünden, hükümlerin 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi gözetilerek 1412 sayılı CMUK"nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 17.11.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.17.11.2016 tarihinde verilen işbu karar 23.11.2016 tarihinde Yargıtay Cumhuriyet Savcılarından ... hazır olduğu halde sanık ... müdafii Av. ..."ın yüzüne karşı tefhim olundu.