Yargıtay 22. Hukuk Dairesi 2016/32022 Esas 2020/309 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
22. Hukuk Dairesi
Esas No: 2016/32022
Karar No: 2020/309
Karar Tarihi: 15.01.2020

Yargıtay 22. Hukuk Dairesi 2016/32022 Esas 2020/309 Karar Sayılı İlamı

22. Hukuk Dairesi         2016/32022 E.  ,  2020/309 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ:İş Mahkemesi
    DAVA TÜRÜ: ALACAK

    Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen kararın, temyizen incelenmesi taraflar vekillerince istenilmekle, temyiz taleplerinin süresinde olduğu anlaşıldı. Dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:
    Y A R G I T A Y K A R A R I
    Davacı İsteminin Özeti:Davacı vekili, davacının iş akdini alacaklarının ödenmemesi sebebiyle haklı nedenle feshettiğini ileri sürerek kıdem tazminatı ile bir takım işçilik alacaklarının davalılardan tahsilini talep etmiştir. Davalı Cevabının Özeti:Davalılar vekilleri, davacının alacağının bulunmadığını belirterek davanın reddini savunmuşlardır.
    Mahkeme Kararının Özeti:Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiştir.
    Temyiz:Kararı taraflar vekilleri temyiz etmiştir.
    Gerekçe:
    1- Dosyadaki yazılara toplanan delillerle kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre, davacının tüm, davalıların aşağıdaki bentlerin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde değildir.
    2- Taraflar arasında davacının davalılar nezdindeki çalışma olgusuna ilişkin uyuşmazlık bulunmaktadır. Mahkemece; davalılar arasında İş Kanunun 2/6 maddesi kapsamında asıl-son alt işveren ilişkisi mevcut olduğu kabul edilmesine rağmen dosya kapsamından bu hususta yeterli inceleme ve araştırma yapılmadığı görülmektedir. Davalılar arasındaki ilişkinin niteliği aralarında organik bağ olup olmadığı incelenmeli, ilgili işverenliklerle ilgili ticaret sicil kayıtları ile Sosyal Sigortalar Kurumu kayıtları, mevcutsa hizmet alım sözleşmeleri ile ekli şartnameleri belirlenmeli, davalılar arasındaki ilişkinin niteliği ve ardından davacının çalışma yeri tespit olunarak deliller hep birlikte değerlendirilerek davalıların sorumluluk hususunun tespit edilmesi gerekir. Mahkemece eksik incelemeyle karar verilmesi hatalı olup kararın bozulması gerekmiştir.
    3- Taraflar arasındaki diğer bir uyuşmazlık da, işçinin kullandırılmayan izin sürelerine ait alacağı bulunup bulunmadığına ilişkindir.4857 sayılı Kanun"un 59. maddesinde, iş sözleşmesinin herhangi bir nedenle sona ermesi halinde, işçiye kullandırılmayan yıllık izin sürelerine ait ücretlerin son ücret üzerinden ödeneceği hükme bağlanmıştır. Yıllık izin hakkının ücrete dönüşmesi için iş sözleşmesinin feshi şarttır. Bu noktada, sözleşmenin sona erme şeklinin ve haklı nedene dayanıp dayanmadığının önemi bulunmamaktadır.Yıllık izinlerin kullandırıldığı noktasında ispat yükü işverene aittir. İşveren yıllık izinlerin kullandırıldığını imzalı izin defteri veya eşdeğer bir belge ile kanıtlamalıdır.Somut olayda, hükme esas alınan bilirkişi raporunda, dosyadaki belgelerden davacının 66 gün kullanmadığı izin hakkı bulunduğu kabul edilerek buna göre hesaplama yapılmıştır. Ancak dosyada bulunan 7 ve 14 günlük izin belgeleri izin başlama ve bitiş tarihi olmadığından dikkate alınmamıştır. Mahkemece bu belgelerin davacıya gösterilerek belgelere karşı beyanının alınması sonucunda değerlendirme yapılarak buna göre hüküm kurulması gerekirken eksik inceleme ve araştırmayla hüküm kurulması hatalı olmuştur.
    Hükmün yukarıda yazılı sebeplerden bozulması gerekmiştir.SONUÇ: Temyiz olunan kararın yukarıda yazılı nedenlerle BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgililere iadesine, 15/01/2020 gününde oybirliğiyle karar verildi.









    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.