23. Hukuk Dairesi 2014/6753 E. , 2015/8471 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki alacak davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın pasif husumet sıfatı yokluğu nedeniyle reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
- K A R A R -
Davacı vekili, müvekkilinin, 358 ada 1 parsel sayılı taşınmazın diğer hissedarı olan davalının ısrarı üzerine, dava dışı yüklenici .... ile 01.08.2012 tarihinde arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesi imzaladığını, sözleşmede arsa sahibi olan taraflar arasındaki paylaşımın adil yapılmadığını, davalıya daha fazla sayıda ve daha değerli olan bağımsız bölümler verildiğini ileri sürerek, arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesinin iptalini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, sözleşmedeki paylaşımın adil olduğunu, gabin iddiasının yerinde olmadığını savunarak, davanın reddini istemiştir.
Mahkemece, iddia, savunma, benimsenen bilirkişi raporu ve dosya kapsamına göre; iptali istenilen arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesinin, aynı parselin müşterek maliki olan taraflar ile dava dışı ... arasında imzalandığı, bu nedenle sözleşmenin iptali istemi yönünden davalıya karşı husumet yöneltilemeceği, davanın esası yönünden yapılan incelemede ise, gabinin unsurlarının oluşmadığı, edimler arasında aşırı nispetsizlik bulunmadığı ve alınan Adli Tıp Kurumu raporu gözönünde bulundurulduğunda, davacının sözleşmenin yapıldığı tarih itibariyle sözleşme yapmaya engel bir halinin bulunmadığı gerekçesiyle, davanın pasif husumet yokluğu nedeniyle reddine karar verilmiştir.
Kararı, davacı vekili temyiz etmiştir.
Dava, arsa sahibi olan taraflar ile dava dışı yüklenici arasında imzalanan arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesinin iptali istemine ilişkindir.
Davacı tarafça, yargılama aşamasında sunulan dilekçelerde ve temyiz dilekçesinde, sözleşme ile edinilen menfaatler açısından nispetsizliğin arsa sahipleri arasında olduğu, davalı diğer arsa sahibinin, kendisine düşen taşınmazlara göre daha değerli olan taşınmazları aldığı, davanın ihbar edildiği sözleşmenin karşı tarafı olan yüklenici yönünden bir nispetsizlik bulunmadığı belirtilerek sözleşmenin iptali istenmiştir.
Bu durumda mahkemece, davacının, dava dışı yüklenici ile bir husumetinin bulunmadığı, uyuşmazlığın, arsa sahiplerinin kendi aralarındaki paylaşımda nispetsizlik bulunduğu iddiasına dayalı olduğu, yüklenicinin taraf olmadığı bu davada, yüklenicinin hakları da etkileneceğinden, sözleşmenin paylaşıma ilişkin maddelerinin iptalinin mümkün
olmadığı, davacının sözleşmenin uyarlanmasını ya da nispetsizlik oranında tazminata hükmedilmesini ayrı bir dava ile talep etme hakkının bulunduğu gerekçesiyle, davanın reddine karar verilmesi gerekirken, pasif husumet sıfatı yokluğu gerekçesiyle davanın reddine karar verilmesi doğru olmadığı gibi, kaldı ki bu gerekçeyle davanın reddine karar verilmiş olmasına göre, bu gerekçe ile yetinilmesi gerekirken, davalının pasif husumet sıfatı bulunduğu hallerde esasa girilmesi gerektiği gözetilmeden, gerekçede ayrıca esasa ilişkin gerekçelere yer verilmesi de doğru olmamış ise de, sonucu itibariyle doğru olan kararın HUMK"nın 438/son maddesi uyarınca gerekçesi değiştirilerek ve hüküm fıkrasının birinci bendindeki yanlışlığın giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, hükmün HUMK"nın 438/7. maddesi uyarınca aşağıda yazılı olduğu şekilde düzeltilerek onanması gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, davacı vekilinin temyiz itirazlarının reddi ile kararın gerekçesi değiştirilerek ve hüküm fıkrasının 1. bendinde yer alan "Davanın" ibaresinden sonra gelen "pasif taraf sıfatı (husumet) yokluğu neden ile" ibaresinin hükümden çıkarılması suretiyle hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edenden alınmasına, karar tebliğinden itibaren 15 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 25.12.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.