3. Hukuk Dairesi 2014/4134 E. , 2014/4766 K.
"İçtihat Metni"
ESAS NO : 2014/4134
KARAR NO : 2014/4766
Y A R G I T A Y İ L A M I
Davacı Ç.Elektrik Dağıtım A.Ş. ile davalı T.. K.. aralarındaki Tüketici Hakem Heyeti kararına itiraz davasına dair Sivas 1.Asliye Hukuk (Tüketici) Mahkemesinden verilen 14.12.2012 günlü ve 2012/243 E.-2012/415 K.sayılı hükmün temyiz isteminin reddi hakkında dairece verilen 03.10.2013 günlü ve 2013/16395 E.-2013/13918 K.sayılı ilama karşı davacı vekili tarafından kararın düzeltilmesi istenilmiştir.
Düzeltme isteğinin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
Davacı vekili dilekçesinde; elektrik abonesi olan davalının, kullanmış olduğu elektrik için, düzenlenen faturaya yansıtılan kayıp-kaçak ve diğer bir kısım bedellerin hukuka aykırı ve haksız kazanç olup, alınmaması gerektiğinden bahisle, yaptığı başvuru üzerine; Sivas Tüketici Sorunları İl Hakem Heyeti Başkanlığı tarafından “tüketicinin talebinin kabulüne, kayıp/kaçak elektrik bedeli ile diğer adlar altında alınan toplam 71,38 TL’nin iadesine ve tüketicinin elektrik enerjisi kullandığı süre içerisinde de yukarıda sayılan bedellerin tüketiciye yansıtılmamasına” şeklinde 26.07.2012 tarih ve 2012/866 sayılı karar verildiğini; oysa, alınan bedellerin mevzuata uygun olduğunu, verilen hizmet karşılığında tahakkuk ettirildiğini ileri sürerek; açıkça yasaya aykırı olan Sivas Tüketici Sorunları İl Hakem Heyeti Başkanlığı kararının iptalini istemiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde; davacının yasal süre içinde itiraz etmediğini, sistemde enerji nakil sırasında meydana gelen kaybın, tüketicilerden tahsil edilmesi amacıyla bu bedelin tahakkuk ettirilmesinin, abone sözleşmesine ve tüketici haklarına aykırı olduğunu savunarak; davanın reddini istemiştir.
Mahkemece; “…Gerekli yatırımları yapmadığı, gerekli tedbirleri almadığından dolayı dağıtım sistemine giren elektriğin dağıtımı sırasında yapılan haksız kullanımlardan doğan zararını, yasayı dolanarak, abonelik sözleşmesi ile elektrik kullanan dürüst tüketicilerden tahsil etmek istemi MK. 2. (Yeni Borçlar Kanunu 20.) 4077 sayılı Yasanın 4.ve 6.maddelerine açıkça aykırı olduğundan; hakem heyeti kararının usul ve yasaya uygun bulunması nedeniyle, dağıtım şirketi davacının açmış olduğu davanın reddine karar verilmiştir, gerekçesiyle” davanın (kesin olarak) reddi cihetine gidilmiş, hükmün temyizi üzerine, Dairemizin, 03.10.2013 tarih ve 2013/16395 E.-2013/13918 K.sayılı ilamı ile, “temyize konu miktarın kesinlik sınırı altında kaldığından bahisle” temyiz isteminin reddine karar verilmiştir.
Bu kez, davacı vekili, 15.11.2013 tarihli karar düzeltme dilekçesi ile; kararın kesin olmadığını, esastan incelenmesi gerektiğini; kaldı ki, benzer davaların, Dairece, esastan incelenip bozulduğunu ileri sürmektedir.
Dava, davalının başvurusu üzerine Tüketici Sorunları Hakem Heyetince davacının abonelerden almakta olduğu kayıp kaçak ve bir kısım bedellerin alınmaması ve alınanların da iadesi gerektiğine karar verilmesi üzerine, bu kararın iptali talebiyle açılmış olup, davalının yaptığı başvuruyla yarattığı çekişmenin giderilmesine yöneliktir. Her ne kadar, mahkemece kararın Tüketici Kanunu 22/5 gereğince kesin olarak karar verildiği belirtilmiş ise de, yaratılan çekişme ve verilen hüküm bir yıla mahsus olmadığından ve ileriki yıllara da yönelik olduğu, dolayısıyla art etkisinin bulunduğu, yine kayıp kaçak vs. bedellerinin alınması uygulaması nedeniyle eldeki dosyada tek bir abone uyuşmazlığı yargıya taşımış olmasına karşın, ortada tüm aboneleri ilgilendiren toplu bir uyuşmazlığın bulunduğu her türlü duraksamadan uzaktır. Dolayısıyla kesinlik sınırının dışında kaldığı da açık ve belirgindir.
Nitekim Hukuk Genel Kurulunun 13/05/2009 tarih ve 2009/13-122 E, 2009/189 K., 13/10/2010 tarih 2010/13-406 E.-2010/503 K.sayılı kararlarında da aynı hususlara değinilmiştir.
Kesin olmayan bir kararın mahkemece kesin olarak verildiği belirtilerek ve gerçekte kesin olmayan bir karara ilişkin olarak mahkemece kararın kesin olduğunun yazılması ve bu kararın temyizine ilişkin dilekçenin kararın kesin olduğundan bahisle red edilmesi yok hükmünde olup, hukuki sonuç doğurmaz.
Yukarıda açıklanan nedenlerle, davacı vekilinin karar düzeltme talebinin kabulü ile, Dairemizin, 03.10.2013 tarih ve 2013/16395 E.-2013/13918 K.sayılı, temyiz isteminin reddine ilişkin kararının kaldırılmasına karar verildi. Yeniden yapılan temyiz incelemesinde;
Davaya konu, iptali istenen Sivas Valiliği Tüketici Sorunları İl Hakem Heyeti Başkanlığının, 26.07.2012 tarih ve 2012/866 sayılı kararında; tüketicinin şikayetin kabulü ile Anayasaya ve hukuka aykırı olarak 1110210 nolu abone T.. K..’dan alınan elektrik enerjisi tüketim bedeli faturalarının her birinde farklılık gösteren kayıp/kaçak bedeli olarak 21,95 TL Paz.Sat.Hiz.Bedeli 3,71 TL, sayaç okuma 2,12 TL, İlet.Sis.Kul.Bedeli 7,79 TL, Dağıtım Bedeli 35,81 TL olmak üzere toplam 71,38 TL’nin (KDV hariç) yasal faizi ile birlikte tüketiciye ödenmesine, tüketicinin elektrik enerjisi kullandığı süre içerisinde de yukarı sayılan bedellerin tüketiciye yansıtılmamasına” karar verildiği görülmüştür.
4628 sayılı Elektrik Piyasası Kanunu"nun bir gereği olarak Türkiye genelinde dağıtım şirketlerinin uygulayacağı Ulusal Elektrik Tarifelerinin EPDK tarafından belirlendiği, EPDK tarafından belirlenerek uygulanan tarifelerin uygulanmasının davacının da dahil olduğu lisans sahibi şirketler bakımından yasal zorunluluk olduğu, lisans sahibi şirketlerin tarifeyi değiştiremeyeceği gibi tarifede yer almayan bir bedeli de tahsil edemeyeceği veya düzenlenen tarifeler kapsamında düzenlenmiş bir bedeli de tahsil etmeme gibi bir davranışta bulunamayacağı, davacı dağıtım şirketinin tarifeleri uygulayıp uygulamama gibi bir inisiyatifinin mevcut olmadığı, tarifelere uyma yükümlülüğünün bir gereği olarak dava konusu edilen bedellerin perakende satış tarifesinin bir unsuru olarak faturalarda yer aldığı, dava konusu edilen bedellerin belirlenmesi için alınan kurul kararının EPDK"nun bir düzenleyici işlemi olarak tüm tüzel ve gerçek kişileri bağlayacağı, dağıtım şirketlerinin kurul kararlarına aykırılık teşkil edecek herhangi bir işlemde bulunamayacakları açıktır. Buna göre; davacı tarafından 4628 sayılı kanun hükümlerine dayanılarak davalı tüketicinin elektrik tüketim bedeli faturalarına yansıtılan dava konusu bedellerin, mevcut yasal düzenlemelere aykırı bir yönü bulunmamaktadır.
4628 sayılı Kanunun 6352 sayılı yasanın 64.m. ile değiştirilen 12.maddesinde, kurulun yaptırım kararlarına karşı yetkili idare mahkemesinde dava açılabileceği; kurul kararlarına karşı açılan her türlü davanın öncelikli işlerden sayılacağı hükme bağlanmıştır. Bu hüküm çerçevesinde, kurul kararlarının iptali için yargı yoluna başvurmanın her zaman mümkün olduğu; ancak, tarifeye ilişkin kurul kararının iptal edilmediği sürece geçerliliğini koruduğu anlaşılmakla; yerel mahkemece, davanın kabulüne karar verilmesi gerekirken, yanılgılı değerlendirme ile yazılı şekilde hüküm tesisi usul ve yasaya uygun görülmemiş, bozmayı gerektirmiştir.
Bu itibarla yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA ve peşin alınan karar düzeltme harcının istek halinde karar düzeltme isteyene iadesine, 25.03.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.
.