2. Ceza Dairesi 2020/261 E. , 2020/1702 K.
"İçtihat Metni"
Hırsızlık suçundan sanık ..."ın, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 141, 143/1 ve 62/1. maddeleri gereğince 11 ay hapis cezası ile cezalandırılmasına dair Diyarbakır 7. Asliye Ceza Mahkemesinin 06/02/2008 tarihli ve 2007/122 esas, 2008/48 sayılı karar aleyhine Yüksek Adalet Bakanlığınca verilen 20/12/2019 gün ve 94660652-105-21-18368-2019-Kyb sayılı kanun yararına bozma talebine dayanılarak dava dosyası Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının 31/12/2019 gün ve 2019/133534 sayılı tebliğnamesiyle dairemize gönderilmekle okundu.
Kanun yararına bozma isteyen tebliğnamede;
Diyarbakır 7. Asliye Ceza Mahkemesinin 06/02/2008 tarihli ve 2007/122 esas, 2007/48 sayılı kararının kesinleşmesini müteakip, Oltu Cumhuriyet Başsavcılığınca 6763 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun’un 34. maddesi ile 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 253. maddesinde yapılan değişiklik nedeni ile infazda tereddüt hasıl olduğundan değerlendirme yapılması talebi üzerine, sanık hakkında 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu"nun 141/1. maddesinin yanısıra aynı Kanun"un 143. maddesi uygulandığı gerekçesiyle eylemin uzlaştırma kapsamında kalmadığından bahisle hükmedilen hapis cezasının aynen infazına ilişkin aynı Mahkemenin 26/12/2016 tarihli ve 2007/122 esas, 2007/48 sayılı ek kararının, 06/02/2008 tarihli ilk kararın kanun yararına bozma yoluyla bozulması halinde infaz kabiliyetinin bulunmayacağı değerlendirilerek yapılan incelemede;
Dosya kapsamına göre; karar tarihi itibariyle, Diyarbakır E tipi Kapalı Ceza İnfaz Kurumu"nda başka suçtan tutuklu bulunduğu anlaşılan sanığın 01/10/2007 tarihli oturumda savunmasının alınması sırasında ve takip eden 22/10/2007 tarihli oturumda duruşmadan vareste tutulmak isteyip istemediği sorulmaksızın, benzer bir olay sebebiyle Yargıtay 3. Ceza Dairesinin 11/07/2019 tarihli ve 2019/10480 esas, 2019/15239 sayılı ilâmında da belirtildiği üzere, 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 193/1. maddesinde yer alan "Kanunun ayrık tuttuğu hâller saklı kalmak üzere, hazır bulunmayan sanık hakkında duruşma yapılmaz. Gelmemesinin geçerli nedeni olmayan sanığın zorla getirilmesine karar verilir." şeklindeki ve 196/5. maddesinde yer alan "Hastalık veya disiplin önlemi ya da zorunlu diğer nedenlerle yargılamanın yapıldığı yargı çevresi dışındaki bir hastahane veya tutukevine nakledilmiş olan sanığın, sorgusu yapılmış olmak koşuluyla, hazır bulundurulmasına gerek görülmeyen oturumlar için getirilmemesine mahkemece karar verilebilir." şeklindeki düzenlemelere aykırı olarak, son oturumda hazır bulundurulmadan yokluğunda yargılamaya devam edilip, savunma hakkı kısıtlanmak suretiyle, yazılı şekilde mahkûmiyetine karar verilmesinde,
Kabule göre de; sanık hakkında müştekiye ait park halinde bulunan motorsikleti çalmak şeklindeki eylemi nedeniyle Mahkemesince yapılan yargılama sonucunda sanığın eyleminin açıktan hırsızlık suçu olduğundan bahisle 5237 sayılı Kanun’un 141/1. maddesi gereğince cezalandırılmasına karar verilmiş ise de, inceleme dışı diğer sanık ..."in temyizi üzerine Yargıtay 13. Ceza Dairesinin 26/12/2012 tarihli ve 2011/24416 esas, 2012/28392 karar sayılı ilâmında belirtildiği üzere "...olay tarihinde sanığın diğer sanık ... ile birlikte müştekinin park halindeki motosikletini iterek götürdükleri anlaşılmakla, sanığın eyleminin 5237 sayılı TCK"nın 142/1-e maddesine uyan suçu oluşturduğu gözetilmeden..." eksik ceza tayininde, isabet görülmediğinden 5271 sayılı CMK"nın 309. maddesi uyarınca anılan kararın bozulması lüzumu kanun yararına bozma talebine dayanılarak ihbar olunmuştur.
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Sanık ... hakkında hırsızlık suçundan verilen Diyarbakır 7. Asliye Ceza Mahkemesinin 06.02.2008 tarihli ve 2007/122 E., 2008/48 K. sayılı mahkûmiyet hükmünün temyizi üzerine, Yüksek Yargıtay 13. Ceza Dairesinin 26.12.2012 tarihli ve 2011/24416 E., 2012/28392 K. sayılı ilamı ile mahkûmiyet hükmünün onandığı anlaşılmakla; aynı olayın diğer faili olan sanık ... Susuanbağ hakkında yapılan kanun yararına bozma talebinin de aynı daire tarafından incelenmesi uygun görüldüğünden Dairemizin GÖREVSİZLİĞİNE, dosyanın ilgili Daireye gönderilmesine, 03/02/2020 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.