Abaküs Yazılım
17. Hukuk Dairesi
Esas No: 2015/16896
Karar No: 2018/3793
Karar Tarihi: 04.04.2018

Yargıtay 17. Hukuk Dairesi 2015/16896 Esas 2018/3793 Karar Sayılı İlamı

17. Hukuk Dairesi         2015/16896 E.  ,  2018/3793 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

    Taraflar arasındaki tasarrufun iptali davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine dair verilen hükmün süresi içinde davacılar vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü:

    -K A R A R-

    Davacı vekili dava dilekçesinde, dava dışı ..."un 18/03/2010 günü kullandığı annesi davalı ..."a ait ... plakalı araçla aşırı süratle giderken direksiyon hakimiyetini kaybederek 3 kişinin ölümüne, müvekkilinin sol ayağının kopmasına ve hayati tehlike geçirecek şekilde yaralanmasına, sağ uyluk kemiğinin ve sağ kolunun kırılmasına neden olduğunu, mezkur vahim kaza nedeniyle ... 2. Ağır Ceza Mahkemesi"nin 2010/168 Esas sayılı doyası ile ceza davası açıldığını, araç sürücüsü ile birlikte ... kapsamında araç maliki olması nedeniyle hukuki sorumluluğu bulunan ... aleyhine müvekkili ..."in ayağının kopması, hayati tehlike geçirmesi ve çeşitli yerlerinde kırık oluşması nedeni ile ... 1. Asliye Hukuk Mahkemesi"nin 2010/383 Esas sayılı dosyasında maddi - manevi tazminat davası açıldığını, ceza davasında araç sürücüsünün birden fazla kişinin ölümüne, birden fazla kişinin nitelikli yaralanmasına sebebiyet verme suçunu işlediğinin sabit görülerek ceza verildiğini, temyiz incelemesinden de geçmek üzere kararın kesinleştiğini, davalı araç malikinin ... ile sürücü ... aleyhine açılan ve müvekkillerine tazminat ödenmesine karar verilen tazminat alacağının tahsili için 12/11/2012 tarihinde ... 13.
    ... Müdürlüğü"nün 2012/13250 sayılı ... takibi başlatıldığını, davalı araç maliki Yurdanur"un kazaya neden olan ..."ın annesi olduğunu, ... takip borçlusu ..."ın kaza ile aynı gün tutuklanarak cezai tahkikat geçirmesi ve ileride tazminat davasıyla da karşı karşıya kalmasının muhakkak olması nedeni ile kendi sorumluluğu da bulunan davalı ..."un bu vahim kazanın hemen ardından 1 ay içerisinde evrakı tamamlayarak 08/04/2010 tarihinde babası ... "ndan mirasen intikal eden ... ili Büyük Çiğli Mah. ... parsel sayılı taşınmazdaki payını kardeşleri olan davalılara 3340 yevmiye ile satış göstermek suretiyle temlik etme yoluna gittiğini, bu arada aynı şekilde davalı borçlu ... "un kazaya neden olan üzerine kayıtlı ... plakalı aracı da 31/08/2012 tarihinde ..."a devrettiğini, davalı borçlunun malvarlığı borçlarını karşılayabilecek düzeyde olmadığını, borçlunun bahse konu malları elden çıkarması nedeniyle borcu karşılamaya yeter düzeyde malı kalmadığını belirterek; iptali istenen tasarruflara konu ... ili Büyük Çiğli Mah. ... parsel sayılı taşınmazın her türlü devir ve ferağın men"i için ihtiyadi tedbir konulmasına, ... ili Büyük Çiğli Mah. ... parsel sayılı taşınmaz üzerindeki bu tasarrufun müvekkilleri yönünden iptali ile alacaklı müvekkillerine ... takibindeki alacak ve fer"ileri ile sınırlı olmak üzere dava konusu devredilen ... adına kayıtlı taşınmaz hisesi üzerinde haciz ve satış isteme yetkisinin tanınmasına, yargılama gideri ve vekalet ücretinin davalılar üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
    Davalı ... vekili, mahkemeye sunmuş olduğu cevap dilekçesinde; davacının iddialarını kabul etmediklerini, ..."un babasından kalan taşınmazdaki hissesini o taşınmazda oturan ..."ya devrettiğini, müvekkili ile ... arasında herhangi bir hisse devri veya para alış verişi gerektiren hukuki bir işlem olmadığından iptal edilecek bir tasarrufun da bulunmadığını, tasarrufun iptali davalarında davalıyı düzenleyen İ.İ.K. 282 maddesi gereğince de müvekkilli ... ve diğer davalılardan ..., ..., ..., ... hakkında da davalı ..."la herhangi bir satış veya para alışverişi işine girmedikleri için davanın reddi gerektiğini, bu kişilerin davalı sıfatı bulunmadığını belirterek; davanın reddine, yargılama gideri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
    Davalılar ... ve ... vekili, mahkemeye sunmuş olduğu cevap dilekçesinde; müvekkillerinden Yurdanur"un ev hanımı olduğunu, eşi Mehmet ..."un ise emekli olduğunu, davacının iddia ettiği gibi kahvehane
    işletmediklerini, kahvehanenin sahibinin Vahap Özdede olduğunu, kahvehanenin bu kişi tarafından işletildiğini, Mehmet ..."un arasıra kahveciye yardım ederek günlük veya saatlik yevmiye aldığını ailesini sadece bir emekli maaşı ile geçindiremediğini, Mehmet ..."un bu ara sıradaki kahvehane çalışmalarına da oğlunun kazasından sonra para lazım olduğu için ek gelir elde etmek amacı ile başladığını, trafik kazası olayı gerçekleştiği zaman hastane masrafları ve avukat masrafları gibi çeşitli giderler için müvekkillerinin elinin sıkıştığını ve tek mal varlığı olan babasından Yadigar ve içinde annesinin ikamet ettiği evdeki hissesini satmaya karar verdiğini, üçüncü kişiye hisse satma ve kardeşlerini ileride zor durumda bırakmak istemeyen müvekkilinin kardeşler arasında en varlıklı olan tek erkek kardeşi ..."ya hissesini teklif ettiğini, ..."nın TRT"de çalışan ... mühendis olduğunu ve maddi durumunun iyi olduğunu, satışa konu 2 katlı evin üst katında oturan müvekkilinin ... da bu durumu fırsat bilerek kız kardeşine bedelini ödeyerek hissesini satın aldığını, bu vesile ile hem kardeşinin para sıkıntısını çözdüğünü hem de evdeki hissesini arttırdığını, ..."nın amacının ailenin tek erkek çocuğu olarak evdeki hisseleri toplayarak ileride bir izale-i şuyuu davasına konu olmasını engellemek olduğunu, babasının yadigarını devam ettirmek, satışını ve yabancı ellere geçmesini engellemek olduğunu, ... da bu dava konusu tapudaki evde ikamet ettiğini, evinin hissesinin yabancıya satılmaması için hemen hisseyi satın aldığını, davacının dilekçesinde bahsettiği kazaya karışan aracın ise pert olduğunu, davacının iddia ettiği gibi mal kaçırma amacı ile satılmadığını, öncelikle yapılan devir işleminin borcu doğuran tazminat kararından çok uzun süre önce olduğunu, bu nedenle süre açısından davanın reddi gerektiğini, davacının iddialarını kabul etmemekle beraber davacı tarafça dava dilekçesinde 13/08/2013 tarihinde yapılan haciz ile müvekkili ..."un haciz halinde olduğunun tespit edildiğini bildirildiğini, iptali istenen taşınmazın devir tarihinin ise bu tarihten önceki iki yıldan çok önce olduğunu, haciz zaptının geçici aciz vesikası şartlarını tek başına taşımadığını, aciz halinin ispatı için ... dosyasında borçlunun bütün malvarlığının değerlerinin araştırılması gerektiğini belirterek; davanın reddine, yargılama gideri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
    Mahkemece, toplanan deliller, dosya kapsamına göre davalı ... tarafından diğer davalı ..."a 08/04/2010 tarihinde yapılan hisse devir işleminin borçludan mal kaçırma, alacaklılara zarar verme kastıyla yapılmayıp yaşanan trafik
    kazası nedeniyle ortaya çıkan nakit sıkıntısının giderilmeye çalışıldığı, davalı ..."ın da bu yönde bir amacının veya bilgisinin olmadığı dolayısıyla da İİK"nın 277 ve devamı maddeleri gereğince tasarrufun iptalini gerektirecek şartların somut olayda gerçekleşmediği sonuç ve kanaatine varılarak davanın reddine karar verilmiş, hüküm süresi içerisinde davacılar vekili tarafından temyiz edilmiştir.
    1-Dava, İİK 277 ve devamı maddelerine dayanılarak açılmış tasarrufun iptali istemine ilişkindir. ... ve İflas Kanununun 277 ve izleyen maddelerinde düzenlenen tasarrufun iptali davalarında amaç, borçlunun haciz ya da iflasından önce yaptığı ve aslında geçerli olan bazı tasarrufların geçersiz ya da "iyiniyet kurallarına aykırılık" nedeniyle alacaklıya karşı sonuçsuz kalmasını ve dolayısıyla o mal üzerinden cebri icraya devamla alacağın tahsilini sağlamaktır.
    Bu tür davaların dinlenebilmesi için, davacının borçludaki alacağının gerçek olması, borçlu hakkındaki ... takibinin kesinleşmiş olması, iptali istenen tasarrufun takip konusu borçtan sonra yapılmış olması ve borçlu hakkında alınmış kesin veya geçici aciz belgesinin (İİK.nun 277 md) bulunması ve davanın beş yıllık hakdüşürücü süre içinde açılmış olması gerekir. Bu ön koşulların bulunması halinde ise İİK.nun 278, 279 ve 280.maddelerinde yazılı iptal şartlarının bulunup bulunmadığı araştırılmalıdır. Özellikle İİK.nun 278.maddesinde akdin yapıldığı sırada kendi verdiği şeyin değerine göre borçlunun ivaz olarak pek aşağı bir fiyat kabul ettiği ve yasanın bağışlama hükmünde olarak iptale tâbi tuttuğu tasarrufların iptali gerektiğinden mahkemece ivazlar arasında fark bulunup bulunmadığı incelenmelidir. Aynı maddede sayılan akrabalık derecesi vs. araştırılmalıdır. Keza İİK.nun 280.maddesinde malvarlığı borçlarına yetmeyen bir borçlunun alacaklılarına zarar vermek kastıyla yaptığı tüm işlemler, borçlunun içinde bulunduğu mali durumu ve zarar verme kastının işlemin diğer tarafınca bilindiği veya bilinmesini gerektiren açık emarelerin bulunduğu hallerde tasarrufun iptal edileceği hususu düzenlendiğinden yapılan işlemde mal kaçırma kastı irdelenmelidir. Öte yandan İİK.nun 279.maddesinde de iptal nedenleri sayılmış olup bu maddede yazılan iptal nedenlerinin gerçekleşip gerçekleşmediği de takdir olunmalıdır.
    Somut olayda, mahkemece yapılan hisse devir işleminin borçludan mal kaçırma, alacaklılara zarar verme kastıyla yapılmayıp yaşanan trafik kazası nedeniyle ortaya çıkan nakit sıkıntısının giderilmeye çalışıldığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş ise de varılan sonuç dosya kapsamı ve mevcut delil durumuna uygun düşmemektedir.
    Takip konusu borç, davacıların murisi dava dışı Anıl ..."un ile davalı borçlu ... arasında meydana gelen 18.03.2010 tarihli trafik kazasından kaynaklanmaktadır. İptali istenen tasarruf ise takip konusu borcun doğumundan sonra 08.04.2010 tarihinde gerçekleşmiştir. Tasarruf tarihinden itibaren beş yıl içinde borçlu hakkında ... takibine başlandığı dava önkoşullarının mevcut olduğu, davalı ..."nın davalı borçlunun kardeşi olması, İİK 280"e göre borçlunun içinde bulunduğu mali durumu ve zarar verme kastını bilen veya bilebilecek kişilerden olmalarına göre davanın kabulüne karar verilmesi gerekirken yazılı olduğu şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiştir.
    2-Diğer yandan, davacı dava dilekçesinde davalı ..."a ait 35 MAE 04 plakalı aracın dava dışı ..."a satıldığı, dava konusu gayrımenkuller ile birlikte ... plakalı araç ile ilgili de tasarrufu iptalinin gerektiği bildirilmişse de dava dilekçesinin sonuç kısmında sadace dava konusu gayrımenuller ile ilgili tasarrufun iptalini talep ettiği anlaşılmıştır.
    Mahkemece davacının dava dilekçesinde bahsettiği araç. İle ilgili tasarrufun iptali de talep edip etmediği, aracı davalı borçludan satın aldığı beyan edilen dava dışı Meral Buldurç"un davaya dahil edilip edilmeyeceği hususunda davacıya dilekçesinin açıklattırılması sonucuna göre taraf teşkili sağlanması gerekirken, sadace dava konusu gayrımenkuller ile ilgili araştırma yapılarak sonucuna göre karar verilmesi de doğru görülmemiştir.
    SONUÇ: Yukarıda (1) ve (2) nolu bentte açıklanan nedenlerle davacılar vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davacılara geri verilmesine 04.04.2018 gününde oybirliği ile karar verildi.

    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi