19. Hukuk Dairesi Esas No: 2018/3771 Karar No: 2019/883 Karar Tarihi: 14.02.2019
Yargıtay 19. Hukuk Dairesi 2018/3771 Esas 2019/883 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Davacı ile davalı arasında ipotekli konut finansman sözleşmesi imzalanmış ve kredi borcunun yeniden yapılandırılması için genel kredi sözleşmesi imzalanmıştır. Tüketici Hakem Heyeti tarafından kesilen 18.425,00 TL'nin iadesine karar verilmiş ve davalı banka haksız olarak icra takibi başlatmıştır. Davacı genel kredi sözleşmesinin iptali ve Tüketici Hakem Heyeti tarafından iadesine karar verilen miktarın davalıdan istirdadına karar verilmesini talep etmiştir. Ancak mahkeme, uyuşmazlığın ticari nitelikteki genel kredi sözleşmesine ilişkin olduğu ve bu tür uyuşmazlıkların Ticaret Mahkemelerinde çözümlenmesi gerektiği gerekçesiyle davanın görev yönünden reddine karar vermiştir. Kanun maddeleri olarak, T.T.K.'nun 4. ve 7. maddelerine atıf yapılmıştır.
19. Hukuk Dairesi 2018/3771 E. , 2019/883 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Tüketici Mahkemesi
Taraflar arasındaki istirdat davasının bozmaya uyularak yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın görev yönünden reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi,gereği konuşulup düşünüldü.
- KARAR -
Davacı vekili, davacı ile davalı arasında 2009 yılında ipotekli konut finansman sözleşmesi imzalandığını, kredi borcunun yeniden yapılandırılması için davalı ile bu kez genel kredi sözleşmesi imzalandığını, Tüketici Hakem heyetince konut kredisi nedeniyle kesilen 18.425,00-TL"nin iadesine karar verildiğini, davalı bankanın ticari kredi kullandırılmış gibi gösterip borçlandırdığını ve haksız olarak icra takibi başlattığını belirterek Tüketici Hakem Heyetinin iadesine karar verdiği 18.425,00TL"nin davalıdan istirdadına ve genel kredi sözleşmesinin iptaline karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili, davalının konut kredisi dışında akdedilen genel kredi sözleşmesi gereği doğmuş ve doğacak borçların teminatı olarak ipotek alındığını, krediden kaynaklı borcun ödenmediğini ve buna dayanarak haklı icra takibi başlatıldığını savunarak davanın reddini istemiştir. Mahkemece yapılan yargılama ve benimsenen bilirkişi raporuna göre, davacının kullandığı 04/06/2009 tarihli kredinin tüketici (konut kredisi) kredisi, 26/09/2011 tarihli yapılandırma sonrası kredinin ise konut kredisini de kapsayan karma bir kredi olduğu, borç yapılandırmasını kabul eden bankanın erken ödeme komisyonu ve plan değişikliği adı altında yeniden ücret talep etmesi usul ve yasaya aykırı olduğu gerekçesiyle davanın kısmen kabulüne karar verilmiş, hüküm davalı vekili tarafından temyiz edilmiş,Dairemizin 15.03.2018 tarihli bozma ilamı ile’’Uyuşmazlık 27/09/2011 tarihli genel kredi sözleşmesi nedeniyle başlatılan Kayseri 2. İcra Müdürlüğü’nün 2012/5469 E. sayılı icra takibine konu kredi alacağı nedeniyle davalı bankanın haksız olarak tahsil ettiği 18.425.-TL’lık dosya masrafının tahsili istemine ilişkindir. Bu durumda ticari nitelikte olan genel kredi sözleşmesine ilişkin uyuşmazlıkların T.T.K.’nun 4. ve 7. maddesine göre ticaret mahkemesinde görülmesi gerektiği düşünülmeden işin esasına girilerek yazılı şekilde karar verilmesi doğru görülmediğinden’’ bozulmasına karar verilmiştir. Mahkemece bozma ilamına uyularak yapılan yargılama sonunda,taraflar arasındaki ihtilafın ticari nitelikteki genel kredi sözleşmesine ilişkin olduğu ve bu tür uyuşmazlıkların Ticaret Mahkemelerinde çözümlenmesi gerektiği gerekçesiyle davanın görev yönünden reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dosyadaki yazılara kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere göre, davacı vekilinin yerinde görülmeyen bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz eden davacıdan alınmasına, 14/02/2019 gününde oybirliğiyle karar verildi.