19. Hukuk Dairesi 2014/17834 E. , 2015/4830 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi
Taraflar arasındaki menfi tespit davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
- K A R A R -
Davacı vekili, yanlar arasında mermer alımı konusunda sözlü anlaşmaya varıldığını, müvekkilinin davalıdan satın alınacak mallar karşılığında her biri 35.000 TL bedelli iki adet çeki keşide ederek davalıya verdiğini, ancak davalının söz konusu mermerleri teslim etmediğini, bunun üzerine davalıya ihtarname keşide edilerek sözleşmenin feshedildiğinin dava konusu çeklerin iadesinin istendiğini, davalının çekleri iade etmediğini ileri sürerek, bedelsiz kalan dava konusu çeklerden dolayı borçlu olmadığının tespitine ve % 40 kötü niyet tazminatına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, davacının söz konusu çekleri müvekkili şirkete olan mevcut borcundan dolayı verdiğini belirterek, davanın reddine ve % 40 tazminata karar verilmesini istemiştir.
Mahkemece yapılan yargılama ve alınan bilirkişi raporları doğrultusunda, yanlar arasında mermer satımı konusunda sözlü anlaşmaya varıldığı, çekin bir ödeme vasıtası olup, mevcut bir borcun tediyesi amacıyla verildiğinin kabulü gerektiğinden ispat yükünün davacı üzerinde olduğu, ancak tarafların ticari defter ve kayıtları arasında mutabakatsızlık bulunduğu, bunun davalı tarafından düzenlenen 26.02.2013 tarihli 86.753,16 TL miktarlı danışmanlık/ kontrollük ücretlerinden oluşan faturadan kaynaklandığı, bu faturanın davacının ticari defterinde kayıtlı olmadığı, davalının sözkonusu faturanın içeriği hizmeti verdiğini ispatlayamadığı, buna göre davalıdan alacaklı durumda bulunan davacının dava konusu iki adet çeki mermer siparişi için davalıya avans olarak verdiğinin kabulü gerektiği, satıma konu mermerlerin davalı tarafından teslim edilmediğinden söz konusu çeklerin bedelsiz kaldığı gerekçesiyle davanın kabulüne, dava konusu 05.02.2013 ve 28.02.2013 tarihli her biri 35.000,00 TL miktarlı iki adet çekten dolayı davacının davalıya borçlu olmadığının tespitine, davalı aleyhine kötü niyet tazminatına hükmedilmesine yer olmadığına karar verilmiş, hüküm davalı vekilince temyiz edilmiştir.
Dava, icra takibine konu edilen 2 adet çekin avans çeki olarak verildiği iddiasına dayalı menfi tespit istemine ilişkindir. Davalı, dava konusu çeklerin borca karşılık verildiğini savunmuştur. Kural olarak çek bir ödeme aracı olup, mevcut bir borcun tasfiyesi amacıyla verilmektedir. Çekin ödeme dışında başka bir amaçla, somut olayda avans olarak verildiğinin davacı tarafça kanıtlanması gerekir. Bu durumda ispat külfeti davacı yanda olup, davalı yan alacağını ispatla yükümlü değildir. Mahkemece davalı tarafın ticari defter kayıtları ile alacağını ispat edemediği gerekçesiyle yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle hükmün BOZULMASINA, peşin harcın istek halinde iadesine, 06.04.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.