4. Hukuk Dairesi 2019/1823 E. , 2020/492 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : Samsun Bölge Adliye Mahkemesi 5. Hukuk Dairesi
İLK DERECE
MAHKEMESİ : Samsun 4. Asliye Hukuk Mahkemesi
Davacı ... vekili Avukat ... tarafından, davalı ... Sanayi Bölgesi Başkanlığı aleyhine 14/02/2017 gününde verilen dilekçe ile icra memuru işleminin iptali ile menfi tespit istenmesi üzerine yapılan yargılama sonunda; Mahkemece davanın reddine dair verilen 24/04/2018 günlü karara karşı davacı tarafın istinaf başvurusu üzerine yapılan incelemede; istinaf başvurusunun esastan reddine dair verilen 01/04/2019 günlü Samsun Bölge Adliye Mahkemesi 5. Hukuk Dairesi kararının Yargıtayda duruşmalı olarak incelenmesi davacı vekili tarafından süresi içinde istenilmekle, daha önceden belirlenen 11/02/2020 duruşma günü için yapılan tebligat üzerine duruşmalı temyiz eden davacı vekili Avukat ... geldi, karşı taraftan davalı adına gelen olmadı. Açık duruşmaya başlandı. Süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve hazır bulunanın sözlü açıklaması dinlendikten sonra tarafa duruşmanın bittiği bildirildi. Dosyanın görüşülmesine geçildi. Tetkik hâkimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kâğıtlar incelenerek gereği düşünüldü.
Dava, icrai satış yoluyla alınan taşınmaz nedeniyle, davalı ... Sanayi Bölgesine karşı dava dışı işletmenin borcundan sorumlu olmadığının tespiti istemine ilişkindir. İlk derece mahkemesince açılan davanın reddine karar verilmiş; karara karşı davacı vekili istinaf başvurusunda bulunmuş, Bölge Adliye Mahkemesi tarafından başvurunun esastan reddedilmesi üzerine de karar, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Davacı vekili; müvekkili bankanın alacağının tahsili için 21/05/2015 tarihinde 4.596,838,14 TL takip miktarı üzerinden mülkiyeti dava dışı Öziçler Plastik Ürün Gıda Sanayi ve Ticaret Limited Şirketi"ne ait, davalı OSB sınırları içerisinde yer alan ve üzerinde rehin hakkı sahibi olduğu 84 ada 2 parselde kayıtlı fabrika binası ve arsa vasıflı taşınmazın satılarak paraya çevrilmesi talebiyle İstanbul 10. İcra Müdürlüğünün 2015/2450 esas sayılı dosyasında takip başlatıldığını, borçlu firmanın iki ayrı taşınmazda faaliyet gösterdiğini, sadece bir tanesinde davacı bankanın ipoteği ve satış talebi bulunduğunu, 26 Ağustos 2016 tarihinde Samsun 3. İcra Müdürlüğünün 2015/83 talimat sayılı dosyasında gerçekleştirilen satışta taşınmazın 3.450.000,00TL bedelle alacağa mahsuben davacı bankaya ihale edildiğini ve ihalenin 29/10/2016 tarihinde kesinleştiğini, taşınmazın tescili için ilgili tapu sicil müdürlüğüne müzekkere yazıldığını, tapu sicil müdürlüğünün davalı OSB’den tescil hususunda uygunluk talep ettiğini, davalının vermiş olduğu yanıtta malik firmanın OSB’ye 525.709,42 TL borcu bulunduğunu, tescile uygunluk verilmesi için öncelikle bu bedelin ödenmesi gerektiğini bildirdiğini, bildirilen borcun sadece 57.928,00TL"sinin satışa konu taşınmaza ait olduğunu, bakiye 1.467.781,42 TL kısmının ise borçlu firmanın kiracı olarak faaliyet gösterdiği satışa konu olmayan Adnan Kahveci Bulvarı No:57 Tekkeköy/Samsun adresindeki fabrikaya ait olduğunu, bu konuda Bilim Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı"ndan görüş talep edildiğini ve Bakanlığın 10/12/2016 tarihli cevabi yazısında bankanın sadece satışa konu taşınmazın borcundan sorumlu olduğunun bildirildiğini, buna rağmen davalının tescile uygunluk vermediğini belirterek, Samsun 3. İcra Müdürlüğünün 2015/83 talimat sayılı dosyasında verilen 09/02/2017 tarihli memur kararının iptali ile ihale alıcısının sadece satışa konu taşınmazın borcundan sorumlu olduğu yönündeki talebinin kabulüne karar verilmesi isteminde bulunmuştur.
Davalı vekili; davalının dava dışı şirketin Organize Sanayi Bölgesine olan borçlarının tahsili amacıyla icra takipleri başlatıldığını ve kesinleştiğini belirterek, davacının bahsettiği Bakanlık görüşünün tek taraflı başvuru sonucu bildirilmiş olduğunu ve davalı yönünden bağlayıcı olmadığını, dava dışı şirketin tek bir şirket olduğunu ve kiracı olarak ayrı bir şirketin daha bulunmadığını belirterek, davanın reddi gerektiğini savunmuştur.
İlk derece mahkemesince; 4562 sayılı Organize Sanayi Bölgeleri Kanunun 15/3 maddesi gereği organize sanayi bölgesi alacaklarının ödenmesi koşulu ile organize sanayi bölgesindeki taşınmazların satışına izin verileceği, organize sanayi bölgesi alacaklarının öncelikli ve özel yasa niteliğinde olduğunun belirtilmesine göre dava dışı Öziçler Plastik Sanayi ve Ticaret Limited Şirketi"nin davalıya olan tüm borcunun ödenmesi halinde satışa izin verebileceği gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
Hükme karşı davacı vekili istinaf isteminde bulunmuştur.
Samsun Bölge Adliye Mahkemesi 5. Hukuk Dairesince, katılımcının Organize Sanayi Bölgesindeki diğer borçlarının da taşınmazın icra yolu ile satışı halinde öncelikle ödenmesi gerektiği belirtilerek, davacının istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
4562 sayılı Organize Sanayi Bölgeleri Kanunu’nun “Tanımlar ve Kısaltmalar” başlıklı 3. maddesinde; katılımcı, OSB’lerde, bir işletmenin kurulması için parsel tahsisi veya satışı yapılanlar ile maliki bulunduğu parselde üretimde bulunan veya bulunmayı taahhüt eden ve bu Kanunun amacına uygun faaliyet gösteren gerçek veya tüzel kişi ile finansal kiracı olarak, tanımlanmış, hemen devamında kiracı ise, katılımcının tesisini, yönetmelikte belirlenen usul ve esaslara uygun biçimde kiralayan gerçek veya tüzel kişiyi, ifade eder şeklinde tanımlanmıştır..
Aynı Kanun’un “Gelirler” başlıklı 12. maddesinde, OSB’nin gelirleri sayılmış, bunlardan bir bölümü de katılımcıların ödedikleri aidatlar ile arsa ve alt yapı katılım payları ve hizmet karşılıkları ve su, elektrik, doğalgaz, sosyal tesis, arıtma ve benzeri işletme gelirleri ile iştirak gelirleri olarak belirtilmiştir. “Arsa satışları “ başlıklı 15. maddenin 2. fıkrasında ise OSB"ce teminat olarak gösterilen ve bu nedenle satışına karar verilen veya katılımcıların borcundan dolayı satışına karar verilen taşınmazların icra yoluyla satışı halinde; Bakanlık ve OSB alacaklarının öncelikle ödenmesi koşuluyla, bölgenin kuruluş protokolünde öngörülen niteliklere sahip alıcılara veya kredi alacaklısı kuruluşa satış yapılabilir. Satış ilanlarında kuruluş protokolünde yer alan katılımcı niteliklerine de yer verilir, denilmektedir.
OSB Uygulama Yönetmeliği 58/6. maddesinde de benzer şekilde, OSB sınırları içerisinde yer alan ve OSB mülkiyetinde bulunmayan taşınmazların tamamının tapu kaydına “taşınmazın icra yoluyla satışı dahil üçüncü kişilere devrinde OSB’den uygunluk görüşü alınması zorunludur” şerhi konulacağı ve bu durumda eski katılımcının vermiş olduğu taahhütlerin, yeni alıcı tarafından da aynen kabul edilmiş sayılacağı düzenlenmiştir.Dosyadaki bilgi ve belgelerden; davacı bankanın mülkiyeti dava dışı Öziçler Plastik Ürün Gıda Sanayi ve Ticaret Limited Şirketi"ne ait ve davalı OSB sınırları içerisinde yer alan 84 ada 2 parsel sayılı taşınmaz üzerinde ipotek hakkına sahip olduğu ve şirkete karşı İstanbul 10. İcra Müdürlüğünün 2015/2450 esas sayılı dosyasında takip başlatıldığı, 26 Ağustos 2016 tarihinde Samsun 3. İcra Müdürlüğünün 2015/83 talimat sayılı dosyasında gerçekleştirilen satış sonucu taşınmazın 3.450.000,00 TL bedelle alacağa mahsuben davacı bankaya ihale edildiği ve mevzuat gereği davalı OSB’den uygun görüşü sorulduğu, davalının, Öziçler Plastik Ürün Gıda Sanayi ve Ticaret Limited Şirketi"nin OSB’ye olan boçları ödenmeden uygun görüş bildirmeyecekleri cevabını verdiği anlaşılmıştır.
Yukarıda açıklanan mevzuat gereği, OSB"ce teminat olarak gösterilen ve bu nedenle satışına karar verilen veya katılımcıların borcundan dolayı satışına karar verilen taşınmazların icra yoluyla satışı halinde; Bakanlık ve OSB alacaklarının öncelikle ödenmesi koşuluyla, bölgenin kuruluş protokolünde öngörülen niteliklere sahip alıcılara veya kredi alacaklısı kuruluşa satış yapılabilecektir. Organize Sanayi Bölgeleri Kanunu’nun 3. maddesinde katılımcı ve kiracının nitelikleri, ayrı ayrı ve birbiri ardına sayılmış olup kanun metninden kiracı ve katılan sıfatlarının farklı olduğu, kanunun katılımcı sıfatını işletmeye değil de taşınmaza bağladığı görülmektedir. Şu halde; davacının cebri icra yoluyla satın aldığı 84 ada 2 parsel, dava dışı şirketin maliki ve dolayısıyla katılımcı sıfatını kazandığı taşınmaz olup OSB’nin de ancak bu taşınmaza ait katılım ve yönetim aidatı, su, elektrik, doğalgaz gibi alacaklarını davacıdan talep edebileceği, ancak dava dışı şirketin kiracısı olduğu taşınmaz yönünden bu yönde bir talepte bulunamayacağı gözetilerek, konusunda uzman bilirkişiden ayrıntılı, açık ve denetime elverişli rapor alınarak davacının katılımcı sıfatını haiz olduğu 84 ada 2 parsel sayılı taşınmaza ait OSB alacakları tespit edilerek sonucuna göre karar verilmesi gerekirken eksik inceleme ve yanılgılı değerlendirme ile yazılı şekilde karar verilmesi doğru olmamış, bu durum kararın bozulmasını gerektirmiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının HMK 373/1. maddesi gereğince KALDIRILMASINA ve İlk Derece Mahkemesi kararının HMK 371. maddesi uyarınca BOZULMASINA dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin de Bölge Adliye Mahkemesine GÖNDERİLMESİNE ve davacı yararına takdir olunan 2,540,00 TL duruşma avukatlık ücretinin davalıya yükletilmesine, peşin alınan harcın istek halinde geri verilmesine 11/02/2020 gününde oy birliğiyle karar verildi.