23. Hukuk Dairesi 2015/6704 E. , 2015/8436 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
- K A R A R -
Davacı yüklenici vekili, müvekkilinin ortağı olan... ile birlikte yüklenici olarak davalı ile imzaladıkları arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesi gereğince ...Parsel üzerine bir adet villa yapılması karşılığında 5360 ve 5361 parsellerin tapusunun müvekkillerine devri gerektiğini, ortağının haklarını müvekkiline noterde temlik ettiğini, davalının 05.06.2008 tarihli noter ihtarı ile villanın plan ve projesinin 30 gün içerisinde alınıp, inşaata başlanmasını ihtar etmesine rağmen projeyi onaylatmak ve inşaat ruhsatı almak için vekaletname vermediğini, bu hususu davalıya bildirdiklerini, bunun üzerine davalının 04.09.2008 tarihli noter ihtarı ile sözleşmeyi feshettiğini ve vekaletten azlettiğini bildirdiğini, ancak üzerine villa yapılacak olan 5362 parsel ile ilgili bir vekaletname verilmediği gibi arsanın da teslim edilmediğini, davalının sözleşmeyi haksız feshederek müvekkilini 1.050.000 TL kâr mahrumiyetine uğrattığını ileri sürerek, şimdilik 187.000,00 TL tazminatın feshi ihbarın çekildiği 06.10.2008 tarihinden itibaren işleyecek faiziyle birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı arsa sahibi vekili, sözleşmede belirtilen sürenin geçmesi üzerine, yükleniciye ihtarla 30 gün süre verilmesi ve ihtar tebliğinden itibaren 3 ay geçmesine rağmen halen inşaata başlanmadığından müvekkilinin haklı olarak sözleşmeyi feshettiğini ve yükleniciyi vekaletten azlettiğini, bu nedenle tazminat hakkı doğmadığını, sözleşmenin feshinden 5 yıl sonra davacı ortağının sözleşmedeki haklarını temlik etmesinin kötüniyetli olduğunu, sözleşmenin ifası için davacıya İzmir 18 Noterliği"nin 10.05.2005 tarih ve 13091 yevmiye sayılı düzenleme şeklinde vekaletnamesinin verildiğini, ifraz sonucu oluşan parseller yönünden de bu vekaletnamenin geçerli olduğunu savunarak, davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
Mahkemece, tüm dosya kapsamına göre, taşınmaz üzerinden inşaata başlanmadığının tespit edildiği, davacı yüklenicinin inşaat ruhsatı için belediyeye başvuruda da bulunmadığı, davalının noterden gönderdiği 04.09.2008 tarihli ihtarla sözleşmeyi feshederek, yükleniciyi vekaletten azlettiği, söz konusu vekaletnamede “ifraz ve tevhitten sonra meydana gelecek olan yeni ada parsel için de geçerli olacağının” belirtildiğinden bu vekaletname ile yüklenicinin inşaata başlayarak tamamlanıncaya kadar yürütmesinin mümkün olup, ayrı bir vekaletname düzenlenmesine gerek bulunmadığı, bu hususun belediye tarafından da davalıya bildirdiği, davalının işin devamı için 30 gün süre verdiği ihtarından sonra da yüklenicinin vekaletname isteğinde bulunmadığı gibi inşaatın devamı yönünde bir çabalarının da olmadığı, davalının ihtarında belirttiği sürenin yeterli olduğu, yüklenicinin ancak eser yapma edimini yerine getirdikten sonra karşı taraftan edimini yerine getirmesini isteyebileceği, yüklenicinin inşatta başlama süresini istediği tarihe kadar uzatma hakkı bulunmadığı, yüklenicinin edimini erine getirmede temerrüde düştüğü, davalının sözleşmeyi fesih hakkının doğduğu, davacının ise kendi kusuru nedeniyle uğradığı zararların tazminini isteyemeyeceği gerekçeleriyle, davanın reddine karar verilmiştir.
Kararı davacı vekili temyiz etmiştir.
Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davacı vekilinin temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, davacı vekilinin tüm temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edenden alınmasına, kararın tebliğinden itibaren 15 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 24.12.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.