19. Hukuk Dairesi 2014/7787 E. , 2015/4784 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi
Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün davalı vekilince duruşmalı olarak temyiz edilmesi üzerine ilgililere çağrı kağıdı gönderilmişti. Belli günde davacı vek.Av...., davalı şirket yetkili temsilcisi .... ile vekilleri Av.... ve Av...."in gelmiş olmalarıyla duruşmaya başlanarak hazır bulunan temsilci ve avukatların sözlü açıklamaları dinlenildikten ve temyiz dilekçesinin süresinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
- K A R A R -
Davacı vekili, davalının 1989 yılından bu yana müvekkilinin akaryakıt bayisi olduğunu, Rekabet Kurulu kararı gereğince müvekkili lehine tesis edilmiş bulunan intifa hakkının 30.09.2010 tarihinde terkin edildiğini, davalı ile müvekkili arasında en son 24.05.2010 tarihli 5 yıllık bayilik sözleşmesi ve bu sözleşme mevcut iken 18.06.2010 tarihli protokolün imzalandığını, bu protokol uyarınca tarafların Eylül 2010’dan itibaren 5 yıllığına yeni bir bayilik sözleşmesi yapmayı birbirlerine taahhüt ettiğini, ayrıca davalının müvekkili şirket lehine 2010 yılı Eylül ayından itibaren 5 yıllığına yeniden intifa hakkı tesis etmeyi, müvekkilinin ise 200.000 USD.intifa bedeli ödemeyi karşılıklı olarak teyit ve vaad ettiğini, davalının 24.05.2010 tarihli fesih ihbarı ile bayilik sözleşmesinin, eki olan protokolü, tüm taahhütnameleri fesih ettiğini bildirmiş ise de, 28.05.2010 tarihli ihtarında bu fesihten vazgeçtiğini belirterek, hiçbir zorlama olmadan 18.06.2010 tarihli protokolü imzalandığını, tüm bunlara rağmen davalının 02.07.2010 tarihli noter ihtarı ile Rekabet Kurulu kararına dayanarak bayilik sözleşmesinin 18.09.2010 tarihi itibariyle geçersiz olduğunu, yeni bir sözleşme yapmayacağını beyan ettiğini, davalının bu tutumunun 18.06.2010 tarihli protokole aykırı olduğunu, bu protokolün 11.maddesi gereğince 250.000 USD.cezai şart ödemesi gerektiğini ileri sürerek şimdilik 10.000 USD.cezai şart alacağının 3095 sayılı Kanun’un 4/a maddesine göre faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, Rekabet Kurulu kararına göre, taraflar arasındaki 21 yılı aşkın süredir devam eden bayilik ilişkisinin 18.09.2010 tarihi itibariyle yasal zorunluluk gereği sona erdiğini, davacının da 30.11.2010 tarihli ihtarname ile bu durumu ikrar ettiğini ve müvekkilinin davacıya herhangi bir borcu olmadığını beyan ettiğini, Rekabet Kurulu’nun açık ve kesin kararları karşısında davacının cezai şart talebinin hukuki dayanağının bulunmadığını, taraflar arasındaki 24.05.2010 tarihinde imzalanan bayilik sözleşmesinin münfesih olduğunu, davacının Rekabet Kurulu kararının arkasından dolanmak amacıyla böylesine benzer protokoller imzalattırdığını belirterek davanın reddini istemiştir.
Mahkemece yapılan yargılama, toplanan deliller, benimsenen bilirkişi kurulu raporuna göre, davalının Rekabet Kurulu kararlarını bilerek davacı ile bayilik sözleşmesi ve protokol imzaladığı, daha sonra haklı bir gerekçe olmadan akdi ilişkiyi feshettiği, protokol hükmü gereğince davacının cezai şart talep edebileceği, cezai şartın tenkisini gerektirecek bir durumun mevcut olmadığı gerekçeleri ile davanın kabulüne, fazlaya ilişkin haklar saklı tutularak 10.000 USD.nin dava tarihinden itibaren 3095 sayılı Kanun’un 4/a maddesi gereğince faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmiş, hüküm davalı vekilince temyiz edilmiştir.
Dosyadaki yazılara kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davalı vekilinin yerinde görülmeyen bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, vekili Yargıtay duruşmasında hazır bulunan davacı yararına takdir edilen 1.100,00 TL duruşma vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya ödenmesine, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edenden alınmasına, 06.04.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.