
Esas No: 2014/7786
Karar No: 2015/4783
Karar Tarihi: 06.04.2015
Yargıtay 19. Hukuk Dairesi 2014/7786 Esas 2015/4783 Karar Sayılı İlamı
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi
Taraflar arasındaki menfi tespit davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün davacı vekilince duruşmalı olarak temyiz edilmesi üzerine ilgililere çağrı kağıdı gönderilmişti. Belli günde davacı vek.Av.... gelmiş, davalılar tarafından kimse gelmemiş olduğundan, onların yokluğunda duruşmaya başlanarak hazır bulunan avukatın sözlü açıklaması dinlenildikten ve temyiz dilekçesinin süresinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
- K A R A R -
Davacı vekili, davalı ...’ın icra takibine konu ettiği bononun (10.10.2011 tanzim, 15.12.2011 vade tarihli, 250.000.00 TL.bedelli) keşidecisinin müvekkilinin murisi ... ..., lehtar ve 1.cirantasının davalı ... olduğunu, muris ... ...’ın davacı dışındaki diğer mirasçılarının mirası reddettiğini, senedin muvazaalı olarak tanzim edildiğini, yazı ve imzaların murise ait olmadığını, senedin keşidecisi ... ...’ın 08.11.2011’de hastaneye yattığını, 03.12.2011’de de vefat ettiğini, murisin vefat etmeden önce son 12 yıl davalı ... ve ....’ın annesi dava dışı .... ile birlikte aynı evde dost hayatı yaşadığını, senedi icra takibine konu eden takip alacaklısı ...’ın davalı ...’ın teyzesinin kocası olduğunu, takibe konu senedin muvazaalı olarak kanuni mirasçı olan müvekkilinden muris muvazaası ile mal kaçırmak ve müvekkilinin zarara uğramasına neden olmak kastı ile düzenlendiğini, gerçek bir borç ilişkisinin bulunmadığını ileri sürerek icra takibine konu edilen bonodan dolayı müvekkilinin borçlu olmadığının tespiti ile % 40 tazminatın davalılardan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiş, yargılama sırasında davacı vekili, davalarının muris muvazaasına dayandığını belirtmiştir.
Davalı ... vekili, senedin borçlusu ... ...’ın vergi daireleri ve bankalara borcu olduğu için annesinin hatırına diğer davalı ...’nun bu borçları ödediğini, ...’nun 10 yıllık tıp doktoru olduğunu, müvekkilinin de ciranta yolu ile senedi satın alamayacak durumda olmadığını belirterek, davanın reddi ile % 40 tazminatın davacıdan tahsilini istemiştir.
Davalı ..., kendisinin müteveffa ... ...’ın birlikte yaşadığı ....’nin oğlu olmasının senedin muvazaalı olduğu anlamına gelmeyeceğini, yıllardır ... Devlet Hastanesi’nde uzman doktor sıfatı ile çalıştığını, asıl davacı tarafın muvazaalı davrandığını belirterek davanın reddini istemiştir.
Mahkemece yapılan yargılama, toplanan deliller neticesinde, her türlü delille ispatı mümkün olan muvazaa iddiası için ileri sürülen davacı tanıkları ..., ... ve ...’in beyanları bir kambiyo senedi olan dava konusu senedin muvazaalı olarak davalı ...’a keşide edildiğini kabule yeterli görülmediği gerekçeleri ile kanıtlanamayan davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekilince temyiz edilmiştir.
Dosyadaki yazılara kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davacı vekilinin yerinde görülmeyen bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edenden alınmasına, 06.04.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.