Abaküs Yazılım
3. Hukuk Dairesi
Esas No: 2014/2810
Karar No: 2014/4610
Karar Tarihi: 24.03.2014

Yargıtay 3. Hukuk Dairesi 2014/2810 Esas 2014/4610 Karar Sayılı İlamı

3. Hukuk Dairesi         2014/2810 E.  ,  2014/4610 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ : ANKARA 5.SULH HUKUK MAHKEMESİ
    TARİHİ : 08/11/2012
    NUMARASI : 2011/2321-2012/1780

    Taraflar arasında görülen itirazın iptali davasının yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.

    Y A R G I T A Y K A R A R I

    Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü:
    Davacı vekili dava dilekçesinde; davalı borçlu aleyhine enerji tüketim bedeli ve kaçak tüketim nedeniyle tahakkuk ettirilen bedelin tahsili için hakkında yürütülen Ankara 24. İcra Müdürlüğünün 2010/1472 Esas sayılı takip dosyasına yapılan itirazın iptali ile takibin devamına ve davacı yararına icra inkâr tazminatına hükmedilmesine karar verilmesi talebinde bulunmuştur.
    Davalı vekili cevap dilekçesinde; müvekkilinin tahliye ettiği iş yeri ile ilgili olarak idareye abonelik sonlandırma dilekçesi verdiğini, ancak idarece kabul edilmediğini, tahliyeden ve bildirimden sonraki kullanım bedellerinin müvekkilinden istendiğini, davacı idarenin öncelikle tespit ettiği bedeli gerçek kullanıcıdan tahsili yoluna gitmesi gerektiğini, bunun mümkün olmaması hâlinde abonelik adına olan eski kiracıyı dava etmesinin yasal sorumluluk olduğunu, bu yapılmadan doğrudan müvekkil aleyhine takibe geçilmesinin yasaya aykırı olduğunu belirterek, açılan davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
    Mahalli Mahkemece; açılan davanın elektrik tüketimi ve kaçak elektrik kullanımı nedeniyle oluşan alacağın tahsili için yapılan icra takibine vaki itirazın iptali davası olduğu, davacı tarafından davalı ve dava dışı şirket aleyhine toplam 6.578,57 TL asıl alacak ve ferileri için takip yapıldığını, davalının iş yerini diğer davalı şirkete devrettiğini bildirerek, itiraz ettiğini, yapılan incelemede aboneliğin davalı adına olduğu, ancak davalının 2005 yılı sonunda taşınmazı tahliye etmesine rağmen abonelik sözleşmesini iptal ettirmediğinden sorumluluğunun sürdüğünü, ancak davalının 10/02/2009 tarihli dilekçe ile müracâat ederek aboneliğinin iptali ile güvence bedelinin iadesini istediği, davacı şirketçe mevzuata uygun olarak elektriğin kesilip ödemekle yükümlü olduğu borçların güvence bedelinden düşülüp bakiye alacağın tahsili gerekirken bunun yapılmadığı, davalının fiilen işyerini kullanmadığı da anlaşılmış olmasına rağmen başvurudan (4) ay sonrası elektrik kesim işlemlerinin başlatıldığı, EPMH Yönetmeliğinin 14/b maddesi gereğince usulsüz elektrik kullanımında elektriğin kesilmesi gerekirken kesilmediğini, davacının bu konuda kusurlu olduğunu, kendi kusuru nedeniyle davalı zararının artmasına sebebiyet verildiğini, davalının aboneliğin iptalini istediği gözetilerek işlem yapılmaması nedeniyle kullanmadığı, elektrik bedelinden sorumlu olmasının hakkaniyete ve MK 2.maddesine uygun olmadığı, BK 98.maddesi delaletiyle BK 44.maddesi uygulanarak iptal talebi sonrası dönemlerden sorumlu tutulmaması gerektiği gözetilerek, davanın kısmen kabulü ile Ankara 24.İcra Müdürlüğünün 2010/1472 sayılı dosyasında 2.353,45 TL asıl alacak 423,62 TL asıl alacağın KDV’si, 289,82 TL gecikme faizi 52,17 TL gecikme faizi KDV’si olmak üzere toplam 3.119,06 TL’ye yönelik itirazın iptaline, fazlaya ilişkin talebin reddine, alacak miktarının belirlenmesi yargılamayı gerektirdiğinden inkâr tazminatı talebinin reddine karar verilmiştir.
    Uyuşmazlık; aboneliğin iptal edilmemesinin haklı nedene dayalı olup olmadığı, varılacak sonuca göre de, abonelik iptal talebinden sonra tahakkuk edecek kaçak veya normal kullanım bedelinden davalının sorumlu olup olmadığı noktasında toplanmaktadır.
    Somut olayda davacı, davalının abonesi olduğu sayaç borcu nedeniyle (kaçak ve normal kullanım) 29/01/2010 tarihinde 5.178,57 TL asıl alacak, 1.186,61 TL gecikme zammı, 213,59 TL KDV olmak üzere toplam 6.578,77 TL üzerinden abone olan davalı ve fiili kullanıcı aleyhine ilamsız takip yapmış, fiili kullanıcı 15/02/2010 tarihli dilekçesi ile borcu kabul etmiş, abone (davalı) 10/02/2010 tarihli dilekçesi ile borca itiraz etmiş, takip davalı yönünden durmuş, eldeki davada abonenin icra takibindeki borca itirazı nedeniyle açılmıştır.
    Davalı 10/02/2009 tarihli dilekçesi ile; aboneliğe konu işyerini 01/01/2005 tarihinde devretmesine rağmen adına borç göründüğünü bu borçların kendisine ait olmadığını, borçların fiili kullanıcıdan tahsil edilerek adına olan aboneliğin sonlandırılmasını, ayrıca içerideki teminat (güvence) bedelinin kendisine ödenmesini talep etmiştir.
    Davacı idarede davalının aboneliğine ait yerde abonelik sonlandırma başvurusundan önceki tarihe ait abone borçları olduğundan sonlandırma istemi dilekçesine rağmen aboneliğin sonlandırılmadığını ve güvence bedelinin iade edilmediğini öne sürmüştür.
    Yargıtay"ın ve dairemizin istikrar kazanmış uygulamasına göre abonelik iptal ettirilmedikçe o abonelik üzerinden tüketilen kaçak ve normal kullanım bedelinden fiili kullanıcıyla birlikte abonede müteselsilen sorumludur. Bir başka deyişle abonelik iptal ettirilmedikçe abonenin sorumluluğu devam eder.
    01/03/2003 tarihli Elektrik Piyasası Müşteri Hizmetleri Yönetmeliğinin, Güvence Bedeli başlıklı 26.maddesinin 4.bendine göre “Perakende satış sözleşmesinin feshi veya sona ermesi durumunda perakende satış lisansı sahibi tüzel kişi, nakden tahsil edilen güvence bedelini, tüm borçların ödenmiş olması kaydıyla, güncelleştirerek, talep tarihinden en geç üç iş günü içerisinde ilgili gerçek veya tüzel kişiye öder” hükmü yer almaktadır.
    Ayrıca, davacı vekili temyiz dilekçesi ve 02/10/2012 tarihli (bilirkişi raporuna itiraz dilekçesi) dilekçesinde; davalı ile davacı kurum arasında imzalanan abonelik sözleşmesinin 10. maddesinin -c- bendinin müşterinin sözleşmeyi tek taraflı olarak fesh etmesinin şartlarının düzenlendiğini beyan etmiştir.
    Dosya içinde mübrez ve taraflar arasında imzalanan 05/04/1990 tarihli “Abonman Sözleşmesinin” not bölümlü 2.maddesinde “Abonman sözleşmesi genel şartları bu sözleşmenin ayrılmaz bir parçası olup aynı hüküm mahiyettedir” ibaresi yer almaktadır.
    O hâlde; taraflar arasında imzalanan abonelik sözleşmesinin genel şartlar bölümlü ekide temin edilebiliyorsa dosyaya konarak, sözleşme ve yönetmelik gereği abonelik sözleşmesinin nasıl sona erdirileceğine ilişkin şartlarda incelenerek, abonenin borcunun da bulunduğu gözönüne alınarak davacının abonelik sözleşmesini sona erdirmemekte ve güvence bedelini güncelleyip iade etmemekte haklı olup olmadığı, dolaysıyla buradan varılacak sonuca görede, abonelik sözleşmesini sona erdirme istemini içeren dilekçesinden sonraki borçlardan da davalının sorumlu olup olmadığı hususunda inceleme yapılmalı ve gerekirse bilirkişiden rapor alınmalıdır.
    Bu itibarla yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA ve peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 24.03.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.

    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi