Nitelikli dolandırıcılık - özel belgede sahtecilik - Yargıtay 11. Ceza Dairesi 2016/8650 Esas 2017/6151 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
11. Ceza Dairesi
Esas No: 2016/8650
Karar No: 2017/6151
Karar Tarihi: 28.09.2017

Nitelikli dolandırıcılık - özel belgede sahtecilik - Yargıtay 11. Ceza Dairesi 2016/8650 Esas 2017/6151 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Sanık, Ankara Üniversitesi İbni Sina Hastanesi'nde uzmanlık eğitimi görevi yaptığı sırada sahte reçeteler düzenleyerek eczacıya fatura etmiş ve nitelikli dolandırıcılık ve özel belgede sahtecilik suçlarından yargılanmıştır. Ancak sanığın Tıpta uzmanlık sınavını kazandığı halde öğretim elemanı veya devlet memuru olarak kabul edilemeyeceği anlaşıldığından, mahkeme sanığın suç işlemeyeceğine karar vermiştir. Temyiz itirazları da reddedilmiştir.
Kanun maddeleri:
- 765 sayılı TCK'nın 339/1. maddesi (memurun resmi belgede sahteciliği suçu)
- 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu'nun 7. maddesi (yasaların geriye yürümezliği ilkesi)
- 5252 sayılı Türk Ceza Kanunu'nun Yürürlük ve Uygulama Şekli Hakkında Kanun'un 9. maddesi (yasaların yürürlük tarihi ve uygulanması)
- 765 sayılı TCK'nın 102/4 ve 104/2. maddeleri (olağanüstü dava zamanaşımı)
11. Ceza Dairesi         2016/8650 E.  ,  2017/6151 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi
    SUÇ : Nitelikli dolandırıcılık, özel belgede sahtecilik
    HÜKÜM : Düşme

    Ankara Üniversitesi İbni Sina Hastanesinde uzmanlık eğitimi alan doktor olarak görev yapan sanık ..."in içerik olarak sahte reçeteler düzenlediği ve bu reçetelerin eczacı olan sanık ... tarafından katılan kuruma fatura edildiğinin mahkemece kabul edildiği olayda Ankara Üniversitesi Rektörlüğü’nün cevap yazısı içeriğine göre, Makedon uyruklu olan sanık ..."ın Tıpta uzmanlık sınavını kazanarak Tıp Fakültesi İbni Sina Hastanesinde İç Hastalıkları Ana Bilim Dalında Fahri Araştırma görevlisi statüsünde çalıştığı, bir kadroya atanmadığı, öğretim elemanı veya devlet memuru kapsamında değerlendirilmesinin mümkün olmadığının bildirilmesi karşısında, sanıkların eylemlerinin 765 sayılı TCK"nın 339/1. maddesinde düzenlenen “memurun resmi belgede sahteciliği”suçunu oluşturmayacağı değerlendirilerek tebliğnamedeki bozma isteyen düşünceye iştirak edilmemiştir.
    Sanıklar hakkında ‘‘nitelikli dolandırıcılık ve özel belgede sahtecilik’’ suçlarından verilen düşme kararlarına yönelik katılan vekilinin temyiz itirazlarının incelenmesinde;
    5237 sayılı Türk Ceza Kanunu‘nun 7 ve 5252 sayılı Türk Ceza Kanunu‘nun Yürürlük ve Uygulama Şekli Hakkında Kanun‘un 9. maddeleri hükmü karşısında; sanıklara yüklenen "nitelikli dolandırıcılık ve özel belgede sahtecilik " suçlarının yasada gerektirdiği cezasının türü ve üst sınırı itibariyle tabi olduğu, suç tarihi itibariyle yürürlükte bulunan ve lehe olan 765 sayılı TCK’nın 102/4 ve 104/2. maddelerinde öngörülen olağanüstü dava zamanaşımının 2002 suç tarihinden hüküm tarihine kadar gerçekleştiğinden, kamu davasının düşürüldüğü gerekçeleri gösterilerek mahkemece kabul ve takdir kılınmış olduğundan, katılan vekilinin yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddiyle hükümlerin ONANMASINA, 28.09.2017 gününde oybirliği ile karar verildi.



    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.