Taraflar arasında görülen ecrimisil davası sonunda, yerel mahkemece davanın, reddine ilişkin olarak verilen karar davacı tarafından yasal süre içerisinde temyiz edilmiş olmakla dosya incelendi, Tetkik Hakimi M.. A.."in raporu okundu, açıklamaları dinlendi, gereği görüşülüp düşünüldü;
-KARAR-
Dava, ecrimisil isteğine ilişkindir. Dosya içeriği ve toplanan delillerden, davaya konu taşınmazın “.. Vakfı” adına kayıtlı bulunduğu, taşınmazın haksız kullanımından ötürü davacı Vakıflar İdaresinin davalı Belediye"ye ecrimisil ihbarnamesi gönderdiği, sonrasında da eldeki davayı açtığı; davalı Belediye"nin de, ecrimisil ihbarnamesinin iptali için İdari Yargıya başvurduğu, davanın kısmen kabul edildiği ve Danıştay"da temyiz aşamasında olduğu anlaşılmaktadır. Mahkemece, İdari Yargıda açılan ecrimisil ihbarnamesinin iptali davasının eldeki dava ile aynı nitelikte olduğundan söz edilerek derdestlik nedeniyle davanın redine karar verilmiştir. Ne var ki, yukarıda değinilen olgular karşısında, eldeki dava ile İdari yargıda açılan davanın 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu"nun(HMK) 114/1-ı maddesi anlamında aynı davalar olduğundan söz edebilme olanağı bulunmadığı; İdari Yargıdaki davanın ancak HMK"nın 165/1. maddesi çerçevesinde eldeki dava bakımından bekletici sorun yapılabileceği açıktır. Hal böyle olunca, işin esasının değerlendirilmesi ve sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken, yanılgılı değerlendirme ile yazılı biçimde hüküm kurulması isabetsizdir. Davacının temyiz itirazı açıklanan nedelerle yerindedir. Kabulü ile, hükmün (6100 sayılı Yasanın geçici 3.maddesi yollaması ile) 1086 sayılı HUMK"un 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, alınan peşin harcın temyiz edene geri verilmesine, 31.03.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.