Resmi belgede sahtecilik - Yargıtay 11. Ceza Dairesi 2015/9181 Esas 2017/6142 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
11. Ceza Dairesi
Esas No: 2015/9181
Karar No: 2017/6142

Resmi belgede sahtecilik - Yargıtay 11. Ceza Dairesi 2015/9181 Esas 2017/6142 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Manisa 3. Asliye Ceza Mahkemesi tarafından verilen hükümde sanığın resmi belgede sahtecilik suçundan mahkum edildiği ancak belgenin sahteliğinin incelenmeden yazılı şekilde karar verildiği belirtiliyor. Ayrıca sahte belgenin içeriğinin de doğruluğunun araştırılmadan hüküm kurulduğu ifade ediliyor. Bunun yanı sıra, kanun maddelerinin Anayasa Mahkemesi kararı ile yeniden değerlendirilmesi gerektiği vurgulanıyor. Kararın bozulmasına karar veriliyor.
Kararda geçen kanun maddeleri:
- 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu'nun 53. maddesi
- 5320 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu'nun 8/1. maddesi
- 1412 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu'nun 321. maddesi
- İnsan Hakları ve Ana Hürriyetleri Korumaya Dair Avrupa Sözleşmesi'nin 6/2. maddesi.
11. Ceza Dairesi         2015/9181 E.  ,  2017/6142 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
    SUÇ : Resmi belgede sahtecilik
    HÜKÜM : Mahkumiyet

    1)Belgelerde sahtecilik suçlarında aldatma yeteneğinin bulunup bulunmadığının takdir ve tayini hakime ait olup, suça konu ve sahte olduğu kabul edilen belgenin incelenmek suretiyle, özelliklerinin duruşma tutanağına yazılıp, aldatıcılık yeteneği irdelenmeden yazılı şekilde karar verilmesi,
    2)Sahte düzenlendiği iddia edilen belge içeriğinin doğru olup olmadığı araştırılarak, sonucuna göre sanığın hukuki durumunun belirlenmesi gerekirken, eksik araştırma ile hüküm kurulması,
    3)Kabule göre de; 5237 sayılı TCK’nın 53. maddesine ilişkin uygulamanın Anayasa Mahkemesinin 08.10.2015 gün 2014/140 Esas, 2015/85 sayılı iptal kararı ile birlikte yeniden değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması,
    Bozmayı gerektirmiş, sanık müdafiinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükümlerin bu sebeplerden dolayı 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK" nun 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 28.09.2017 gününde Üye ..."ın öncelikle hükmün açıklanmasının isabetli olmadığından hükmün bozulması gerektiğine ilişkin karşı oyu ve oyçokluğuyla diğer yönlerden ise oybirliği ile ile karar verildi.
    MUHALEFET ŞERHİDİR

    Dairemizin 28/09/2017 tarih, 2015/9181 Es, 2017/6142 Kr sayılı çoğunluk görüşüne aşağıdaki sebepten muhalifim.
    Sanığın 5237 sayılı TCK’nun 204/1, 62, 51, 53. maddeleriyle 1 Yıl 8 Ay Hapis Cezası ile cezalandırılmasına dair Hükmün Açıklanması suretiyle kurulan Manisa 3. Asliye Ceza Mahkemesinin 06/03/2014 tarih 2013/780 Es 2014/151 Kr. sayılı kararı usul ve yasaya aykırıdır.
    Sanık hakkında aynı mahkemece 17/02/2009 tarih 2008/215 Es- 2009/83 Kr sayıyla verilen hükmün CMK’nun 231/6 ve devam maddeleri uyarınca açıklanması geri bırakıldığı anlaşılmaktadır.
    Deneme devresi içinde sanık hakkında Alaşehir 1.Asliye Ceza Mahkemesinin 06/11/2013 tarih 2013/191 Es 2013/339 Kr sayı ile 5237 sayılı TCK’nın 151/1, 62/1, 52/2 maddeleri uyarınca doğrudan 2000 TL APC ile cezalandırılmasına ilişkin kesin olarak verilen hükme istinaden ilgili mahkemesine ihbarda bulunulduğu görülmüştür.
    Kesin olarak verilen kararların olağan yargı yolu içinde temyiz incelenmesine konu edilmesi mümkün değildir. Ancak şartların varlığı halinde kanun yararına bozma suretiyle hukuka aykırılığın giderilmesi mümkündür. Dolayısıyla etkin bir yargısal denetime tabi olmayan kesin hükümlerin hükmün açıklanmasına dayanak alınması mümkün değildir. Bu durum iç hukukumuzun bir parçası olan İnsan Hakları ve Ana Hürriyetleri Korumaya Dair Avrupa Sözleşmesinin 6/2. maddesini güvence altına alınan Masumiyet Karinesinin ihlali niteliğindedir.
    Bu sebeblerle anılan mahkeme kararının bozulması gerektiği düşüncesiyle sayın çoğunluğun görüşüne muhalifim. 28.09.2017

    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.