Esas No: 2021/5967
Karar No: 2022/1001
Karar Tarihi: 27.01.2022
Yargıtay 6. Ceza Dairesi 2021/5967 Esas 2022/1001 Karar Sayılı İlamı
6. Ceza Dairesi 2021/5967 E. , 2022/1001 K."İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇLAR : Nitelikli hırsızlık, kasten yaralama
HÜKÜMLER : Mahkumiyet
Mahalli mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle dosya incelenerek, gereği düşünüldü:
Oluş ve dosya kapsamına göre; mahkemenin uygulamasında bir isabetsizlik görülmediğinden, hırsızlık suçu yönünden tebliğnamedeki bozma isteyen düşünceye iştirak edilmemiştir.
Sanık hakkında tekerrüre esas alınan ... 2. Asliye Ceza Mahkemesinin 30.12.2014 tarih, 2013/691 Esas, 2014/886 Karar sayılı ilamına konu TCK'nın 165. maddesi kapsamındaki suç eşyasının satın alınması suçunun, 24.10.2019 tarihinde 30928 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren 7188 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanunu ile uzlaşma kapsamına alındığının anlaşılması karşısında; 5237 sayılı TCK'nın 7/2. maddesi uyarınca; ''Suçun işlendiği zaman yürürlükte bulunan kanun ile sonradan yürürlüğe giren kanunların hükümleri farklı ise, failin lehine olan kanun uygulanır ve infaz olunur'' hükmü de gözetilerek mükerrirliğe esas alınan bu ilam sebebi ile uyarlama yargılaması yapılıp yapılmadığı araştırılmak, sonucuna göre sanık hakkında tekerrür hükümlerinin uygulanıp uygulanmayacağının infaz aşamasında mahallinde gözetilmesi olanaklı görülmüştür.
Dosya ve duruşma tutanakları içeriğine, toplanıp karar yerinde incelenerek tartışılan elverişli kanıtlara, gerekçeye ve hakimin takdirine göre, sanık ... müdafiinin temyiz itirazları yerinde görülmemiş olduğundan reddiyle, usul ve yasaya uygun bulunan hükümlerin tebliğnameye kısmen uygun olarak ONANMASINA, 27.01.2022 tarihinde oy çokluğuyla karar verildi.
KARŞI OY:
Sanık ...’nun babasının mağdur ...’in arkadaşı olduğu, inceleme dışı sanık ...’in ise mağdurun uzaktan akrabası olduğu, mağdurun evinde zaman zaman bir araya gelip hep beraber alkol aldıkları, ...’ın birkaç gündür mağdurun evinde kaldığı, olay günü saat 24.00 sıralarında sanık ... ile arkadaşı ...’ın mağdurun evinde alkol aldıkları sırada evde bulunmalarından dolayı rahatsız olması nedeniyle mağdurla aralarında tartışma yaşanması üzerine mağdurun evden ayrıldığı, sanık ...’ın peşinden giderek mağduru sokak ortasında bıçakla hayati tehlike geçirecek şekilde yaraladığı hususu sabittir.
Sanık ... hakkında, ayrıca mağdurun cep telefonunu rızası dışında aldığından bahisle hırsızlık suçundan cezalandırılması talebiyle kamu davası açılmış ve yerel mahkeme tarafından sanığın mahkumiyetine karar verilmiştir.
Sanık savunmasında özetle, “olay günü telefonu olmadığı için babasının mağdurun telefonundan kendisini aradığını, babasıyla konuştuğu sırada mağdurun evden ayrıldığını, telefonun kendisinde kaldığını, mağdurun arkasından gittiğini, mağdurun kendilerini bırakıp evden ayrılmasından dolayı sokakta tartıştıklarını, mağdurun kendisine sinkaflı şekilde hakaret içeren sözler sarf etmesi nedeniyle bıçakla yaraladığını, eve dönerken mağdurun telefonunun kendisinde kaldığını fark edince sim kart ve bataryayı çıkarttıktan sonra telefonu yola fırlattığını” beyan etmiştir.
Dosya kapsamına göre, suça konu telefonun kolluk tarafından yapılan araştırmada bulunamadığı ancak tutanak içeriğine göre sanığın telefonu attığı yeri tam olarak gösteremediğinin belirtildiği, mağdurun yargılama aşamasında şikayetinden vazgeçtiği, zararın sanığın babası tarafından giderildiği, vazgeçme dilekçesinde mağdurun telefondan “kaybolan telefon” olarak bahsettiği, mağdur ...’in mahkeme ifadesinde olaylar sırasında sanık ...’ın masanın üzerindeki telefonu aldığını, “senin cezanı keseceğiz “dedikleri için korktuğundan ötürü sanığın babasını telefonla aradığını ve evden ayrıldığını beyan ettiği, tanık olarak dinlenen sanığın babası ...’in ise mağdurun kendisini telefonla aradığını, mağdurla konuştuktan sonra telefonu sanık ...’a verdiğini, bu şekilde sanıkla telefonda konuştuğunu beyan ettiği, sanığın savunmasında mağdurun evden ayrıldığı sırada telefonla konuştuğu için telefonun kendisinde kaldığını beyan ettiği nazara alındığında hiçbir aşamada telefonu almadığı yönünde inkara dayalı bir savunmasının da bulunmadığı, bununla birlikte tarafların alkollü oldukları da nazara alındığında sanık savunmasının denetlenebilmesi bakımından mağdura ait suça konu telefonun arama-aranma kayıtlarını içeren HTS kayıtları getirtilerek, olay esnasındaki görüşmeler ile olay tarihinden sonra sanık veya başkası tarafından kullanılıp kullanılmadığı belirlendikten sonra, sanığın savunmasının doğrulanması halinde suça konu telefonun mağdurun rızası dışında alınıp alınmadığı ve sanığın suç kastının bulunup bulunmadığı tartışılmak suretiyle suç vasfının tayini gerekirken eksik incelemeyle karar verilmesi isabetli olmadığından sanığın hırsızlık suçundan mahkumiyetine yönelik onama yönündeki sayın çoğunluğun görüşüne katılmıyorum.
Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.