7. Ceza Dairesi 2017/13857 E. , 2018/768 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi
SUÇ : Kaçakçılık, Resmi Belgede Sahtecilik
HÜKÜM : Sanıklar ... ve ... hakkında beraat; diğer sanıklar hakkında hükümlülük
Yerel mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle; başvurunun nitelik, ceza türü, süresi ve suç tarihine göre dosya okunduktan sonra Türk Milleti adına gereği görüşülüp düşünüldü;
Dairemizin 13.02.2017 tarih ve 2016-18874 esas, 2017-883 karar sayılı kararına karşı Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı"nın 23.11.2017 tarih ve 2017-55815 sayılı yazısı ile sanıklar ..., ..., ... hakkında sahtecilik ve kaçakçılık suçlarından kurulan mahkumiyet hükümlerinin bozulması düşüncesiyle itirazda bulunulduğu anlaşılmakla;
Yapılan yeniden inceleme sonucunda, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı"nın itiraz nedenleri yerinde görüldüğünden, 6352 sayılı Yasa ile değişik 5271 sayılı CMK.nun 308. maddesi gözetilerek,
Dairemizin 13.02.2017 tarih ve 2016/18874 esas, 2017/883 karar sayılı kararında sanıklar müdafiilerinin temyiz talebine hasren verilen onama kararı kaldırılarak esasa girilmek suretiyle yapılan incelemede;
1-Sanıklar ... müdafiinin ve ... müdafiinin kaçakçılık ve sahtecilik suçlarından kurulan mahkumiyet hükümlerine yönelik temyiz taleplerine ilişkin yapılan incelemede;
Sanık ...’nin nakliye firması yetkilisi olduğu, sanık ...’in ise taşıyıcı şirketin ortağı olduğu olayda; dava konusu 19.02.2010 tarihli ihracata konu üç adet beyannamede beyan edilen eşya ile beyanname ekindeki özet beyan ve faturalarda beyan edilen eşyanın cins ve miktar yönüyle farklı olduğu iddiasıyla kaçakçılık ve sahtecilik suçlarından kamu davası açılmış ise de; sanıkların müsnet suçu bilerek işlediklerine dair cezalandırılmalarına yeterli dosya kapsamında delil olmadığı gözetilmeden sanıkların atılı suçlardan beraati yerine yazılı şekilde hüküm tesisi,
Kabule göre ise;
1-Dava konusu üç beyannamenin düzenlenme tarihlerinin 19.02.2010 olduğu ve her üç beyannamenin de aynı kişi tarafından aynı anda gümrüğe ibraz edildiği somut olayda sankıların eyleminin tek suç oluşturduğu gözetilmeden yazılı şekilde 5237 sayılı TCK.nun 43. maddesi uygulanmak suretiyle fazla ceza tayini;
2-Sanıklar hakkında sahtecilik suçunu işledikleri iddiası ile açılan kamu davasında, sahteciliğe konu beyannameler ile ekinde yer alan özet beyan ve faturlarda eşya cins ve miktarının açıkça farklı olması karşısında sahtecilik suçunun oluşup oluşmadığı yönünden
anılan belgelerin “aldatıcılık” unsurunun olup olmadığı tartışıldıktan sonra hüküm tesis edilmesi gerekirken eksik inceleme ile yazılı şekilde hüküm kurulması,
3-UYAP sisteminden yapılan incelemede; sanıklar ... ile ... hakkında aynı mahkemenin 2013-323 Esas sayılı dosyasının sistem üzerinden yapılan sınırlı incelemede, dava konusu özet beyanın bu dava dosyasına konu özet beyan ile aynı olduğu görülmekle, sanıklar hakkında mükerrer dava açılıp açılmadığı tespitinden sonra hukuki durumlarının tayin ve takdiri gerekirken, eksik incelemeye dayalı olarak yazılı şekilde karar verilmesi,
Yasaya aykırı, sanıklar ... müdafii ve ... müdafiinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi uyarınca yürürlükte bulunan 1412 sayılı CMUK.nun 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA,
2-...Sanık ... müdafiinin kaçakçılık suçundan kurulan mahkumiyet hükmüne yönelik temyiz talebine ilişkin yapılan incelemede;
1-Dava konusu üç beyannamenin düzenlenme tarihlerinin 19.02.2010 olduğu ve her üç beyannamenin de aynı kişi tarafından aynı anda gümrüğe ibraz edildiği somut olayda sanığın kaçakçılık suçuna konu eyleminin tek suç oluşturduğu gözetilmeden yazılı şekilde 5237 sayılı TCK.nun 43. maddesi uygulanmak suretiyle fazla ceza tayini,
2-24.11.2015 günlü 29542 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren Anayasa Mahkemesi’nin 08.10.2015 tarih ve 2014/140 esas, 2015/85 sayılı iptal kararı ile 5237 sayılı TCK.nun 53. maddesinin bazı bölümlerinin iptal edilmesi nedeniyle, anılan maddenin yeniden değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması,
B-Sanık ... müdafiinin sahtecilik suçundan kurulan mahkumiyet hükmüne yönelik temyiz talebine ilişkin yapılan incelemede;
1-Sanık hakkında sahtecilik suçunu işlediği iddiası ile açılan kamu davasında, sahteciliğe konu beyannameler ile ekinde yer alan özet beyan ve faturalarda eşya cins ve miktarının açıkça farklı olması karşısında sahtecilik suçunun oluşup oluşmadığı yönünden anılan belgelerin “aldatıcılık” unsurunun olup olmadığı tartışıldıktan sonra hüküm tesis edilmesi gerekirken eksik inceleme ile yazılı şekilde hüküm kurulması,
Kabule göre;
Dava konusu üç beyannamenin düzenlenme tarihlerinin 19.02.2010 olduğu ve her üç beyannamenin de aynı kişi tarafından aynı anda gümrüğe ibraz edildiği somut olayda sanığın eyleminin tek suç oluşturduğu gözetilmeden yazılı şekilde 5237 sayılı TCK.nun 43. maddesi uygulanmak suretiyle fazla ceza tayini,
2-24.11.2015 günlü 29542 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren Anayasa Mahkemesi’nin 08.10.2015 tarih ve 2014/140 esas, 2015/85 sayılı iptal kararı ile 5237 sayılı TCK.nun 53. maddesinin bazı bölümlerinin iptal edilmesi nedeniyle, anılan maddenin yendien değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması,
Yasaya aykırı, sanık müdafiinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi uyarınca yürürlükte bulunan 1412 sayılı CMUK.nun 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 22.01.2018 günü oybirliğiyle karar verildi.